Sigarayada, Sigara Yasağınada Karşıyım.


özgürlük ihlali “sigara yasağı”

kahveciler sigara yasağına karşı eylem kararı aldılar
tahminen sloganları “sigara içme özgürlüğümüz kısıtlanamaz” olacak
denokrasi ve özgürlükleri sorgulayacaklar
demokrasi ve özgürlükler önünde boynumuz kıldan incedir
açmazımız büyük

bir yanda dumansız hava sahası
diğer yanda özgürlükler
ne yapacağız,tavrımız ne olacak
borcundan dolayı özgürlükleri elinden alınmış çek mağdurları ne yapacak
insan hakları ihlaline uğrayan çek mağdurlarının tavrı ne olmalı
bir pankartla sigarayı savunanların mitinginde kendilerini temsilmi etmeliler
açmazımız büyük

sorunun yanıtı bence,demokrasiyi,yasaları,yasakları sorgulamaktan geçiyor
demokrasinin eşit bireylerin haklarına ayni uzaklıkta olduğunu biliyorum
o halde sigara içenlerin haklarını koruyacaktır
sigara içmeyenleride koruması gerekir
demokrasinin açmazı büyük
yasalarda herkese eşit uygulanmalıysa yasalarda problemi çözemiyor
yasaklara şahsen kökten karşıyım
yasaklar konusuda sigara içenlerin lehine gibi
bir terslik var
açmazımız büyük

yasalar ve yasaklar aptallığımızın resmi itirafıdır dersem ne dersiniz
ters gelebilir ama böyle düşünüyorum
bence yasalar ve yasaklar bizler geri zekalı olduğumuz için vardır
birbirimizin haklarını gözetmeyi bilmediğimiz için yasalar ve yasaklarla gözetiliriz
sigara yasağıyla karşıdakinin sağlığının bizi ilgilendirmediğini itiraf ederiz
biz sadece kendi keyfimizi düşünürüzün itirafıdır
sosyal bireyler olmadığımızı bize yasaklar yasalar anlatır
özgürlüklerimizin başkalarının özgürlüklerini ihlal etmeme sınırlarını tanımayız
ama yasaklara karşıyız derken bunun ne anlama geldiğini hiç düşünmeyiz
aptallığımız bittiğinde yasalara ve yasaklara ihtiyacımız kalmayacağına eminim
açmazımız büyük

Acil Demokrasi, 16.temmuz.2009

11 responses to “Sigarayada, Sigara Yasağınada Karşıyım.

  1. Emniyet Genel Müdürlüğü, yıl ortasında “tek plaka” uygulamasına geçmeye hazırlanıyor. TC kimlik numarasına göre verilecek plaka ölene kadar aynı şahsın üzerinde kalacak ve devredilemeyecek

    Sabah Gazetesi’nden Alper Sancar’ın haberine göre, Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından çalışmaları sürdürülen ve Araç Tescil Projesi’nin genişletilmesi ile uygulanacak projenin bu yıl ortalarında hayata geçirilmesi hedefleniyor. Yönetmelik değişikliğiyle uygulanmaya konması planlanan projeye göre bir kişiye bir plaka verilecek ve bu ölene kadar o kişinin üzerine kayıtlı olacak. Başka şahsa o plaka asıl sahibi ölene kadar verilmeyecek. Araçlar plakasız satılacak. Satan ve alan kişiler kendilerine tahsis edilen plakaları sıfır kilometre ya da ikinci el araçlarına taktıracak.

    BELÇİKA VE İSVİÇRE’DE İNCELEME

    İçişleri Bakanlığı ‘Araç Tescil Ve Sürücü Belgesi İşlemlerinin Elektronik Ortamda Online Olarak Yapılması’ projesinin kapsamını genişletiyor. Güvenlik gerekçeleri ve araç satış işlemlerinde doğan karışıklığın önüne geçmek için plaka projesi hazırlanıyor. Bazı AB üyesi ülkelerde farklı biçimde uygulanan plaka tahsis sistemi Türkiye’ye uyarlanacak. Bu amaçla Trafik Uygulama ve Denetleme Daire Başkanı Nevzat Önder Belçika ve İsviçre’ye “inceleme” gezisi yaptı. Önder, İsviçre ve Belçika’daki sistemi yerinde gördü. Projeye göre bir kişinin aldığı plaka o kişiye kayıtlanacak. Bu plaka o kişiden başkasına verilmeyecek. Tek araç için verilecek plaka ölene kadar aynı kişide kalacak. Yani T.C. Kimlik numarası gibi tescilli araç sahiplerinin de kendilerine özel plakası olacak.

    İKİNCİ ELDE DE AYNI PLAKA

    Aynı kişilere ait birden çok araç için ise normal prosedür kapsamında plaka tahsisi yapılacak. Araçlar plakasız satılacak. Alıcı-satıcı kişiler kendilerine tahsis edilen plakaları sıfır kilometre ya da ikinci el araçlarına taktıracak. Emniyet Genel Müdürlüğü plakaların adlarına tescilli araç bulunan kişilerin ismi ya da TC.kimlik numarasına göre vermeyi planlıyor. Bürokratların hazırladığı rapor İçişleri Bakanı Beşir Atalay ile Emniyet Genel Müdürü Oğuz Kaan Köksal’a sunulacak. Emniyet verilerine göre Türkiye’de 14 milyon 316 bin 700 tescilli araç sahibi, 20 milyon 460 bin 739 da sürücü belgesi sahibi bulunuyor.

  2. demokrasi başkalarının demokrasisine zarar vermemek kaydıyla alabildiğine özgürlükçü yaşam tarzını benimsemektir.
    bu konuda ben tartışılacak bir şey göremiyorum
    akp nin sorgusuz amasız taktir ettiğim tek sivil politikasıdır
    kimse kendi özgürlüğü için başkalarının özgürlüğünü yok sayamaz
    temiz hava soluma hakkı en tabi insan hakkıdır
    ben 20 yıldır sigara içiyorum
    ama asla kapalı bir alanda içmedim
    insana ve haklarına saygım vardır

  3. Fevzi KIZILKOYUN / ANKARA, (DHA) 18 Ağustos 2009

    Haberler Anında Cebinizde Hürriyet Mobil

    Haberler Anında Bilgisayarınızda Haber Alarmı

    Haber Kaçırmaya Son Hürriyet Mind

    Sitene Haber Ekle Kazan Bumerang

    TÜRKİYE Kahveciler, Kıraathaneciler ve Büfeciler Federasyonu, Ankara’da sigara yasağına karşı eylem yaptı. Türkiye’nin birçok ilinden gelen kahveciler Abdi İpekçi Parkı’nda toplanarak seslerini duyurmaya çalışırken, açılan ‘Sayın Başbakan sigara açılımı istiyoruz’ pankartı dikkat çekti.

    Abdi İpekçi Parkı’na sabah saatlerinden itibaren toplanmaya başlayan yaklaşık 2 bin kahvehane işletmecisi sigara yasağının yumuşatılması için eylem yaptı. ‘Sayın Başbakan sigara açılımı istiyoruz’, ‘Dumansız hava sahasında biz açlıkla, siz ise aldığınız uçaklarla gezin’, ‘Sigara söndü, ocaklarda söndü’, ‘Tayyipsiz hava sahasına yüzde 100 destek veriyoruz’ şeklinde pankartlar açan eylemciler, sigara yasağının kaldırılması yönünde sloganlar attı. Bu arada eyleme katılanların sigaralarını yakarak alanda dumanlı bir hava oluşturmaları ise dikkat çekti.

    EYLEMDE GERGİNLİK

    Bu arada alanda bulunan bir kaç kişi ‘Açız, işyerimiz kapandı. Sigara yasaklanınca kimse kahveye gelmiyor’ diye bağırarak platforma doğru yürümeleri kısa süreli gerginliğe neden oldu. Alanda bulunan görevlilerin müdahalesi sonrası bu kişiler alanın dışına çıkartıldı. Eylemde konuşan Türkiye Kahveciler ve Büfeciler Federasyonu Başkanı Murat Ağaoğlu, kapalı alanlarda sigara yasağı uygulamasının yumuşatılması gerektiğini belirterek, kapalı alanlarda sigara yasağının uygulamaya konulmasıyla esnaf ve sanatkârın yoğun tepkisiyle karşılaştıklarını, birçok kişinin işyerinin kapısına kilit vurduğunu söyledi.

    Hükümetimin sigara yasağına ilişkin kanunu kabul ederken esnaf ve sanatkârların bulunduğu durumu göz önüne almadığını kaydeden Ağaoğlu, “Esnaf ve sanatkarın temsilcisi olarak yasağın olumsuz yönlerini, esnafımızı nasıl sıkıntıya sokacağını kendilerine bizzat anlattık. Uygulamayla esnafımız iş yapamaz, borçlarını ödeyemez, evine ekmek götüremez duruma geldi. Yasağın uygulanması konusunda tartışmalar, kavgalar, yaralanma olaylarını gördük. Burada sesleniyorum çözüm yasaklamak değil, sigara içilen ve içilmeyen bölümler oluşturmaktır. Sigara içmeyen vatandaşlarımız düşünüldüğü gibi içen vatandaşlarımızın da düşünülmesi ve eşitlik ilkesi içinde hareket edilmesi, kahvehanelerde sigara içilen ve içilmeyen bölümler oluşturulmasına izin verilerek yasanın uygulanabilirliğinin sağlanmasını istiyoruz” dedi.

    Konuşmaların ardından eylem sloganlar ve alkışlar eşliğinde olaysız dağılırken, eylemde sonra alandaki sigara izmariti çöplerinin yoğunluğu dikkat çekti.

  4. TBMM’de kabul edilen 5727 sayılı kanun doğrultusunda 19 Temmuz tarihinden itibaren stadyumlarda ve spor sahalarında da hayata geçen ‘tütün ürünlerinin tüketilmesi’ yasağının doğru şekilde uygulanmasını sağlamak amacıyla yapılan toplantıda karar çıktı ve statlarda sigara tüketimi tamamen yasaklandı…

    TBMM’de kabul edilen 4207 sayılı kanun doğrultusunda 19 Temmuz’dan itibaren stadyumlarda ve spor sahalarında da hayata geçen “tütün ürünlerinin tüketilmesi” yasağının doğru şekilde uygulanmasını sağlamak amacıyla spordan sorumlu Devlet Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı ve Türkiye Futbol Federasyonu’nun (TFF) organizasyonunda gerçekleştirilen toplantı, İstanbul’da yapıldı.

    Swissotel’deki toplantıya Devlet Bakanı Faruk Nafiz Özak, Sağlık Bakanı Recep Akdağ, TFF Başkanı Mahmut Özgener, başkan vekili Lutfi Arıboğan, Kulüpler Birliği Vakfı ve Fenerbahçe Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım, Beşiktaş Kulübü Başkanı Yıldırım Demirören, Galatasaray Kulübü İkinci Başkanı Mehmet Helvacı, Sivasspor Kulübü Başkanı Mecnun Odyakmaz, İstanbul Büyükşehir Belediyespor Kulübü Başkanı Göksel Gümüşdağ, Denizlispor Kulübü Başkanı Ali İpek ile Turkcell Süper Lig’de mücadele eden kulüplerin yetkilileri katıldı.

    Toplantının ardından Devlet Bakanı Özak ile Sağlık Bakanı Recep Akdağ, basın mensuplarına açıklamada bulundu.

    Özak, 4207 sayılı Tütün Ürünlerinin Zararlarının Önlenmesi ve Kontrolü Hakkındaki Kanunun 19 Temmuz’dan itibaren uygulanmaya başlandığını hatırlatarak, şunları kaydetti: “Mutlulukla görüyoruz ki milletimiz buna yüzde 99 seviyesinde uydu. Tabii bu son derece önemli bir konu. Günde yaklaşık 300 vatandaşımızı sigara nedeniyle kaybediyoruz. Yılda 100 bin vatandaşımız sigara nedeniyle yaşamlarını yitiriyor. Ayrıca 5-6 bin çocuk sigara nedeniyle astım ve buna benzer hastalıklara yakalanıyor. Araştırmalar gösteriyor ki uyuşturucu kullanan insanların temelinde sigara bağımlılığı yatmakta. Ülkemizin nüfusunun yarısı olan 35 milyon insanımız 28 yaş altındadır. Bunun ne kadar büyük bir beşeri zenginlik olduğunu biliyoruz. Burada büyük bir sorumluluk var üzerimizde. Özellikle gelişmiş ülkelerde bunun uygulamasını ve sonuçlarını görebiliyoruz. Bugün aldığımız kararın 3, 5, 10 yıl sonra yıl sonra Türk insanına ne kadar artılarla geri döneceğini, sağlıklı toplum oluşturmada nerelere varacağını tahmin etmek mümkün.”

    “SEYİRCİMİZİN BİLİNÇLENMESİ SAĞLANACAK”

    Bakan Özak, yasanın hazırlanmasında Kulüpler Birliği Vakfı’nın, kulüplerin, spor yöneticilerinin ve medyanın önemli katkılar sağladığını anlatarak, şöyle konuştu:

    “Bugün stadyumlardaki uygulamalarda karşılaştığımız sorunları, kulüplerimize hangi görevlerin düştüğünü, uygulamalardaki aksaklıkları tartıştık federasyon başkanımız ve değerli kulüp başkanlarımızla. Ortaya şu çıktı: Yasa, genelge var, doğru. Ama telkin, eğitim ve bir süreç gerekli. Ama katiyen bu işten taviz vermeden spor kulüplerimizin, spor adamlarımızın, sporcularımızın ve medyamızın katkısıyla özellikle yapılacak bir takım çalışmalarla, spor seyircimizin (dumansız hava sahası logosu taşıyan el ilanları, broşürlerle ve diğer malzemelerle) bilinçlenmesi sağlanacak. Türkiye’de bu iş örnek bir hale getirilebilecek.”

    AKDAĞ: “BİRÇOK ÜLKE ARTIK TÜRKİYE’Yİ ÖRNEK GÖSTERİYOR”

    Sağlık Bakanı Recep Akdağ, tütün kullanımının Türkiye’de önlenebilir ölümlerin en önemli nedeni olduğunu kaydederek, “Dolayısıyla gençlerimizin sigaraya başlamasını önlemek, yanında sigara içilen kişilerin bundan zarar görmesini engellemek, sigara içenler açısından da sigarayı terk etmeye uygun çevreler oluşturmak elbette hepimizin görevi” dedi.

    Akdağ, şöyle devam etti: “Toplumun bu meseleye sahip çıktığını görmek, Sağlık Bakanı olarak beni bahtiyar etmiştir. Türkiye Cumhuriyeti ve Türk halkı, bu süreç içerisinde tüm dünyaya örnek bir tutum sergilemiş durumdadır. Birçok ülke artık Türkiye’yi örnek gösteriyor. Dünya Sağlık Örgütü, Türkiye’yi örnek gösteriyor. Medeni bir toplumun refleksini gösterdi Türk halkı ve bu noktalara kadar gelindi.”

    “BUGÜN ÇOK GÜZEL KARARLAR ALDIK”

    Akdağ, statlarda sigara içme yasağı konusunda TFF ve Kulüpler Birliği Vakfı yetkilileriyle yaptıkları toplantıda önemli kararlar aldıklarını bildirerek, şu bilgileri verdi:

    “Kanunun gereği olarak stadyumlarda da sigara içilmemesi gerekiyor. Bugün burada sevinerek gördüm ki hem federasyonumuz hem de kulüp başkanlarımız bu hususta bizim taşıdığımız hassasiyeti aynen taşıyorlar. İnsanımıza ve gençlerimize bir zarar gelmemesi hususunda bu meseleyi çok ciddi bir biçimde de destekliyorlar. Bugün burada birlikte çok güzel kararlar aldık. Bir defa, kanun gereği olarak stadyumlarda sigara içilmesinin yasal olmadığına dair işaretler konulacak ve uyarılar seyircilerimize yapılacak. Ama bundan öte, şeref tribünlerinde ciddi bir hassasiyet oluşacağını biliyoruz.”

    Bakan Akdağ, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bunların yanı sıra kulüp başkanlarımızın, teknik direktörlerimizin, futbolcularımızın bu sürece destek vererek meseleyi devam ettirme konusundaki kararlılığını bir defa daha görmüş olduk. Spor programlarında ve spor müsabakalarında bu konudaki hassasiyeti yansıtacak uygulamaları, bütün Türkiye hep birlikte görmüş olacağız. Türkiye’nin geleceği, geleceğimizin garanti altına alınması, gençlerimizin sağlığı açısından bu hassasiyete federasyonumuzun ve kulüplerimizin katılması nedeniyle kendilerine şükranlarımı sunuyorum.”

    Tütün Ürünlerinin Zararlarının Önlenmesi ve Kontrolü Hakkındaki Kanunun 2. maddesinin 4. fıkrasında “Açık havada yapılan her türlü spor, kültür, sanat ve eğlence faaliyetlerinin yapılacağı yerler ile bunların seyir yerlerinde tütün ürünleri kullanılamaz” şeklinde ifadenin bulunduğuna dikkati çeken Akdağ, “Ancak bu tesislerde tütün ürünlerinin tüketilmesine mahsus alanlar oluşturulabilir. Bu da artık o kulüplerimizin tutumuyla alakalı bir şey. Ama seyir alanlarında sigara içilemeyeceğine dair kanunun net bir hükmü var” dedi.

    “YASA BASKICI VE YASAKLAYICI BİR MANTIKLA HAZIRLANMADI”

    Sağlık Bakanı Recep Akdağ, statlarda sigara yasağının nasıl uygulanacağına ilişkin bir soruyu ise şöyle yanıtladı: “Bunu burada tartıştık. Bu yasa aşırı baskıcı ve yasaklayıcı bir mantıkla hazırlanmadı. Bu toplumsal mutabakat yasasıdır. Tabii ki yaptırımlar da vardır. Stadyumlardaki bu yaptırımların, Kabahatler Kanununa göre ilgili görevliler tarafından uygulanması öngörüldü. Ama bugün şunu kararlaştırdık; bu yaptırımlardan ziyade toplumsal olarak oluşmuş mutabakata bir anlamda stadyumlarda spor camiasının mutabakatını eklemiş olacağız. Asıl işin önemli tarafı budur. Yoksa insanları cezalandırarak, bu işten hemen kısa sürede herkesi uzaklaştırmak gibi bir düşünceye sahip değiliz, ama kanun cezaları da uyguluyor.”

    hürriyet gazetesi

  5. ben de karşıyım, bu yasağın yanında yer alabilmek mümkün değil zaten. Her biri hak ihlali bunların. Hangi birini çözeceğiz???!!

  6. Konu dışına çıkmakta yarışıyoruz 🙂

    İstanbul ‘un hatırlı bilinen semtlerinden birisinde yolda yürümek bir çile oldu. Kaldırımlar İSPARK ve sigara tabureleri ile doldu.

    Sorun Türk gibi sigara içmek değil …

    Sorunum bu yasağın, aslında içki yasağı olmasıda değil ..

    Beni rahatsız eden : “Altyapısı, arkası düşünülmeden iş yapılmasıdır. Ne yaparlarsa yapsınlar, içmesinler diyebilmektir. ”

    evet bende karşıyım. Sigarayada karşıyım. Sigara yasağınada karşıyım.

    • Ayşe Arman’ın gözüne ilginç manzaralar takılıyor … Başlıyor anlatmaya:

      “Dünyanın en komik, en eğlenceli yeri. Kolu, omuzu dövmeli, spor atletli, kargo pantolonlu kadınlar çalışıyor burada, meğer kapalılarmış, ama dükkanın içinde hepimiz açığız.

      Aslında normal bir kuaför gibi saç tarıyorlar, röfle yapıyorlar, perma yapıyorlar, kaş alıyorlar, ağda- mağda, aklınıza ne gelirse… Ekstradan, bir de başörtüsü olayına girmişler.

      Şöyle ki, akşam, düğüne mi gideceksin, soluğu Nisa’da alıyorsun, Rana Temel’e başörtünü veriyorsun, hangi modeli istersen onu yapıyor. Türkçesi, başını profesyonel olarak bağlıyor. Tabii kusuruz oluyor.”

      Ayşe Arman kuaförde şoka giriyor… Neden mi? Çünkü sadece bir örtüyle ayrı ayrı 10 tane modelin çıkarılabileceğini görünce… Rana Temel’den rica ediyor ve bütün modelleri denetiyor üstünde…

      Sonra başlıyor sorguya Arman… ‘Kaş, botoks, ağda caiz mi?’ diyor… Bakın ne cevaplar geliyor Ayşe Arman’a…

      (…) AYŞE Peki kaş alma?

      ŞEYDA O da haram. Ya da şöyle diyeyim göreceli… Fetva veren hocalar var, burası da almış mesela. Ama biri olmaz diyor, biri olabilir diyor… Benim vicdanım rahat değil. Ben kaşlarımı almıyorum. Ancak ortasını alıyorum, bir erkeğe benzememek için… Annem alıyor, yanlış yapıyor bence…

      AYŞE Ağda?

      ŞEYDA O tamam, o temizlik…

      AYŞE kaş da temizlik…

      ŞEYDA Yok, o Allah’ın verdiğini beğenmeyip değiştirmek olarak da algılanabilir.

      AYŞE Botoks? Rağbet var mı?

      RANA Var valla, Fatih’te de yapan güzellik merkezleri var…

      Ayşe Arman türbanlı haliyle erkeklerin kendisine bakmamasından da rahatsız olmuş, ayrıca türbanla kendini kadın gibi hissedemediğini de düşünüyor… Bu rahatsızlığını dile getiriyor oradaki kızların içinde…

      Şeyda cevap veriyor Arman’a… ‘Türbanın bağlanmasıyla alakalı bir şey bu’ diyor… Farklı olan her modeli erkeklerin farkedebildiğini dile getiriyor.

      İşte Ayşe Arman burada ilginç bir noktaya parmak basıyor… ‘Peki türbana girmekteki amaç dikkat çekmemek değil mi?’

      Şeyda şöyle yanıtlıyor Arman’ın sorusunu…

      “Haklısın tabii, çok dikkat çekmeyeceksin. Bence de kafanın arkasını deve hörcü gibi yapmak yanlış… Ben mesela öyle yapmadan bağlıyorum. Giydiğin renk de önemli. Fosforlu renkler giyip, “Tesettüre girdim” diyemezsin. Ama yapanlar var, daracık kotlar giyenler de var, bir kilo makyaj yapanlar da… Gerçi hepimiz insanız. Ve hepimiz, dinin kurallarını nefsimizin el verdiği ölçüde yerine getiriyoruz…”

      Kuafördeki kızlardan birisi Ayşe Arman’ın dövmesine takılıyor. Arman da ‘Beğendiysen dövmecimin numarasını vereyim’ deyince… ‘Bizde haram’ yanıtını alıyor… Dövme deri altına işlediği için abdestin kabul olmadığı ve vücuda zarar verdiğin için de günah olduğunu söylüyor…

      TÜRBAN TAKARKEN İĞNE YUTAN KADIN

      Bu durum çok meşhurdur karşı mahallede… Türban iğnesini takmadan önce dudak ucuyla ağızda tutar kadınlar ama genelde mutlaka felakete yol açar bu yapılan… Ayşe Arman da bunu merak ediyor ve müşterilerden birine soruyor:

      “İğne yutulduğunu söylüyorlar doğru mu?” diyorum, “Doğru” diyor, “Örneği karşınızda duruyor!”

      Yuttunuz mu o iğneyi!

      Evet yuttum. Hazırlanıyorduk, dışarı çıkacaktık. Türbanımı takıyordum, iğneyi ağzıma aldım. Tam o anda hıçkırıverdim. İğne, önce nefes borusuna, sonra ciğerlere…

      Hıçkırdım, girdi

      Eyvah! Bir şey hissetmediniz mi? Batmadı mı oranıza, buranıza?

      Batmaz olur mu? Boğazımda yan döndü, sonra gitti aşağılara…

      Acımadı mı?

      Acıdı, acıdı.

      Doktorlar şaşırdı mı peki?

      Hiç. Onlar çok alışıktı, ben ilk değilmişim. “Son da olmayacaksınız!” dediler. Çok sık rastlanan bir şeymiş.

      Hee bu arada unutmadan… Bugünkü yazı dizisinin altına bir de not iliştiriyor Arman… Dün haşema ile kendini ninja kaplumbağa gibi hissetiğini söyleyince tepki almış… ‘Madem sizi üzdüm, özür dilemesini de bilirim’ diyor…

Yorum yaparak destek olabilirsiniz