yeni çek kanunu “son dakika olayı çıkmasın !”


Salı gününe kaldı ama 2

Lütfen dikkat, seviniyoruz ama henüz her şey bitmedi bugünkü (27.01.2012)Hürriyet gazetesinde ki Sayın Vahap Munyar’ın köşesinde TOOB başkanı Sayın Hisarcıklıoğlu, Sayın Tanıl Küçük ve Sayın Yalçıntaş özetle hapis cezalarının kaldırılmasıyla Çekte güvenin kaybolacağına vurgu yaparak tedbir alınmasını istiyorlar.

Bu röportaj yeni TTK röportajı arasına sıkışmış

Önlem alınmasını isteyenler hele ki bir araya geldiklerinde yabana atılacak isimler değiller…

Belki elimizden bir şey gelmez ama Salıya kadar 5 gün var dikkatli olmakta fayda var

47 responses to “yeni çek kanunu “son dakika olayı çıkmasın !”

  1. burhan bey ıyı aksamlar cek yasaasından hapıste yatanlar cıktı mı yada ne zaman cıkar esım yurt dısından gelecek ama yakalanır mı herhangı bı sorun olur mu hala korkuyoruz cvp için şimdiden tşk.

    • Eşiniz yurtdışından gelebilir, başkaca bir suçtan dolayı yakalanması yoksa kimse ona ilişmez. ANCAK 6273 SAYILI YASANIN RESMİ GAZETE 28193 MÜKERRER SAYISINDA YAYINLANDIĞINI EZBERE BİLSİN. Her hangi bir olumsuzlukta bu ezber, onu rahatlatacak PAROLA olacaktır.

  2. tum cek magdurlarıının gozu aydın cumhur baskanıda onayladı aallahıma sukurler olsun artık korku yok herkese slmlar

  3. BURHAN İŞCAN

    6273 sayılı “Çek Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun” Sayın Cumhurbaşkanımız tarafından Anayasanın 89 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 104 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendi uyarınca yayımlanmak üzere Başbakanlığa gönderilmiştir.

  4. BURHAN İŞCAN

    MÜJDE
    6273 SAYILI ÇEK YASASI CUMHURBAŞKANI TARAFINDAN SAAT 15.DE ONAYLANDI. CUMHURBAŞKANLIĞI SİTESİNDEN BASIN AÇIKLAMALARI BÖLÜMÜNDEN GÖREBİLİRSİNİZ.
    HEPİNİZE GEÇMİŞ OLSUN

  5. burhan bey saat kac gıbı nereden ogrenebılırız cumhurbaskanının kararını

    • BU GÜN AKŞAM SAATLERİNDE, TUTUKLULARIN SALINACAĞI ÖNGÖRÜSÜNDEYİM. FAZLA GECİKMEMELERİ YASA İCABIDIR, HAK DOĞURUR.

    • BURHAN İŞCAN

      SAAT 15 DEN SONRA HER AN; http://WWW.TCCB.GOV.TR. (CUMHURBAŞKANLIĞI İNTERNET SİTESİ) BASIN AÇIKLAMALARI BÖLÜMÜNDE 6273 SAYILI KANUN DİYE YAZACAK. TIPKI 6272 SAYILI KANUN GİBİ.. ÜSTÜNE TIKLADIĞINIZDA MÜJDEYİ VEREBİLİRSİNİZ.

  6. burhan bey cok mutlıyuz dedıklerınız tumu ıle cıktı esım yurt dısından ne zaman gelebılır kac gundur trt 3 ten baska kanal ızlemıyoruz ama ne dedıklerını de anlayamıyorum kasaca izah esersenız cok sevınecegım

    • BURHAN İŞCAN

      3 ŞUBAT CUMA GÜNÜ RESMİ GAZETEDE KANUN YAYINLANIR BEKLENTİSİNDEYİM. KANUN CUMHURBAŞKANI TARAFINDAN ONAYLANDIKTAN SONRA RESMİ GAZETEYE YAYINLANMAK İÇİN VERİLİR. BU İŞ BİTTİKTEN SONRA YASA YÜRÜRLÜĞE GİRER. YASA YÜRÜRLÜĞE GİRİNCE HABER VERECEĞİZ. ONDAN SONRA EŞİNİZE KAVUŞURSUNUZ.

  7. Artik gbt kayitlarinda cikmayacakmi aranmamiz?artik rahat rahat calisip odeyebilecekmiyiz?sigorta yaptirabilecekmiyiz kendimize?

  8. BURHAN İŞCAN

    EVET AZ KALDI…. MHP KIVIRSADA FAYDASIZ. BU İŞ BİTECEK

  9. Merhaba burhan bey.verdigim rahatsizliktan dolayi ozur dilerim. 2008 yilinda vermis oldugum ceklerin bir kismini odeyemedim ve hakkimda hapis cezasi cikmis ama hicbir sekilde taahutum yok.benin icinde hapis cezasi kalkmis olacakmi?simdiden cevabiniz ici tesekkurler…

    • BURHAN İŞCAN

      5941 sayılı yasaya göre verilmiş cezalar sona erecek. DOLAYISIYLA SİZİN İÇİNDE HAPİSLİK KALKACAK.
      TASARIYA BU GÜN VERİLECEK ÖNERGE İLE

      İş dünyasından gelen itirazlar üzerine, verilecek bir önerge ile, dolandırıcılığa atıfta bulunan bir hükümle alacaklılar korunacak.

      Hapis cezasının kaldırılmasıyla alacaklının mağdur olmaması için tasarıya bir ekleme yapılması kararlaştırıldı. Tasarıya göre Türk Ceza Kanunu hükümlerine atıfta bulunulacak.
      Tasarıya bir önergeyle “yasa kapsamında işlenen fiil başkaca bir suç unsuru taşıyorsa genel hükümlere tabidir” ifadesi eklenecek.
      AK Parti kurmayları bu durumda, kötü niyetli ile iyi niyetli olanların ayrımına gidilebileceğini;Türk Ceza Kanunu’ndaki dolandırıcılıkla ilgili hükümlerin devreye gireceğini belirtiyorlar.
      BUNDAN DOLAYI DA KORKMAYIN. DOLANDIRICLIK SUÇLAMASI İÇİN, ARTIK ÇEKİN KARŞILIKSIZ KALMASI TEK BAŞINA NEDEN SAYILMAYACAK.
      DOLANDIRICILIK İDDİASININ BAŞKA SOMUT DELİLLERLE İSPATI GEREKİYOR.
      EĞER DOLANDIRICILIK İDDİASINDA BULUNAN BUNU KANITLARSA; O ZAMAN DOLANDIRICI OLAN 1-5 YIL ARASI HAPİS CEZASI,ARTI ÇEKLERİN İKİ KATI ADLİ PARA CEZASI İLE CEZALANDIRILACAK VE HAKKINDA İDARİ YAPTIRIMLARDA DEVAM EDECEK. BU İDARİ YAPTIRIMLAR TİCARETTEN MEN CEZASI GİBİ BİR ŞEY.

  10. BURHAN İŞCAN

    = ZOR OYUN BOZAR=

    Hükümetin özel sektör alacaklarının tahsilini hızlandırmaya yönelik yaptığı yasal düzenlemeleri, yargıyı hızlandırma amaçlı yasal düzenlemeler paketi içinde sunması; bazı yanlış algılamalara ve özellikle alacaklı kesim tarafından borca af geliyor kaygısına sebep olmuştur.

    Bu kaygı büyük anlamda yersiz ve yanlıştır. Yapılan düzenlemelerin gerekcesini anlayamayanların beyhude kaygısıdır bu.

    Evet zor oyun bozmaktadır. Küresel kriz çarpık ve aşırı borçlanma yüzünden oluşmuştur. Küresel krizin etkilerinden sıyrılmayı amaçlayan T.C.Hükümeti bir anlamda ezber bozmakta, bu çarpık borçlanmayı ve sonuçlarını düzenlemeye çalışmaktadır. Ne yazık ki, bu çabaya muhalefetin bir kısmı köstek olmakta, diğer bir kısmı da sadece destek olmaktadır. Katkı veren, bu çorbada bizimde tuzumuz olsun diyen yok gibidir.

    Bunun başlıca sebebi sorunların algılanamamasıdır. Zira çözüm üretemeyenler sorunu bilmiyor demektir.

    Hükümetin düzenlemelerde başarılı olması, kuşkusuz ezberleri bozacaktır.

    Kaygımız, hükümetin aşırı borçlanmayı tamamen ortadan kaldıracak düzenleme yapmaması, borç tuzağını muhafaza etmeye gayret etmesi dolayısıyladır. Yani sistemin sorunların sürmesinden nemalanma zihniyetini devam ettirmesinden dolayıdır.

    Buna mukabil, borçlanmanın çarpık yapıdan kurtarılması, daha gerçekci bir yapıya sokulmaya çalışması da umutlarımızı artırmıştır.

    6111 sayılı yasa ile başlayan değişiklikler, şubat ayında hız kazanacak umudundayız. Yeni çek yasası düzenlemesi ve icra iflas kanununda yapılacak değişiklikler bu umudumuzu artırmaktadır.

    Yapılanlar yapılacakların teminatı ise eğer; 6111 sayılı yasa sonuçları en güzel örnektir.

    Bazı kamu alacaklarına af getireceği gayesi ile oluşturulan, bununla birlikte başka yasalarda da değişiklikler yapan bu kanun çıkmazdan önce de bir sürü fırtına koparılmıştı. Bu fırtınalar AF üzerine yoğunlaşmış, vergi borcuna sadık bir kısım tarafından tepkilere yol açmıştı.

    Kanun uygulamaya sokulduğunda görüldü ki; bazı değersiz alacakları af etmekten öte hiçbir şekilde af yok. Bu küçük alacakların tahsili için yapılacak masraf da, astarın yüzden pahalı olmasına sebep olacaktı.

    Yasa ile birlikte, BORÇLU İLE ALACAKLININ UZLAŞMASI da devreye girdi. Bankacılık kanununda yapılan bazı değişikliklerde şubat ayında devreye girecek.

    Bunların devreye girmesi ile birlikte, öngörülen düzenlemelerin de devreye girmesi, YENİ BORÇLANMA KRİTERLERİ nin oluşmasına, UZLAŞMAYA, TEDBİRLİ –GÜVENİLİR BORÇLANMAYA yol açacağı için; borçlanma daha gerçekci, şeffaf ve güzel bir yapı içinde olacaktır. Bu durumda piyasalar, yıllarca beklenen GÜVEN e kavuşmuş olacaktır.

    Yeni düzenlemelerle, alacaklının korunmasının yanında; iyi niyetli borçlunun da korunması gözetilmektedir.
    Şimdiki eski çarpık yapı içinde alacak tahsili, bağdan üzüm koparma maksadını aşmakta; öfkeyle bağcıyı da dövme ve bağı talan edip yok etme maksadına yol açmakta idi.
    Yeni düzenlemelerle, alacak tahsilinde bağdan üzüm koparmak esas olarak gözetilirken; bağcıyı da dövüp, bağı talan etme harabeye çevirme devrine de son verilmek istenmektedir.

    Mükerrer tahsilatın, sebepsiz zenginleşmenin ve özellikle uzlaşmanın önünü kesecek yaptırımların ortadan kaldırılması hedeflenmektedir. Hacizlerde ve hacizli malın satışında da, iyi niyetli borçlunun korunması esas alınmak istenmektedir.

    Öteden beri, ödeme gücü olduğu halde borcunu ödememeyi ihtiyat haline getirenler için, bu durumu yok edecek etkin hiçbir müdahale yapılamamaktaydı.

    6111 sayılı yasa gereği oluşturulacak kredi risk takip merkezi ve yeni borçlanma kriterleri ile artık bu kişilerin borçlanmasının önüne geçilmektedir.

    Merkez 10 yıl boyunca bu kişileri negatif sicilli gösterecek, bu kişilere borç vermek isteyenlere bu sicilleri sunacaktır. Ayrıca ON-LİNE CEBRİ İCRA takibi ile de bu kişiler, ödemeye zorlanacaktır. Bütün bu düzenlemeler sonucunda oluşan düzende bu kişiler hayalet insan durumuna düşecektir. Ticaretten men olacaklar, bankalarla işlem yapamayacaklar, devlet kurumlarının bir çoğunun hizmetlerinden mahrum olacaklardır. Mesela düzenli gelir sağlayan bir işe sahipseler, cebri icra ile gelirlerine haciz konulacağı için; bu durumdan kaçanlar düzenli gelire sahip iş sahibi olamayacaklar.
    Pozitif sicil uygulaması ile birlikte de,;eskiden hiçbir anlam ifade etmeyen şüpheli alacaklar, artık bir katma değer olarak görülecektir. İcralardaki ödemelerin artık bankalar üzerinden yapılması bu durumu doğuracaktır.

    Bunlar gibi sonuçların doğuracağı güzelliği fark edemeyenler, hala ezberlerde takıntılı olarak hezeyanlar içindeler.
    “Alacaklı ne olacak?” mış. Bunu soruncaya kadar, alacaklı için bunlardan daha güzel daha gerçekci fikirleriniz varsa ortaya onu ortaya koyup önerin.

    “Borcunu ödemeyen hapse girsin” ezberinden başka bir şey yok ki dağarcıklarında.

    Evet ben; yolsuzluk ekonomisi politikaları uygulayıcısı AKP Hükümetini sevmiyorum. Ve de aynı zihniyetteki parlamentomuz partilerini de sevmiyorum.

    Bunları sevmemem yapılan akılcı düzenlemeler muhalefet edeceğim anlamına gelmez.. Aksine bu düzenlemelere katkı sağlamam için uğraşmamı mecbur eder.

    Aklın yolu birdir. Zor oyun bozar.

    Küresel ekonomik krizin doğurduğu zorluklar, “ekonomi batarsa hepimiz batarız” demagojisi ile adaletin üzerine şal örtenleri harekete geçirmiştir. Zor oyun bozmuş, “adaletin mülkün temeli olduğu” hatra gelmiştir.

    Demir tavında dövülür. Zaman şimdiki zaman.

    Bu yüzden maksadın çok iyi algılanması şart. Bununla birlikte oluşacak sonucu, ve sonuca etki edebilecek sebepleri de iyi düşünmek, bunlarla ilgili yeterli bilgiye sahip olmak lazım.

    İnsanın tabiatı gereği iki türlü karar mekanizması ve buna bağlı iki tane hareket şekli vardır.

    Birincisi duyumlara ve gördüklerine göre kararla hareket tarzı. Bu hayvansı şekildir. Önyargılı olmaktan doğan peşin hükümle davranışın, sabit fikir ekseninde ezbere dönüşmesidir. Ezberciliktir.
    Diğer karar mekanizması; bilgiyi düşünce süzgeçli akılla değerlendirerek, sonucu ve sonuca etki edecek sebepleri tasavvur ederek hareketi sağlar.

    Akılcılığın ezbercilikle işi yoktur yani.
    Ezberleri bırakmak lazım, ezberlerle yol alınmaz.

    Adalet mülkün temelidir. Bu temel yıkılırsa ekonomi-mülk biter.

    Bu yüzden adalet herkese lazım…..

  11. burhan bey ben ım 2009 çeklerım kaşe yedi ama çoğunu aldım alamadıklarımıda parasını ödedığım halde icraya vermışler 4 adet çekımde şimdi yakalama çıkar t mışlar sizden ricam şimdi ne yapmam gerek şimdiden cevabınız için çok tşk ederım

    • BURHAN İŞCAN

      önümüzdeki hafta sonu hapislikler bitecek umudu ve öngörüsündeyim. icra takipleri için de, borcun bittiğine dair menfi tespit dahil mahkemelerle karşı çıkın. geçmiş olsun.

  12. burhan bey kusura bakmayın sorumu yenileyeceğim yani tazzikli imza olduğu için ve 90 günlük hapis kararı olduğu için mi yararlanamıyoruz çek kanunundan.ama bizimde ödeme gücümüz yok ve ailecek maduruz. şimdiden cvp için tşk ederim..

    • BURHAN İŞCAN

      İcra müdürlüklerinde verilen bu türlü taahhütler, çek yasası kapsamı dışında. 5941 sayılı yasa uyarınca verilen taahhütlerden değil. Ancak, şubat ayı içinde icra iflas yasasında da değişiklikler yapan kanun tasarısının yasalaşması bekleniyor. O kapsamda değişiklik olacak zannında ve umudundayım. Sabır ve kolaylık dileklerimle selamlar.

  13. burhan bey bizim durumumuz farklı biraz eşimim çek verdiği kisi ödememiş eşim de icra gelmesin diye tazzikli imza atmış ve süre geçincede avukat şikayette bulunmuş ve bir aydır hapiste süreye göre 2 ay daha varmış 90 günmüş.yasa çıkarsa bizde yararlanabilirmiyiz acaba?

    • BURHAN İŞCAN

      maallesef yararlanamıyor. şubat ayı içinde icra iflas kanunu ile ilgili düzenleme içinde çıkması bekleniyor.

  14. MERHABALAR BURHAN BEY ÇEK YASASINDA HAPİS OLMAYACAGINI BİLİYORUZ AMA SİZDEN RİCAM BİR TANEDE TAHADÜTLÜ 4000 TL LİK BİR BORCUMUZ VAR ŞÖYLEKİ TAHADÜTDE İÇERİKDE VARMI YANİ ONADA AF GELİYORMU BİZ ÖDEME TARAFDARI OLDUK AMA 1000 TL GÖTÜRDÜK İLLA 2500 GETİRİN DENDİ ONUDA GÖTÜRDÜK ZORA KOŞDULAR AVKAT BEYLE ALACAKLI SİZDEN RİCAM ÖGRENMEK İSDİYORUM

    • BURHAN İŞCAN

      Kıymetli Kardeşim;
      6111 sayılı yasanın uygulamaları göstermiştir ki, UZLAŞMA; erken alacak tahsilinin önünü açmaktadır.
      Hükümet bu denemeden sonra UZLAŞMANIN önünü kapatan her türlü engelin önünü açmaya karar vermiştir.
      Bu karar sakın ola adaletin sağlanması için verilmiş bir karar olarak algılanmasın.
      Bu karar alacakların tahsilini çabuklaştırmak adına verilmiş bir karardır.
      Taahhütlerle ilgili içerik İCRA İFLAS YASASI İÇİNDEKİ DÜZENLEMELER içinde olacak.
      Taahhüdü ihlal cezası cebri icrayı kolaylaştırmakla beraber, uzlaşmanın da önünü kapatmaktadır. Bunun varlığını cebri icra kolaylarına gelen avukatlar istemektedir.
      Yargıyı hızlandırma paketi içinde diğer bir paket, uzlaşmanın önünü açacak olan; ARABULUCULUK KANUNU YASASI teklifidir.
      Bütün bu yasaların çıkması şubat ayı içinde gerçekleşecektir.
      Bu yasalar çıktığında uzlaşmanın önünü kapatan tüm engeller; taahhüdü ihlal cezası dahi kaldırılacaktır.
      Bu yasaların çıkması evresinde MÜDAHİL MİSYONUMU devam ettireceğim.
      icra iflas yasasındaki değişiklikler vuku bulduğunda AVUKATLARIN HARİCEN TAHSİLAT YAPMALARININ önü de kapanacaktır.
      Şimdiden bir şey yapmak istiyorsanız; alacaklı avukatı ile değil, alacaklının kendisi ile anlaşın.Ona da bir ay sonra elinde yaptırım kalmayacağı ihtarını yapın, uzlaşmaya davet edin. Hapse girdiğinizde borcu odemeyeceğinizi, başkada yaptırım uygulanamayacağını da hatırlatın.
      Eğer akıllı bir insansa, vaktinde elde edilen 5 kuruşun, vaktinde gelmediği için beş para değeri olmayan milyon kuruşa bedel olduğunu söyleyin.
      selamlar

  15. Yorum yapmayı düşünmüyordum

    Sayın Fatih Altaylı, bir kaç gündür gazetede ki köşesinde mağdur, mağduriyet ve çek mağdurları üzerine ve üzerinden yorumlar yapıyor örnekler veriyor.

    Kendisine yorumlarımı iletmeye çalıştım. Gördüğüm kadarıyla Sayın Burhan İşcan da kendisine yorum göndermiş

    Sayın Altaylı kendi penceresinden bakarak çek mağdurları ve mağduriyetlerini kabul etmiyor. Onun düşüncesini değiştirme şansına sahip olamayabiliriz. Fakat bu düşüncesi bizim mağdur olduğumuz gerçeğini değiştirmemektedir. Farklı görüşte olabilir. Ama Sayın Fatih Altaylı konumunda ki bir gazeteci düşüncelerini köşesinde paylaşmadan önce araştırma yapması yaptığı araştırma sonuçlarını düşünce süzgecinden geçirdikten sonra yayınlamalı bizlerle paylaşmalıydı diye düşünüyorum. Belki de öyle yapmıştır. Ancak kaynak konusunda farklı kaynaklardan yararlanmış olabilir. Bizler araştırmacı çalışan gazetecileri severiz.

    Millet olarak çalışmayı sevmeyiz ama çalışanı çok severiz. Bizler çalışırken mağdur duruma düştük Sayın Altaylı, lütfen kuralı bozmayın bizi sevin 🙂

    • BURHAN İŞCAN

      Sayın Ben; Teşekkür ederim.
      Şu bir gerçektirki, hiç bir fikir veya mefkure anlatılarak kabul ettirilemez. Ancak hissettirilir. 2009 yılında başlayarak, AKİM ve BİMER üzerinden hükümete bir çok tavsiyelerde bulundum. Bunlar denendikce, netice alındıkca hissetmeler de oluştu.
      6111 sayılı yasa uygulamaları deneyi de; UZLAŞMA faktörünün ISLAH EDİCİ yönünü ortaya koydu.
      Hükümet şimdi uzlaşmanın önünü kapayan unsurları yok ediyor.
      Buna ezberci hukuk anlayışındaki AVUKATLAR da dahil. Bu yüzden mecliste iki yasa tasarısı mevcut.
      Benim en büyük misyonum; bilgi toplumu oluşmasını sağlama mücadelesi vermek. Bilinçli toplum, bilinçli davranışlarla BUTLAN HUKUKU nu yok edebilir. En büyük eylem budur. Gerisi fasarya..
      Bu sebeple kırgınlıkları unutup, bilinçlendirme adına bana destek veren; başta Özgür Admin olarak herkese şükranlarımı sunarım.
      Saygılarımla

  16. BURHAN İŞCAN

    Sayın Fatih Altaylı;
    ADALETİN OLUŞMASINA KARŞI MI ÇIKIYORSUNUZ. DUYUMLARLA VE ZANLARLA DEĞİL, BU BİLGİLERLE FİKİR OLUŞTURUN. ÇÜNKÜ ADALET HERKESE LAZIM
    “EKONOMİK SUÇA EKONOMİK CEZA” DEYİMİ BİR ALDATMACADIR.

    Çözüm üretemeyenler, sorunun ne olduğunu bilmiyor demektir. Sorunu bilmeyende çözüm üretemez. Dolayısıyla iki yanlıştan bir doğru ortaya çıkmaz.
    Yolsuzluk ekonomisi politikalarında, “ekonomik suça ekonomik ceza” kavram karmaşası ile yanlış algılattırma aldatmacasında maksat bazı suçları masum suçlar kategorisinde cezasız bırakmaktır.
    Yolsuzluk ekonomisi politikalarının bu politikası, suçları; “siyasi suçlar”, “ ekonomik suçlar” diye sınıflandırırken büyük suçları da masum suçlar arasına sokmakta, veya tersine işlemle masumları suçlular sınıfına dahil etmektedir.
    Örneğin; aynı siyasi görüşte değil diye cana kıymış adam öldürmüş bir adamı cezasız bırakmak gayesi ile onu masum göstermek için siyasi suçlu demek mümkün mü?
    Ya da öğrenim harcı kesildiği için, hak aramak sesini duyurmak için miting yapmış öğrenci siyasi suçlu gösterilip cezalandırılabilir mi?
    Küresel hukuk kavrayışı içinde, buna uygun uluslar arası sözleşmelerde DOLANDIRICILIK, YOLSUZLUK ve RÜŞVET toplumları helake sürükleyen SUÇLAR olarak tanımlanırken ve AĞIR CEZALARLA CEZALANDIRILMASI istenirken siz bunları MASUM SUÇLAR KATAGORİSİ ne koyabilir misiniz?
    Ya da tersine, SGK Prim borcunu, vergi borcunu, elektrik doğalgaz borcunu ödememiş veya ödeyememiş kimseleri EKONOMİK SUÇLU diye adlandırıp cezalandırmanız mümkün mü?
    Mümkün diyenlerin asıl amacı;
    Siyasal iktidar kaygısı ile işledikleri cinayetleri, komploları, suikastları, dolandırıcılık yolsuzluk ve rüşvet suçlarını ; mecburiyetten oluşmuş bu yüzden MASUM SUÇLAR olarak kabul edilmesi gerekir anlayışındadır ve bu anlayışı yaygınlaştırmak istemektedirler.
    İşte bunun adı yolsuzluk ekonomisi politikalarından bir politika dır.
    Ne gerek var EKONOMİK SUÇ, SİYASİ SUÇ tanımlamalarına?
    YA DA EKONOMİK SUÇ NEDİR? KİMLER EKONOMİK SUÇLUDUR?
    SİYASİ SUÇ NEDİR, KİMLER SİYASİ SUÇLUDUR?
    BU TANIMLAMALAR NİYE MUGALATA OLARAK SUNULMAKTADIR.?
    Gerek var çünkü ya kurunun yanında yaş da yanacak, ya yaşın yanında kuru yanmaktan kurtulacak.
    KURUNUN YANINDA YAŞI YAKMAMAK İÇİN KURUYU DA YAKMAYACAKMIYIZ, ya da illa ki yaşı yakmak mecburiyetinde miyiz?
    Akla karayı ayrıştırma yapmak mümkünken, tersine birleştirme yapmak niye? Yargılama imkanı varken yargısız infazda maksat ne?
    Bütün sorulara tek bir cevap vermek mümkün. Suçluları masum göstermek için suçsuzları suçlu göstermek anlayışı bunun adı. Bunun adı DAYATMA SUÇ TEORİLERİ İLE SUÇ TİPLERİ ÜRETMEKTİR.
    Maksat, bütün dünyada dolandırıcılara, yolsuzluk yapanlara ve rüşvet alanlara ağır cezalar verilirken; bu ülkede, “ekonomik suça ekonomik ceza” diye cezasız bırakmaktır.
    Ülkemizde son günlerde, özel sektör alacaklarının önündeki anayasal engelleri kaldırma maksatlı ; YARGIYI HIZLANDIRMA adına, YARGISIZ İNFAZI KOLAYLAŞTIRMAK İÇİN bir sürü düzenlemeler yapılmaktadır. Bu düzenlemelerde MÜDAHİL olmak, her vatandaşın VATANDAŞLIK GÖREVİ dir.
    Örneğin bu düzenleme ile bankaların, ÖZEL SEKTÖR alacaklarının önünde engel olan ANAYASAL HAK VE ÖZGÜRLÜKLER yok edilmek istenmiştir. Yasa içinde bulunan dayatma suç teorisi ile üretilmiş suç tipi; yargısız infaz yapmak için yasadan çıkarılmış, ancak ön yargı oluşması için beyinlere kazınmaya çalışılmıştır. Maksat bu ön yargı ile yargısız infazdır. Her borçlu suçlumudur. Her borcunu ödeyemeyen veya ödemeyen DOLANDIRICI mıdır? Temel yasalara uygun yargılamada bunun ayrıştırılması mümkündür.
    İlerlemek için ön yargılardan oluşan sabit fikir ezberlerini bozmak lazım. Ezberleri bozmadan yol alınmaz.
    Tıpta genel bir kaide vardır. Cerrahi ameliyatlar özellikle füzyon cerrahi müdehaleler uzmanlar tarafından yapılır.
    İktidar olmak muktedir olmak, yani her işin uzmanı olmak anlamına asla gelmez.
    Muktedirlik toplumun çoğulcu katılımcı demokrasi efkarında oluşur.
    Uzman addedip bu ameliyeleri ehil olmayan kişilere bırakırsanız; ya yanlışlıkla başka bir organ zarar görür, ya da hastanın içine fazladan bir şeyler konur.
    Bizim uğraşımız bu dur. Ameliyatın doğru yapılıp hastanın şifa bulması.
    Bu anlamda müdahil olduk çek mağdurları olarak.

    Eski çek yasasında KARŞILIKSIZ ÇEK ŞEKLİ BİR SUÇ TİPİ OLUŞTURDUĞU İÇİN, DOLANDIRICILIK İDDİASINDA BULUNMAK İÇİN ÇEKİN KARŞILIKSIZ KALMASI TEK BAŞINA YETERLİ DELİL OLARAK KABUL EDİLİYORDU.

    Bu durumda da BAĞLAYICI HUKUK(Uluslar arası hukuk sözleşmelerinden gelen intikal hukuku, anayasanın oluşturduğu hukuk, ve temel yasalardan oluşan genel hukuk) KURALLARI uygulamada yerini bulmuyordu.

    Bağlayıcı hukuka göre modern anlayışta hazırlanmış TÜRK CEZA KANUNU hükümleri geçersiz kalıyordu. TCK ya göre SUÇUN OLUŞUMU KASTA BAĞLIDIR.
    Sırf ceza vereceğim diye de KIYAS yapılmaz. Kıyas yasağı vardır.

    TCK daki bir çok hüküm de, suçun oluşumunu önleyen ISLAH FAKTÖRLERİ dir.

    UZLAŞMA, ETKİN PİŞMANLIK bunlardandır.

    Bunlarla birlikte ceza hukukunun olmazsa olmazları MASUMİYET KARİNESİ PRENSİBİ, SUÇTA KANUNİLİK İLKESİ, SUÇLA CEZANIN ORANTISI İLKESİ gibi ilkeler başta olmak üzere bir çok ilke göz ardı ediliyordu. Hapislik dayatması Demoklasin Kılıcı gibi tehdit oluşturup uzlaşmanın önünü kesmekteydi.

    Ülkemizde hukuk ve yargı sorunlarının başlıca sebebi; savunmanın olmayışıdır.
    Maalesef ülkemizde bir çok hukukcu yasalardan murad edilen hukuk sistemini algılayamamakta ve ezberci hukuku hukuk diye öne sürmektedir. Bu hukuğun adına BUTLAN HUKUKU denir.
    Hastasına şifa veremeyen kimseye doktor denemiyeceği gibi, müvekkiline hukuk sağlayamayana da avukat denemez.

    Örneğin Çek yasası düzenlemesinin gerekcelerini okuyup algılayamamış olanların;Peşin hüküm, ön yargı ve sabit fikirle yaptıkları hezeyanlar ortadadır.

    Gerekceler okunmuş ve algılanmış olsaydı, bunların ne kadar yersiz olduğu görülecekti.
    Peki bu gerekceleri okumamada maksat nedir, nedir bu gerekceleri saklamayı zorunlu kılan sebep?
    SEBEP SORUNUN SÜRMESİNDEN NEMALANILACAĞINI ZANNETMEKTİR
    Cebri icra takibinden başka hukuk bilmeyenlerin, demoklesin kılıcını sallaması ellerinden alınınca ne hale düştüğü ortada değilmidir?
    Hukuku hukukculara bırakalım da , ortada olmayan bir hukuk varsa hukukcu da yok demek değilmidir. Bu yüzdendir ki tüm yasalarımız ithal malıdır.

    Yolsuzluk ekonomisi politikaları uygulayıcısı hükümet, ekonomi politikası program mecburiyetinde yargıyı hızlandırma adı altında düzenlemelere niçin gerek duymuştur?
    İlahi adaleti es geçenler, kendi adaletlerinin mahkumu olurlar.
    BAĞLAYICI HUKUK ADALETİ ZORUNLU KILMIŞTIR, NASIL?
    “Ekonomi batarsa hepimiz batarız” anlayışında yasa koyucu ve yasama; geç de olsa, adaletin mülkün temeli olduğunun ve bu temel olmazsa üstündeki binanın çökeceğinin farkına varmıştır diyebilirmiyiz?
    HAYIR…
    Çünkü hükümetin bir ekonomi politikası ve bu politikayı hayata geçirecek programı var. Bu doğrultuda da; sözde bağımsız yargımızı oluşturan, Aristolesin ünlü oyunundaki gibi EŞEKARILARI-YARGIÇLAR tiplemesinde hukukcularımız var.

    Borcun borçla ödendiği, dolayısıyla borçlanmanın tuzak olduğu ülkemizde; dış borç ödemeleri için kaynak oluşturma gayretidir olan biten.
    İç borçlanmadan başka çaresi olmayan hükümetin, bunu yapmak için bankalarda bulunan mevduatın tek ve rakipsiz müşterisi olması, bu mevduatı artırmak için bankaların alacaklarının tahsilinin önünü açması şarttır.
    6111 sayılı yasa ile bankalara emredilen kredi risk merkezinin oluşması, yeni borçlanma kriterlerinin oluşması, icra iflas yasası içinde yapılacak değişiklikler, ve çek yasasında değişiklik hep bu maksatlı yapılmaktadır.

    6111 sayılı yasa ile denenip görülmüştür ki, UZLAŞMA İLE ALACAK TAHSİLİ daha hızlı yapılmaktadır.

    ÖYLEYSE UZLAŞMANIN ÖNÜNÜ KESEN DEMOKLASİN KILICI DAYATMALARI YOK ETMEK ZORUNLULUKTUR.

    BU ZORUNLULUK, “5941 SAYILI ÇEK YASASI İÇİNDE KARŞILIKSIZ ÇEKİ SUÇ OLMAKTAN ÇIKARMIŞ, ANCAK DOLANDIRICILIK SUÇ İSNADINDA BULUNMANIN DA ÖNÜNÜ KAPATMAMIŞTIR.”
    ZİRA BAĞLAYICI HUKUK BUNA ELVERMEZ.
    HUKUK BİLMEYEN GUKUKCULARA GÖRE İSE ADALET OLUŞMAMIŞ, ÇÜNKÜ BUTLAN HUKUKU DEVRİ BİTİYOR.
    BİTEN BAŞKA BİR ŞEY DAHA VAR ASLINDA BU HUKUK ANLAYIŞINDAKİ HUKUKCULARIN YAŞAMA ŞANSI.
    ÇÜNKÜ: BİLGİ TOPLUMU OLUŞTURMA ÇAĞINDAYIZ.

    Burhan İşcan

  17. burhan bey eşim şu anda yurt dışında ne zaman gelebılır bızım işlemleri avk takıp edıyordu o yuzden eşim davalara gıtmedı ikamet adresını de vermedık ıcra korkusundan bunun cezasaı var dıye yazıyordu bızm ıcınde gecerlı mıdır

  18. ıyı aksamlar burhan bey esım de cek magduru yuvamız yıkılmak uzere kımseye ulasamıyoruz bız borcluyuz suclu degıl lutfen ozgurce kacmadan yasamak ıstıyoruzbızım gıbı yuzlerce kışi var allah hepımıze yardım etsın lütfen sizde bize yardımcı olun

    • BURHAN İŞCAN

      ALLAH’DAN BAŞKA BİR MANİ ÇIKMAZSA 3 ŞUBAT CUMA GÜNÜ EŞİNİZE KAVUŞURSUNUZ. GEÇMİŞ OLSUN.

  19. SAYIN BURHANBEY BIZ BAZI CEKLERI ODEDIK BAZILARINIDA ODEVEMEDIK NE OLUR TEMIZE KONDERDIK

  20. NesliTükenmişDuygular

    TOBB Başkanı Sn. HİSARCIKLIOĞLU iletişim bilgileri,
    Sanırım hep patronlarla görüşmüş.
    Birde bizi dinlemeli.
    Lütfen durumunuzu anlatın, haberdar olsunlar.
    Herkes en az bir mail, fax yada telefon ile haberdar etmeli.

    Adres Dumlupınar Bulvarı No:252 (Eskişehir Yolu 9. Km.) 06530 /ANKARA
    Telefon +90 (312) 218 20 00 (PBX)
    Faks +90 (312) 219 40 90 – 91 – 92 – 93
    E-posta info@tobb.org.tr

    • BURHAN İŞCAN

      TOYDAN SONRA NARA ATILIR MI?
      ARTIK İŞ BİTTİ.
      ÇEK MAĞDURLARI ŞUNU İYİCE KAFALARINA YERLEŞTİRMELİ.
      YARGIDAKİ İYİLEŞTİRMELER, HÜKÜMETİN EKONOMİ POLİTİKASININ BİR PARÇASI.
      YARGIYI HIZLANDIRMA AMACI, ALACAKLARIN TAHSİLİNİN HIZLANDIRILMASI.
      KİMSE NE BU POLİTİKADAN, NE DE BU PROGRAMDAN TAVİZ VEREMEZ, VERDİREMEZ.
      BU YÜZDEN, SIKMAYIN CANINIZI. İŞ BİTTİ.

  21. burhan bey benim ceklerim 2008 şikayet ettiler şim tekrar dolandırıcık şikayet sözkonusumu?

    • BURHAN İŞCAN

      AÇAMAZLAR. SADECE SÜRE ÖNEMLİ DEĞİL. SUÇU KANITLAMALARI DA LAZIM.

      • BURHAN İŞCAN

        ÇEKİN KARŞILIKSIZ KALMASI TEK BAŞINA YETERLİ KANIT DEĞİL ARTIK. ÇÜNKÜ ÇEKİN KARŞILIKSIZ KALMASI SUÇ OLMAKTAN ÇIKARILIYOR.

  22. BURHAN İŞCAN

    SAĞ TARAFTA YENİLER BAŞLIĞI(POPÜLER YAZI BAŞLIĞI ALTINDA) ALTINDA ÇEK MAĞDURLARI GEÇMİŞ OLSUN YAZI BAŞLIĞINI TIKLA OKU

  23. Hangi yazınızda anlamadım

  24. nasıl yani adli ceza devammı eder diyorsunuz anlamadım hükümet bilmiyormuydu bunların karşı oldunu bun sonra ne gibi şeyler olur?

Yorum yaparak destek olabilirsiniz