Ümraniye cezaevi, açık görüş talebimiz ve açık duyurumuzdur.


(I)

Bizler cezaevinde yatan çek yasası mağdurlarının yakınlarıyız,dostlarıyız.

Yanlarında olduğumuzu göstermek için geldik
Yalnız olmadıklarını söylemek,

Biz hukukun tek çare olduğunu ve hukuk yollarının bitmediğini anlatmak ve

Biz canlarımızın durumunu, kendimiz öğrenmek için geldik.

Çocuklarımız, babalarımız içeride. Biz onları görmek için geldik.

<>

Dilekçe haklarının kısıtlanmasını onur kırıcı bulan bazı çek yasası mahkumlarının açlık grevine başladığını öğrendik.

İçeriden düzgün bilgi alamıyoruz.

Mağdur aileleri dağılmıştır, güçleri kalmamıştır.

Ulaşamamaktadır.

Biz canlarımızın durumunu, kendimiz öğrenmek için geldik.

<>

Bizler cezaevinde yatan çek yasası mağdurlarının yakınlarıyız,dostlarıyız.

Canlarımızın durumunu öğrenmek istiyoruz.

Bir temsilcinin görüşmesini istiyoruz
İlk ağızdan durumlarını öğrenmek, gelişmeleri anlatmak istiyoruz
biz anlatmazsak, açlık grevi yapıyorlarsa size inanmazlar
özgür iradeleriyle açlık grevi yapanlara biz birşey diyemeyiz
biz ancak temsilcimiz aracılığı ile gelişmeleri bizzat anlatabiliriz
Burhan İşcan bey mecliste temsilcimiz olarak görüşmeler yaptı.
temsilcimiz eylemcilerin görüşlerini ancak dışarıya aktarır
belki bir talepleri vardır, belki bir şeyler ters gidiyordur.

Belki istanbul ‘u özlemişlerdir.

Biz canlarımızı görmek istiyoruz.
Temsilcilerimiz cezaevi müdürlüğüne dilekçe veriyor. Açık görüş talep ediyoruz.

Biz canlarımızın durumunu öğrenmek için geldik.

(II)

Bizler cezaevinde yatan çek yasası mağdurlarının yakınlarıyız,dostlarıyız.
Basında yer alan 1.500 çek hükümlüsü var haberleri gerçekleri yansıtmıyor.
Söz konusu 1.500 kişi sahtecilik ve mükerrerlikten dolayı doğrudan hapis cezası alanlardır.
Çek yasamızda doğrudan hapis cezası yoktur. Adli para cezası vardır.
Adli para cezası otuz gün içinde ödenmediğinde hapis cezasına dönmektedir.
Adli para cezası “borcundan dolayı kimse hapsedilemez” evrensel hukuk yaklaşımı önünde bir görünmezlik perdesi olarak kullanılıyor.
Adli para cezasını ödeyemeyenler bu cezayı günlüğü yüz liradan özgürlükleriyle ödüyorlar.
Özgürlüğümüzün ederi yüz liradır
Özgürlüğümüzün bedeli ödeyemediğimiz çeklerimizdir
Borcumuzdan dolayı özgürlüklerimiz elimizden alınmıştır
Devlet kendi para cezasını tahsil için cezaevlerini kullanmaktadır.

<>

Bizler cezaevinde yatan çek yasası mağdurlarının yakınlarıyız,dostlarıyız.

Cezaevlerinde borcundan dolayı,  altmış sekiz bin kişi özgürlüklerinden yoksundur.
Borcundan ötürü 200 bin kişi kaçak durumdadır.

Bu sayı hızla artmaktadır
Cezaevlerinde insanlık dışı koşullar mevcuttur .
Cezaevleri kapasitelerinin, iki-üç  katı insanı sağlıksız koşullarda barındırmaktadır
Biz canlarımızı görmeye geldik.

(III)

Bizler cezaevinde yatan çek yasası mağdurlarının yakınlarıyız,dostlarıyız.

Cezaevlerinde borcundan dolayı,  altmış sekiz bin kişi özgürlüklerinden yoksundur.
Borcundan ötürü 200 bin kişi kaçak durumdadır.

Bu sayı hızla artmaktadır

çek yasası yok hükmündedir.

<>

Evet çek yasası geçersizdir. Canlarımız boşuna yatmaktadır.
1.ocak. 2009  tarihine  kadar çıkartılması zorunlu olan  Türk Ceza Kanunu ile  uyum yasaları meclis tarafından çıkartılmamıştır.

Çek yasası geçersizdir.

Biz söylemiyoruz.

Prof. Adem SÖZÜER  söylüyor. Prof. Hayri DOMANİÇ söylüyor. Anayasa komisyonu başkanı Ahmet İYİMAYA söylüyor.

Çek yasası şu anda geçersizdir.  Biz söylemiyoruz.

Sakarya, Şişli, Eyüp, Gaziantep , Antalya , Bilecik, Samsun ağır ceza hakimleri söylüyor

Biz söylemiyoruz. bağımsız ve onurlu Türk yargısı söylüyor.

<>

Mahkemeler farklı karar vermeye devam etmektedir.  Aynı koğuşta kalan bir mahkum tahliye olmuş, diğeri red edilmiştir.

Biz söylemiyoruz. Türk mahkemeleri söylüyor .

Mahkemeler önünde eşit değiliz.

Biz söylemiyoruz

Görüyorsunuz. Canlarımız içeride bizi bekliyor.

<>

Çek Yasası adil değildir.

Biz söylemiyoruz Yargıtay başkanı Hasan GERÇEK er söylüyor.

Borca hapis adil değildir.

Biz söylemiyoruz profesörler söylüyor.

Anayasaya aykırıdır.

Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesine aykırıdır.

Sadece biz söylemiyoruz,

Herkes söylüyor.

<>

Çek yasası değişecektir. Meclis tatildedir.

Çek yasası meclistedir.

Canlarımız içeridedir.

Onlar yargı-iktidar çekişmesinin kurbanlarıdır.

Biz canlarımızı görmek için geldik.

<>

Medya bizleri görmüyor.

Biz görünür olmaya geldik. Dramı anlatmaya geldik.

Yüzbinlerce insan  adil olmayan çek yasasının kurbanıdır.

Biz adalet istiyoruz.

Hukuk istiyoruz.

<>

İnsan hakları derneklerinden yardım talep ediyoruz.

Biz Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne gitme kararı aldık.

Mahkumların vekalet verebilmesini talep ediyoruz.

Dilekçelerimiz geciktirilmektedir.

Olmayan yasa esmekte, canlarımız beklemektedir.

Biz canlarımıza destek olmaya geldik.

<>

Biz yaşam,

Hukuk

ve Adalet istiyoruz.

Biz sizlerden destek istiyoruz.

<>

Biz insan hakları için buradayız.

İnsan haklarıyla insandır.

Insan hakları hemen şimdi.

YAŞASIN BAĞIMSIZ VE ADİL TÜRK YARGISI.

20 TEMMUZ PAZARTESİ,  11.00, Ümraniye Cezaevi İstanbul

  • “çek mağdurları birleşimi”  Burhan İŞCAN
  • “çek mağdurları” cek-magdurları.blogspot.com
  • “karşılıksız çek ve yasal düzenlemeler”  karsiliksizcek.wordpress.com

Önerdiğim yazılar

77 responses to “Ümraniye cezaevi, açık görüş talebimiz ve açık duyurumuzdur.

  1. emekleriniz için teşekkürler

  2. avk erim neyi savunduğunuzu anlayamadım biz burhan işcan ve syn admine güveniyoruz siz kimi savunuyonuz anlayamadım

  3. allah bize çek mağdurlarına sabır versin uğraşan arkadaşlar çok saolun en azından günlük umudumuz oldunuz ama başbakanımızdan çok şeyler bekliyoduk yanılmışız gazete ve telewizyonlar gerçekten menfaat peşindeler ülkemizde vekiller ve asıllar diyoruz ya bence asıl diye bişiii yok bir ülkede borç yüzünden çocukların oyuncakları haczediliyorsa babalar borç yüzünden cezaewindeyse çocuklar servis parasını veremediği için okulu bırakıyosa ewde ki günlük konuşmalardan çocuklar asileşiyosa her kapı çalışta polismi acaba deniyosa bu toplum bu zihniyetle asla ileri gitmez müddeti dolmuş bir yasa var herkes hala ceza ewinde lanet olsun sorumlulara hakkımız haram olsun boşa yatıyolar mubarek 3 aylarda sorumluluğunu yerine getirmeyen yetkili herkese hakkımı haram ediyorummadem yeni kanun çıkarmıyolar ayemefden çek mağdurları adına borç alsın dewlet borçlarımızı ödesin bizde kazancımıza göre dewlete ödeyelim büyük firmaları aynını yapıyo bizede derneğimiz kurulsun ve bizede versin kredi ama tabi sahtecileri ayırsın

  4. SAYIN BASIN MENSUPLARI, SAYIN HALKIMIZ;

    SAYIN BAŞBAKANIM;

    KAZANCI HER KES DEĞERLENDİRİR, APTALLAR BİLE. KAYBI KAZANCA ÇEVİRMEK AKIL İSTER, BİLGİ VE BECERİ İSTER.İŞTE APTALLARLA AKILLILAR ARASINDAKİ FARK BUDUR.

    BİZLER ÇEK MAĞDURLARI OLARAK GÖRDÜK VEDE DUYDUKKİ; YENİ YASANIN ÇIKMASI İÇİN BÜTÜN TARAFLARIN MEMNUN OLMASINI BEKLİYORMUŞSUNUZ.

    TÜRK CEZA KANUNU 2004 YILINDA SİZLER TARAFINDAN ÇIKARTILDI. 2005 HAZİRAN AYINDADA YÜRÜRLÜĞE GİRDİ. BU DEMEK OLUYOR Kİ O ANDA 5. VE 21. MADDELERDE YÜRÜRLÜĞE GİRDİ. MERAKIMIZ DA BU SAYIN BAŞBAKANIM NİÇİN BU GECİKME. VE BU BEKLEYİŞ

    HALKIMIZIN %95 İ MÜSLÜMANDIR BUYURDUNUZ BİR GÜN
    GLOBAL KRİZ BİZİ TEĞET GEÇECEK DEDİNİZ SONRALARI.

    BİRİNCİ İDDİANIZ DOĞRU OLSAYDI. İKİNCİ İDDİANIZDA DA BIRAKIN TEĞET GEÇMEYİ ŞÖYLE DERDİK. İŞTE METARYALİZMİN SONU. VE ÇOCUKLARIMIZA NASİHAT EDERKEN ÖRNEK VERİRDİK

    MÜSLÜMANLIKTA FAİZCİLİK HARAMDIR. MÜSLÜMANLIKDA PAYLAŞIM ESASTIR. KOMŞUSU AÇKEN TOK YATAN BİZDEN DEĞİLDİR DER PEYGAMBERİMİZ. VE KİTABIMIZ VARDIR. NUR VE BURHAN OLAN. BAKARA SURESİ 280. AYET VAR SÖZDE MÜSLÜMANLARIN GÖZARDI ETTİĞİ. KEFH SURESİNDE BAHÇE SAHİPLERİ ÖRNEĞİ VAR. İMTİHAN AYETLERİ VAR. VE KİTABIN ÖZETİ ASR SURESİ VAR. HESAP GÜNÜNÜ GÖZ ARDI EDENLERE MÜSLÜMAN DENİR Mİ SAYIN BAŞBAKANIM.?

    KDV FİŞİ TOPLAMAYI BIRAKTIRDINIZ. UMDUKKİ KAYIT DIŞI LIK E-DEVLET YAPISI İLE KAYIT ALTINA ALINACAK. ZİRA E- DEVLET ÇALIŞMALARINIZDAKİ BAŞARINIZ TAKDİRE ŞAYANDIR. AMA BANKALARI SARDINIZ BAŞIMIZA VE ONLARIN SORUMSUZLUKLARINI

    “TÜRKİYE CUMHURİYETİ BÜYÜK MİLLET MECLİSİ ÜZERİNDE İRADE YOKTUR” BUYURDUNUZ BİR GÜN. ZATEN BİLİYORDUK BUNU. AMA GÖRDÜK Kİ SONRADAN VARMIŞ MEĞER. BANKALARINIZ. MECLİSİN ÇIKARDIĞI YASALARLA ALAY EDEN BANKALAR. VE MEMNUN OLAN ALİ DİBOLAR.

    BU ÇOCUKLAR BAŞBAKANIM, ONLARA HANGİ DİNİ ÖRNEK GÖSTERECEĞİZ YARINLARI İÇİN. DEVLET BABA DEYİNCE HAPİSLİK Mİ AKILLARINA GELECEK.

    SAYIN BAKANIMIZ ŞİLİDE ÖVÜNÜYOR. YABANCI SERMAYEYİ ÇEKMEK ADINA. TÜRKİYEDE DİYOR BANKACILIK ÇOK KARLI AMA PEK ÇOK. ÇÜNKÜ BİZ YÜZDE 14 KÜÇÜLMEYİ BİLE HAFİFE ALIYORUZ. HALKIMIZI DA HİÇ AMA HİÇ DÜŞÜNMÜYORUZ.

    BU AKŞAM KANDİLDİ BAŞBAKANIM MÜBAREK OLSUN . PAYLAŞMANIN, SEVİŞMENİN, KARDEŞ OLMANIN AYININ MÜJDECİSİ. MÜSLÜMANLAR İÇİN.
    HEPİMİZE MÜBAREK OLSUN

    . Sular yükselince, balıklar karıncaları yer…
    Sular çekilince de karıncalar balıkları yer…
    Kimse bugünkü üstünlüğüne ve gücüne güvenmemelidir…
    Çünkü kimin kimi yiyeceğine.. “Suyun akışı” karar verir…

    VEDE KESER DÖNER SAP DÖNER , DEVİR DÖNER BAŞBAKANIM.

    SAYIN DTP. MİLLETVEKİLİM HASİP KAPLAN, ONURUNUZU VE ONURUMUZU KORUMAK ADINA MECLİS KÜRSÜSÜNDE KREDİ KARTINIZI KESME EYLEMİNİZDEN DOLAYI KUTLARIM SİZİ. KEŞKE DİĞER VEKİLLERİMİZDE KATILSAYDI SİZE. AYNI OLGUNLUKTA OLSALARDI.

    EVET SAYIN VURAL, SAYIN KILIÇDAROĞLU HANİ VERİLEN SÖZLER. MECLİS KAPANDI. TATİLİNİZ NASIL GEÇİYOR. ÇOCUKLARINIZA BAKARKEN HİÇ BİZİM ÇOCUKLARIMIZ GELDİMİ GÖZLERİNİZ ÖNÜNE. CEZAEVİ DUVARLARI DİBİNDE BEKLEYEN BU ÇOCUKLAR. DAYATMA BİR SUÇ, YALNCI ADALET VE MAĞDURLARININ ÇOCUKLARI.

    SİZ BAROLAR BİRLİĞİ BAŞKANIM. SİZİ DEMOKRAT TANIDIM BU GÜNE KADAR. VE BİR GÜN BUYURDUNUZKİ “TOPLUMDA MAHKEMELERİN YÜKÜNÜ AVUKATLAR AZALTABİLİR. UYUŞMAZLIKLARDA UZLAŞTIRICI OLABİLİRLER. BU ONLARIN ASLİ GÖREVİDİR.”. FIRSATCILIK VE UZLAŞTIRICILIK BANA BU İKİSİ TERSMİŞ GİBİ GELİYOR. HELE SESSİZ KALMANIZA BAKILIRSA. SESSİZLİK İKRAR DEMEK MİDİR.

    SİZLER EY SİVİL TOPLUM ÖRGÜTLERİ BAŞKANLARI. DÜŞENE BİR TEKMEDE BİZDEN OLSUN DİYEMİ ALDINIZ BU ZAMANA KADAR AİDATLARIMIZI.

    SAYIN YARGITAY BAŞKANIM; SAYIN YASA KORUYUCUMUZUN BAŞI İŞ YİNE SİZE DÜŞÜYOR. BİTİRİN BU IZDIRABI. ZİRA BU DAYATMANIN SUÇ OLMADIĞINI SİZ İLAN ETTİNİZ HÜKÜMETE VERDİĞİNİZ 9 SAYFALIK ÖNERİNİZDE. SİZ DEDİNİZ YANLIŞ YANLIŞLA DÜZELTİLMEZ DİYE. BİZLERİ ÖLÜDEN MEDET UMMAK DAN KURTARIN ARTIK.

    ZİRA 9 HAZİRAN TARİHİNDE SAYIN MUHARREM SARIKAYA ŞÖYLE YAZMIŞ GAZETESİNDE; “SAYIN ADALET ALT KOMÜSYON BAŞKANI HAKKI KÖYLÜYE “LEHE KARAR VEREN MAHKEMELERİN DURUMUNU SORDUM. BİZ YARGITAY BAŞKANIMIZDAN BU KARARLARI DURDURMASINI İSTEDİK VE DURDURDULAR CEVABI VERDİ” DEMİŞ

    BU DOĞRUYSA SAYIN YARGITAY BAŞKANIM. DURUM GAYET CİDDİ DEMEKTİR. BAĞIMSIZ YARGIDAN, YARGIDA EŞİTLİKTEN BAHSETMEK ÖZETLE YARGIYA YARGIÇLARA GÜVENMEK MÜMKÜNMÜDÜR

    BÖYLE OLMADIĞINI GÖSTERİN BİZE NE OLUR. YADA İÇ HUKUK YOLLARINI TIKAYIN BİZE. ZİRA BİZLER AVRUPA BİRLİĞİ İNSAN HAKLARI MAHKEMELERİ ÖNÜNDE HAK ARAMAK İSTİYORUZ.

    TÜM TOPLUMUMUZUN BİLGİLERİNE SAYGILARIMLA ARZ EDERİM.
    BURHAN İŞCAN
    ÇEK MAĞDURLARI BİRLEŞİM FAHRİ BAŞKANI

  5. HİÇ OLMAZSA “KÖPRÜDEN GEÇİNCEYE KADAR AYIYA DAYI DEMEK NEZAKETİNDE BULUNUNUZ”
    KAŞ YAPAYIM DERKEN GÖZ ÇIKARANLARA İTHAFIMDIR

    “AMMA DOSTUN ATTIĞI GÜL YARALAR BİZİ”

    DOSTLARIM;
    Bu gün mübarek bir kandil gecesinin günündeyiz. Kandiliniz mübarek olsun. Biliyorum ki bu gün sevdiklerimiz için dualar edeceğiz. Allah hepinizin dualarını; Şefi ismi hürmetine, şefaatci kullarının duası ile birlikte kabul etsin. Allah hepinizi nurlara boğsun. Sabrınızı, aynınızı, ilminizi artısın. Allah’ın; rahmeti, bereketi, af ve merhameti hepiniz üzerinde daim olsun. İlm ile idrak edenlere ne mutlu tebrikler olsun.
    Yarın bizi büyük günün provası bekliyor dostlarım. Öyle bir prova ki, beklide o büyük gün o gün olabilir.
    Yaklaşık 100 gündür bloglarda yazılar yazıyorum. Özgür bloglar; bilgi paylaşımının, “icma etmenin”, istişarede bulunup hem fikir olmanın, pişmenin imkan sağlandığı yarlerdir. Yani özgür bloglar bütünleşmenin kaynaşmanın bir nevi “cem evleri” dir. Sizlerle birleşmem, savunduğum davalarıma yandaş bulmam da bu ortamda olmuştur.
    İlk yazılarım PRESSTÜRK te çıktı. Daha sonra “cek-magdurlari blog spot” ve “wordpress karşılıksız çek ve sorunları”, “Av. Rahmi Ofluoğlu” bloglarında da yazmaya başladım. Ve aynı yazımı aynı anda hepsine de mailledim. Zaman zaman kopyalama gibi yanlış anlaşılmalara da sebep oldum. Fakat bunda maksadım katılımı çoğaltmaktan başka bir şey değildir. Bu yüzden meydana gelen olumsuzluklardan dolayı herkesten özür dilerim.
    Büyük sorunların oluşturduğu davalar, sorunun taraflarının birbirlerini dinlemeleri, birbirlerini anlamaları ve ortak karara varıp neticeye gitmeleri ile çözüme ulaşır.
    Bizim davamızdada bu husus ön plana çıkmıştır. Nitekim görüştüğümüz her kes bize lobi oluşturmamızı, birlik oluşturmamızı ve taraflarla istişarede bulunabilmek için hazır hale gelmemizi önermişti.
    Duruma vakıf Av. Rahmi Ofluoğlu dostumuzla birlikte bu yönde çalışma içine daldık. Durumun gelişmeleri bizi böyle bir dalışa mecbur etti.
    9 haziran 2009 tarihli Muharrem SARIKAYA yazısı beni bu meyanda çalışmaya itti. 10 haziranda cevap yazısı yazdım. Bloglarda yayınladım. Ama ne ilgi çekti, nede en ufak bir dikkat. Sadece dostum Rahmi Bey “hükümetin çıkmazı” yazısıyla iştirak etti bana.
    17 haziranda mecliste görüşümün doğruluğunu gördüm. 23 ve 29 haziranlarda “hakiki dostumuz” hep yanımızda oldu ve bana hep danışmanlık yaptı, yol gösterdi. Birlikte istişarelerle yön verdik olaylara. Yani Burhan İşcan’ın hep bir Rahmi Ofluoğlu gibi dostları vardı ve onlarla istişareleri onu liderlik durumuna getirdi. Yani Burhan İşcan kendi başına hareket etmedi ve etmeyecek. Sayın Mustafa ÖZBEY ve Presstürk ailesi, Sayın blog adminleri dostlarım Özgür, Cüneyt, Necdet Beyler ve her zaman yanımda olan kader arkadaşlarım olmasaydı ben olabilirmiydim. Asla.
    Bana bu görevi bu dostlarım verdi, onlarla istişarelerim yönlendirdi beni.
    Zamana karşı yarışıyor olmak işin en zor kısmı dostlarım. Az zamanda çok kişiyi bilinçlendirmek. Asıl meselemiz bu. Bu sorunu aşmak için birilerinin bizi muhatap olarak karşısına alması lazım. O zaman tüm toplumu bilinçlendiririz. O zaman da birileri hazır olan yasayı ortaya çıkarıp, yasallaştırmak zorunda kalır. Bunun içinde bizim büyük bir birlik ve kuvvet olduğumuzu başta kendimizin kabul edip göstermemiz gerekiyor.
    Zamana karşı yarışmak bu imkanı da alıyor elimizden.
    Dışarıya karşı hep bir birlik mesajı verelim, ferdi hareket etmeyelim diye ikaz ediyorum netice. Ezberde kalacağız ısrarı.
    Genç dostlarım, benim oğlumda sizlerle yaşıt. Sizi anlıyorum. Korkularınızı kaygılarınızı anlıyorum. Ama sizde beni anlayın. Beni başkan olarak eksik görüp, yargılayıp itaatsizlik etmekle hem kendiniz hem hepimiz kaybediyoruz. Bizim kaybedecek zamanımız hiç yok.
    Beni sevmiyor olabilirsiniz. Fakat hiç olmazsa köprüyü geçinceye kadar ayıya dayı demek nezaketinde bulunun.
    “bankaların üstüne fazla gitmeyelim.”, “yargıtaya fazla çatmayalım”, “kast konusunu fazla dile getirmeyelim yoksa yeniden yargılanırız” “şu şöyle olsun bu böyle olsun falan filan”
    Ben yaşıma rağmen bazı şeyleri GENÇ DOSTLARIMLA İSTİŞARE BULUNUYORUM. Hiçbir hareketimi de keyfe keder tek başıma yapmıyorum. Verdiğim mesajlarda da görülecektir ki; en ileri demokrasiler ÇOĞULCU KATILIMCI demokrasilerdir. ÜTOPYAM; ÇOĞULCU KATILIMCI DEMOKRASİNİN EN İYİ UYGULANDIĞI YARI DOĞRUDAN HÜKÜMET ŞEKİLLERİNİN E-DEVLET YAPISINA UYGUN ŞEKLİYLE YÖNETİLDİĞİ ÜLKEDİR.
    KAŞ YAPARKEN GÖZ ÇIKARMAK bu dostlarımın yaptıkları. Ben basına, açıklama veriyorum, yanı sıra birileri de veriyor. Benimkilerle birlikte kağıt çokluğu çöpe gidiyor. Mesajda güme. İstanbul Ticaret Odasını ziyarete gidiyoruz. Belli ki Hakkı Köylü Yasasına hazırlanmışlar. Ezberleri o taslak. Bozuyorum. Başkan yardımcısı yardıma hukuk müşaviri çağırıyor. Ezberi belli. Biz bu dersi çalışmadıydık itirafı ve benim elimden yeniden ders istemeler. Biz çalışalım sizle görüşelim. O arada genç arkadaşım uzatıyor hemen eski ezberleri. 2 gün sonra telefon geliyor bana sizin yazılarınız hangisiydi diye.
    Bloglara bakıyorum; takılı plak imajı. Hala kaygılar ve telaşla gidip gelmeler.
    Telefon numaramı neden açık açık yazdım dostlarım. Sadece kendi çok bilmişliği ile hareket eden bir şahıs iletişim bilgilerini laf olsun diye mi bildirir. Ağrıdan da Tekirdağ!dan da aranıyorsam sebep nedir. DERNEK KURUN ve BAŞKAN SEÇİN istemi ne anlama geliyor. İHANET DOSTLARIM, İSTİŞAREDE BULUNMADAN HAREKET ETMEK.
    KAŞ YAPIYORUM DERKEN GÖZ ÇIKARMAK

    YARIN DOSTLARIM;
    HER ZAMANKİ GİBİ OLACAĞIZ. ELLERİMİZDE ÇİÇEKLERLE. SESSİZ VE SAKİN. ORGANİZE. TEK VÜCUT TEK YUMRUK.BU YUMRUKLAR SABRIMIZIN SEMBOLÜDÜR KAVGANIN DEĞİL. KALBİMİZİN DIŞ ŞEKLİ. ZİRA
    BİZ GELMEDİK KAVGA İÇİN
    DAVAMIZ VARDIR HAK İÇİN
    DOSTUN EVİ GÖNÜLLERDİR
    GÖNÜLLER YAPMAYA GELDİK
    SEVELİM SEVİLELİM, DÜNYA KİMSEYE KALMAZ

    Haklıyken haksız olmaktan sakınmanız istemiyle. Saygılarımla
    Burhan İşcan

  6. T.C. CUMHURBAŞKANLIK MAKAMINA
    ANKARA
    KONU: ÇEK MAGDURLARI OLARAK TALEPLERİMİZ
    Sayın Cumhurbaşkanım;
    Makamınıza layık devlet adamlığınız, devlet babayı temsildeki liyakat ve başarınız, toplumumuza karşı vermiş olduğunuz mesajlar; bana bu mektubu yazma ve sizden yardım isteme cesaret ve arzusunu vermiştir. Bu nedenden dolayı affınıza sığınarak sizden yardım diliyorum.
    Ben kendimizi ÇEK MAGDURLARI olarak addeddiğimiz toplumumun sözcülüğünü ve fahri başkanlığını yapıyorum. Amacımız; hakkımızda toplumu bilgilendirmek, kasti olarak yapmadığımız, en kötü şekilde kabahat olarak nitelendirilecek cürümden dolayı dayatma bir şekilde suçlandığımızı ve hapislikle cezalandırıldığımızı anlatmaktır. Bu mağduriyetimiz 200 gündür sürmektedir. Bu süre içinde mağduriyetimizin giderilmesi için çalmadığımız kapı kalmamıştır. Son çare olarak makamınıza ve şahsınıza müracaat zorunlu hale gelmiştir.
    Bilindiği gibi; 3167 sayılı çek yasasının cezai yaptırımları, uyum yasalarına uyumsuzluğu nedeni ile 31.12. 2008 tarihinden itibaren uygulanamaz hale gelmiştir. 1.1.2009 tarihinden başlayarak günümüze kadar 200 günlük bir bekleme süreci gelişmiştir. Bu süreçte; cezasız kalmış bir suçtan dolayı boşu boşuna hapiste yatanlar, sayıları 150 bini bulan bu mağdurların yakınları, ve onlara yakında katılması muhtemel yeni 150 binler ve yakınları , bu sürecin yani mağduriyetin bitme anını merakla beklemektedir. .
    Hükümetimiz yeni bir yasa tasarısı hazırlamış, meclise sunmuş ancak yasalaştırılmamıştır. Yaptığımız görüşmelerden bu yasada bütün tarafların memnun edileceği ilkesinin gözetildiği öğrenilmiştir. Öte yandan; değişik mahkemelerce değişik kararlar verilmiş, adalette eşitsizlikler yaşanmış, adalete, hukuğa ve hukukcuya güven zedelenmiştir.
    Örneğin, Sakarya ağır ceza mahkemesinin 2009/247 sayılı 16 mart 2009 tarihli kararında; “bu durum karşısında subjektif değerlendirme niteliğinde olan “çekin ekonomik düzenin önemli bir ödeme aracı teşkil etmesi” bu nedenle 3167 Sayılı Yasanın 16/1 maddesindeki düzenlemenin değiştirilmediği yani ayrık tutulduğu (temel düzenlemeden istisna edildiği) yönündeki değerlendirmenin mevcut yasal durum karşısında yerinde olmadığı kanaatine varılmıştır. Yasa koyucunun atlama yaptığı, bir

    konuyu unuttuğu kabul edilemeyeceğine ve yukarıda da değinildiği gibi bu konuda değişiklik yapmak için Başbakanlığa kanun tasarısı taslağıda sevk edildiğine göre yürütmenin, (hükümetin) ve yasa koyucunun (TBMM’nin) muradının 3167 Sayılı Yasanın 16/1 maddesi ile düzenlenen ceza kuralının ortadan kalkması ve yeni yasal düzenleme yapılana kadar bu ceza hükmünün uygulanamaz olmasını sağlamak olduğu kabul edilmelidir. Çünkü ceza kuralları uygulanmak amacı ile konulur. Uygulanamayan bir ceza kuralı kaldırılmış demektir.ifadesi mevcuttur. Bu hükme göre lehe karar vermiştir Bu ifade bence bir mesajdır. Hükümet ve yüce meclisimiz tarafından dikkate alınmalıydı.
    Bu oluşum karşısında gözler Yargıtay’a, ceza kurulundan gelecek lehe karara çevrildi. Ümitle beklemeler oldu. Tam bu sırada; Yargıtay Başkanlığı, ticari yaşamı önemli ölçüde etkileyecek düzenlemeler içeren Çek Kanunu Tasarısına ilişkin görüşünü, TBMM Adalet Komisyonuna iletti •• Yargıtay Başkanı Hasan Gerçekertin imzasını taşıyan 9 sayfalık yazıda, tasarının genel olarak “olumlu” bulunduğu belirtildi. Yargıtayın “öncelikli ve birinci” önerisi, karşılıksız çek suçlarına ilişkin oldu. Karşılıksız çek suçlarının gerçek ve tüzel kişilerin ticari ilişkilerinden kaynaklanan ve edimin yerine getirilmesine yönelik yaptırımları içerdiği belirtilen yazıda, “Bir ticari ilişkiden kaynaklı borcun yerine getirilmemesi ve suç olarak tanımlanması mümkün görülmemektedir. Suç genel teorisindeki sorumluluk esaslarına aykırı bir şekilde suç tipi tarif edilmektedir. Karşılıksız çıkan çek nedeniyle milyonlarca şikayet ve soruşturma sonucu kamu davası açılmaktadır. Bu durum Cumhuriyet savcılarının ve mahkemelerin ağır iş yükü altında kalmasına sebebiyet vermektedir. Bu nedenle çekin karşılıksız çıkması ile ilgili sorumluluk, suç olmaktan çıkartılarak idari para cezasını ve/veya idari tedbiri gerektiren bir kabahat olarak düzenlenmelidir” denildi.
    Ancak zaman aleyhimize işliyordu. Ortada çözüm yoktu. Takdir edersiniz ki geç gelen adalette adalet değildir.
    Başta Prof.’ Dr. Adem Sözüer olmak üzere hukuk otoriteleri ve Adalet Komisyonu Başkanı İyimaya açık ve net biçimde 3167 sayılı yasanın ceza içeren hükümlerinin 5237 sayılı yasa ile çeliştiğini ve yasanın bu hükümlerinin 01..01.2009 tarihinden itibaren geçersiz olduğunu söylerken, TBMM ne sunulan Çek Kanunu Yasa Tasarısının Gerekçesinde bu görüş açıkça teyit edilirken nasıl oluyor da başta Yargıtay olmak üzere asliye ceza mahkemeleri karşılıksız çeke cezaya devam edebiliyor?
    Meclise hükümetin sunduğu Çek Kanunu Tasarısının genel gerekçesinden aynen aktarıyoruz:
    II 3167 sayılı Kanuna Yöneltilen Eleştiriler ve Şikayetler
    10) 3167 sayılı Kanunun yirmi yıl içinde karşılıksız çekin cezalandırılmasına ilişkin 16 ncı maddesinin üç defa kanunla değiştirilmesi ve üç kez de Anayasa Mahkemesinin

    incelemesine konu olması sisteme yönelik eleştirileri artırmış, şüpheleri güçlendirmiştir. 4814 sayılı Kanunla yapılan köklü değişikliklere rağmen ilgili kurumlardan, Cumhuriyet savcılarından, mahkemelerden ve Yargıtaydan gelen şikayetler Adalet Bakanlığında yeni kanun hazırlanması düşüncesinin ağırlık kazanmasına sebep olmuştur. 26/9/2004 TARiHLi VE 5237 SA Yll.I TÜRK CEZA KANUNU YÜRÜRLÜGE GiRiNCE, 3167 SAYILI KANUNUN 5237 SAYILI KANUNA TEORiK VE DOGMATiK YÖNDEN, TAMAMEN TERS KONUMA DÜŞMESi DE BU DÜŞÜNCEyi EYLEME DÖNÜŞTÜRMÜŞTÜR
    Hukukçu Prof. Dr. Adem Sözüer, Dünya gazetesine yaptığı açıklamada yürürlükte olan TCK’nın cezaların niteliği ve ceza sorumluluğuna ilişkin kurallarla, 3167 sayılı Çek Kanunu’nda yer alan kuralların birbirine uymadığını söyledi. TCK’ya atıfta bulunarak ceza verilmesini düzenleyen kanunların, TCK’nın ilgili maddelerine uyumlu hale getirilmesi için 31 Aralık 2008 tarihine kadar süre bulunduğunu söyleyen Sözüer, “Çek Kanunu’nda ilgili değişiklik yapılmadı. 31 Aralık 2008’den itibaren TCK’nin genel kuralları Çek Kanunu’nun cezalarına ilişkin kuralları ortadan kaldırmış oluyor” dedi.
    Bu durumda Çek Kanunu’ndaki cezaların uygulanma dayanağı kalmadığını ifade eden Adem Sözüer, uŞu andaki 60 bin 70 bin dava hakkında bu cezalar uygulandığı için bu cezalar kaldırılacak. Ayrıca hapiste olanların da çıkması gerekecek” diye konuştu.
    Bu konuda yeni bir düzenleme yapılsa bile failin lehine olan hükümleri uygulanacağı için belirsizliklerin ortaya çıkacağını vurgulayan Sözüer, ”Yeni kanunun yürürlük tarihi geçmişe yönelik olsa bile aleyhte olan hükümler uygulanamaz. Çek yüzünden artık hiçbir yaptırım uygulanamaz durumda” dedi
    Adalet Komisyonu Başkanı ne diyor? Sözüer’in söyledikleri kendisine aktarılınca Sayın iyimaya Şöyle diyor: “Maalesef, yapacak bir şey yok. .. ”
    Anayasa kuralı olan ‘bir taahhütten dolayı, kişilere hürriyeti bağlayıcı ceza verilemez’ şartı varken, genel kaide olan ‘suçsuz ceza olmaz’ şartı varken, bazı mahkemelerin uygulayıp, bazılarının da karara devam etmesi hukukta kaosa neden olmakta. Bu durum da kanayan yara olan ‘karşılıksız çek’ artık kangrene dönüşmüş ve içinden çıkılmaz bir hal almıştır.
    Binlerce aile dağılmış, binlerce esnaf olmayan bir kanundan ceza evinde, on binler kaçak yaşamaktadır. Esnaf intiharları artmıştır. Sesimizi duymanız için daha kaç esnafın intihar etmesi gerekecektir? Çok acil bir çözüm lazım. Bizler af istemiyoruz, yasal hakkımız olan özgürlüğümüzü, bir şans daha verilerek çalışıp borçlarımızı ödemek ve kul hakkından kurtulmak için kullanmak istiyoruz. Sayın Başbakanımız; halkımızın %95 inin Müslüman olduğunu iddia etmektedir. Bu durum bu iddia ile ters düşmektedir. Zira dinimiz kitabında bakara suresi 280. Ayetinde borçlu için hükümler bulunmaktadır. Ayrıca kehf suresinde de bahçe sahipleri örnek verilmiştir. Bizlerin ve

    halkımızın tümünün imtihandan geçtiği kesindir. Bu hususlar gözetilmiş olunsa idi hakikaten global kriz ülkemizi teğet geçer veya hiç mi hiç uğramazdı. Diğer taraftan da; hükümetimiz bu konuda bankalardan da sorumluluk beklemektedir. Yine başbakanımız; “Türkiye Cumhuriyeti’nde meclis iradesinin üzerinde irade yoktur” iddiasında bulunmuştu. Son zamanlarda görülmüştür ki bankalar bu irade ile alay etmekte çıkan yasalara karşı lakayt bir durum sergilemektedir. Yargıtay ceza kurulundan da lehe bir karar çıkmaması bizde “acaba erkler arasında bir uyumsuzluk mu var” kaygısı uyandırmıştir.
    Görüldüğü gibi, bu nedenlerden dolayı çaresiz kalarak size müracaat ediyoruz.
    Temsil ettiğiniz makamın yüceliğini, devlet baba olgunluğunu gözeterek başta ben
    ‘olmak üzere babalar anneler ve mağdur yakınları olarak gelip elinizi öpmek, mağduriyetimizin halli için yardım talep etmek istiyoruz. Bunu 4 ağustos 2009 tarihinde yapacağız .. Siz devlet babam n en büyük temsilcisi devletimizin başısınız. Lütfen bizleri kabul buyurunuz.
    Durumu, mağduriyetlerimizi arz ederim. Saygılar sunarım.
    BURHAN İŞCAN
    ÇEK MAGDURLARI BİRLEŞİM BAŞKANI
    ADRES:KIRMIZI TOPRAK MAHALLE Sİ
    OSMAN ÇA VUŞ SOKAK NO:19/6 ESKİŞEHİR

  7. ARKADAŞLAR LÜTFEN OKUYALIM

    -Eylem Ümraniye E-tipi cezaevi’ nin önünde yapılacaktır. Bitişik iki cezaevi vardır. Biz E tipinin önünde buluşuyoruz.
    -Şu anda belirlenebilen buluşma mekanı otobüs durağıdır.
    -Herkes yanında beyaz örtü getirecek ve kullanacaktır. Başörtüsü, şal, atkı, gömlek ….
    -Birliğimizin ve niyetimizin simgesidir. Toplantı süresince güneşden korunmanızı sağlar.
    -Eylem süresince tek ve ortak bildiri okunacaktır.
    -Belirlenen sözcüler dışında bildiri okumayınız.
    -İçeri girerek, cezaevi yönetimi ile görüşecek bir heyet seçeceğiz. Açlık grevindeki durumu öğrenmek için açık görüş talep ediyoruz. Heyetin başkanlığını Burhan İŞCAN yapacaktır.
    -İlk sözcü Hatice ÖZDEMİR ‘dir. Yardımcı olacak iki sözcü daha istiyoruz.

    Eylem emek ister. Herkes üzerine düşeni yapmalıdır.

  8. arkadaşlar,

    sonra gereksiz bahane af-of yapmayalım.

    Ziyaret-toplanma önümüzde bir kaç durak kaldı.
    -ümraniye toplantısı
    -İHD basın duyurusu
    -Güvenpark toplantısı

    ilk durak Ümraniye ‘dir. Gelen gelsin. Gelemeyen birisini göndersin. 1 kişi gelen, iki kişi gelsin.

    Taksi ile gelen, 5 TL daha versin. şoförde 10 dk kalsın.

    şakası yok arkadaşlar.

    bu bir hukuk mücadelesidir. Derin hukuki dayanaklarımız vardır. Koca koca profesörler, hukukcular bizi destekliyor.

    ama ne gelirki elden, ne söylediğiniz değil
    kaç kişi orada toplandığınız önemlidir.

    pzt gelenler BEYAZ ÖRTÜ kullansın. Birlik sembolüdür. Pekçok pratik faydası olacak.

    gelemeyen, birisini gönderemeyenler ,ellerinden ne geliyorsa yapsınlar.

    sevgiler.

  9. Sular yükselince, balıklar karıncaları yer…
    Sular çekilince de karıncalar balıkları yer…
    Kimse bugünkü üstünlüğüne ve gücüne güvenmemelidir…
    Çünkü kimin kimi yiyeceğine.. “Suyun akışı” karar verir…

    SAYIN DOSTUMUZ AV. BURAK ERİM;

    Sayın dostum; çek sorununda tarafları tanımak yani tanış olmak sorunu çözecektir.
    Hükümet cari açığı kapatmak adına bankalara gebe kalmıştır. Bu hususu daha önceki yazılarımda belirtmiştim. Yine hükümet; kayıt dışı ekonomiyi güya kayıt altına almak bahanesiyle, bankaların interaktif sisteminden yararlanmak istemiş ve bankaları başımıza sarmıştır. Güya KDV fişi toplanılmayacaktı. Bankacılık sistemi sorunu çözecekti. Bol bol kredi kartı pompalandı etrafa maksat ne . Masum bir beklenti.
    YOLSUZLUK EKONOMİSİ POLİTİKALARI. Sayın Sadettin Tantan’ın da belirttiği gibi, bu politikaların maskesi bunlar. Maksat Ali DİBO ları mutlu etmek.
    SORUMSUZLUKLARI BAŞKALARININ SORUMSUZLUĞU OLARAK NİTELEMEK.
    Bir bakan düşünün, güya yabancı sermayeyi teşvik edecek. Şili’de Türkiye deki bankacılık sektörünün ne kadar kar ettiğini anlatıyor. Neyin karşılığında kar edilmiş? Ülkesindeki %14 oranındaki çöküntünün.
    TÜRKİYE İNSANINI VE EKONOMİSİNİ BAŞKALARINA PEŞKEŞ ÇEKMEK.
    KIRAL ÇIPLAK DİYEN BUNU GİDER KRALA SÖYLER
    Saygıdeğer dostum; bütün yazılarımı istisnasız hepsini BİMER ve AKİM’e gönderdim. Bu yüzden geçenlerde Eskişehir’de Bakanlık Savcılığında ifade de verdim. Kimseden ama kimseden korkum yok. Türkiye’de bilgi edinme yasası olduğunu, faks ve mektup yolu ile gönderdiğim dilekce ve yazılarıma cevap alamadığımı, bu hakkımı burada kullandığımı anlattım. Aldığım cevaplarımın hepsini de özgür bloglarda okuyucularımla paylaştım.
    “POLİTİK ETMENLER:Bankalar, Avukatlar,Yargıtay , ,bu işte , bunlar, bu işin başını çekerse sen ne olur bunu biliyor musun ? “
    Biliyorum ve biLdiklerimi de paylaşıyorum. 29 HAZİRAN tarihinde BAŞBAKAKANLIK, ADALET BAKANLIĞI ve YARGITAY arasında mekik dokudum. Yargıtay Başkanımız sorunun siyasi olduğu gerekçesi ile reddetti randevu talebimi. Ve yerden göğe haklı bence.
    Hükümetin parti kapatma davasından itibaren yargıya karşı takındığı tavır malum. Bu durumu hükümete sorduğumda da, adalet bakanlığından gelen cevabı da okurlarımla paylaştım. “hükümetimiz erkler arası çatışmadan ziyade uyuşmadan yanadır, çabamız bu doğrultudadır”
    TARAFLARDAN DİĞERİDE SAYIN DOSTUM BELİRTTİĞİNİZ GİBİ MESLEKDAŞLARINIZ.
    Mesleğinize olan saygımı, ve size olan saygımı yine Av. Petroçelli benzetmesi ile ifade etmiştim. Her toplumun içinde iyiler olduğu gibi, maalesef kötüler de bulunmaktadır.
    Sayın Barolar Birliği Başkanımız her seferinde; avukatlığın taraflar arasında uzlaştırıcı nitelik taşıdığını savunmuş ve mahkemelerdeki iş yoğunluğunun çözümü için bu nitelikten yararlanma gereğini savunmuştur. Bizim sorunumuzda da tam aksine, avukatlar çözümü çözümsüzlüğe götürmüşlerdir. Fırsatcılık yaparak, borcu faizlendirmeyi abartarak uzlaştırıcı olunmaz. İSTİSNALAR KAİDEYİ BOZMAZ. Evet doğrudur. Doğru sentez ve analiz yapabiliyorsanız. İstisnalık ne tarafta bunu tesbit edebiliyorsanız. İstisna bence siz ve sizin gibi dostlarımız. Maalesef bu böyle.
    “Allahın verdiği çeneyi eli kolu boşa yorma! Ne demek lobi , zafer faaliyet be kardeşim ?sokak da onbinler bu konuyu biliyor ; gazeteler biliyor bunu, bunu yazdı web siteleri ; televizyonlar yayınladı bunu , bu nu köşe yazarları yazdı.. Bunu Avukatlar biliyor bunu, Radyolar bangır bangır bağırdı. Gazeteler manşetler attı ,Anayasa Mahkemesi biliyor bunu, bunu sicil memurları biliyor; senin ,benim bilmediğim insanlar biliyor bu konuyu , Hangi lobi? Sen son zaman da kaç bin insanın daha tutuklandığını biliyormusun? sitede adam kalmadı”
    Eminmisiniz dostum. BEN HİÇBİR BARODAN, VEYA BAROLAR BİRLİĞİ BAŞKANINDAN AÇIKLAMA DUYMADIM. Uzlaştırıcı bir çaba hiç görmedim. Varsa tüm kamu önünde özür dileyeceğim. Bizler odalara dünya kadar aidat ödedik. Düşünce bir tekmede onlar atsınlar diye değil. Bendevi Palandöken’den başka kim sorunu dile getirdi. Vede gördük ki sayın dostumuz bile konuya tam vakıf değil. Radyolar televizyonlar bangır bangır ne zaman bağırmaya başladı sayın dostum. Meclis gurup başkan vekillerini ziyaretim esnasında; kendimi dernek başkanı olarak tanıtıp, Sayın Oktay Vural’ı basın toplantısına ikna ettikten sonra. İşte bu demek lobi. Kendini tanıtıp taraf edinmek. Karşına birilerini muhatap almaktır. Bu; ilerde göreceksiniz, başbakan da olacaktır, cumhurbaşkanı da.
    “Sen son zaman da kaç bin insanın daha tutuklandığını biliyor musun.?” Niçin çabalıyorum dostum. Daha fazlaları da içeri girsin diye mi. Unutmayın ki; benim can parem, oğlumda çek mağduru. Bu durumda tabirinizle hata yaparsam ne anlama gelir.
    “Sonra YARGITAY DİYORSUN yasaları Yargıtay mı yapıyor bu ülkede kaldı ki Yargıtay bir adım daha ileri gitti ve idari para cezasını önerdi meclis kapanmadan kaç hafta önce Yinede Yargıtay son anda da olsa doğru olanı yapmıştır onu taktir etmek gerekir
    Bilesesin ki büyük bir hata içersindesin…!” YASA KOYUCU İLE YASA KORUYUCU ARASINDAKİ FARK. Buna da vakıfım dostum. Bu anlamda Yargıtay üstüne düşeni yaptı mı sizce?
    “Bir Türlü çatılması gereken yere çatamıyorsun sebep?”
    Her zaman, ve her fırsatta çatıyorum dostum. Hükümete de çatıyorum, meclise de.
    “Sebebi basit ilk yazında daha önce belitmişsin sana demişler ki: şu ,şu, şu husus, Hani Meclise girerken karşılaştığın zat yönlendirdi diyorsun”
    Şu hususu altı çizerek belirteyim ki. Hiçbir partinin fanatiği değilim. Ben ülkemi tam demokrasi şekillerinin uygulandığı YARI DOĞRUDAN HÜKÜMET ŞEKİLLERİ uygulamaların da görmek istiyorum. E- DEVLET yapısında ŞEFFAFLIK içinde görmek istiyorum. Sözü geçen kişinin, devlet adamlığı sorumluluğuna, milletvekili olma sorumluluğuna ve üstün hukuk bilgisini halkına yansıtma sorumluluğuna, HALKINA OLAN SORUMLULUK DUYGUSUNA hayran oldum. Ve bu kişi; Yargıtay Başkanımızın önerdiği gibi yasa taslağının biçimlenme önerisini bu öneriden çok önce vermişti. Bunu da gözlerimle gördüm.
    Öyleyse sorun nedir diyeceksiniz?
    TÜM TARAFLARIN KABUL ETMESİ.
    Sorulması gereken soru bu saygıdeğer dostum. Kimler böyle bir yasanın çıkmasını istemiyor?
    Durumun sürmesi kimlerin yararınaysa onlar.
    Sayın meslektaşınız, bir diğer dostumuz Av. Rahmi Ofluoğlu bir başka bakışla cevap verdi .
    HÜKÜMETİN ÇIKMAZI adlı yazısında.
    İşte sorunun cevabı burada yatıyor. Hükümet neden çıkmazda?
    Her ay karşılıksız çek miktarında %50 oranında artış devam ederken, hapishaneler genel müdürü feryat ederken, icralarda dosya koymaya yer kalmazken, icra depolarında yer kalmazken, binlerce insan tutuklanırken, binlercesi kaçak yaşarken, aileler bölünürken, işyerleri birer birer kapanırken, işyeri sahipleri gizli işsizler ordusu olarak kayda geçmezken, kısacası kanayan yara ölümcül hale gelirken ne zamana kadar sürer bu çıkmaz dersiniz?
    “ Aylardır “ devlet nerede ?” diye soruyoruz . İşte devlet buradadır.. kalkıpta ona sitemini etmeye çekinirsen insan hakları diye bağıran;
    Devlet bu mu ? Bu mu devlet?
    Çek zedeyi içerden bırakmayan devlet, mafyanın,Tefecinin üstesinden gelemeyen devlet!”
    Saygıdeğer dostum; benim mücadelem sadece çek mağdurları ile ilgili değildir. Benim mücadelem YOLSUZLUK EKONOMİSİ POLİTİKALARI iledir. Bu doğrultuda çıkan yasalarladır. Bu yasarlı çıkaran, veya uygun yasa çıkarmayarak yasal boşluk yaratıp devlet kasasını soyduranlarladır. Tabiki devlet demek bunlar demek değildir. Bunlar devlet düşmanlarıdır. Devlet demek sizsiniz, benim, halk demek, kamu demek, kamusal alanlar, temsilciler demektir. Sadece bir guruba devlet demek doğru olmaz. Beceriksiz temsilciler demek gerekir.

    Çek zedeyi içerden bırakmayan devlet, mafyanın,Tefecinin üstesinden gelemeyen devlet!
    “BURHAN İŞCAN SAVAŞ MEYDANLARINA İNDİ ARTIK. DOSTLARIYLA SARMAŞ DOLAŞ. SEVGİ SELLERİYLE.
    LOBİ LOBİ LOBİ—-PARA PARA PARA— YÜREK YÜREK YÜREK..,
    BUNA NE HACET , NE MUTLU SANA VE ÇALIŞMALARINA ;ANCAK
    Tıpta bir teorem vardır :Büyük sancıları ağrı kesici ilaçların aldatıcı ve geçici etkileriyle gidermeye çalışmak , sancıları kesip atmaz,belki daha büyük sancılara yol açacaktır…
    KISACASI: KIRALIN ÇIPLAK OLDUĞUNU KIRALA SÖYLEMELİSİN ,BEN KIRAL DEĞİLİM…!
    SEN KIRALIN KİM OLDUĞUNUDA ÇOK İYİ BİLİYORSUN!
    Ben emekli askerim dostum. Bizde bir kural vardır. Sorunu sunarken çözüm önerini de sunacaksın. Büyük sancıların çözümünü de her fırsatta anlatıyor ve taraf toplamaya çalışıyorum. İlkel siyaset anlayışı, ilkel demokrasi anlayışı, ilkel laiklik anlayışı ve şekilcilik arkasındaki sahtekarlık. Sancı bu dostum. ÇÖZÜM EZBERLERİ BOZMAKTADIR. EZBERLERİ BOZMADAN YOL ALINMAZ.
    SAYGILAR SİZ DOSTLARIMIZA, SAYGILAR DEMOKRASİ SAVAŞCILARINA, SAYGILAR ONURUNU KORUMAK İÇİN MÜCADELE EDECEK HERKESE.
    BURHAN İŞCAN

    • burhan abi,

      Ümraniye’de bu uzunlukta bir konuşma yapmayalım lütfen.

      İki muhabir arkadaşla konuştum. kısa, net konuşma istiyorlar.

      aksiyon istiyorlar.

      Senin cezaevi müdürlüğüne girişini çekeceklerine inanıyorum. Lütfen dilekçeyi hazırlarmısın ?

      sevgiler

  10. ÇEKTEN HAPİS YATANLAR NE ZAMAN TAHLİYE OLACAKLAR ACABA ZAMAN VEREBİLCEK VARMI SAYGILARIMLA SAYIN BÜYÜKLERİM….

    • şu anda kesin tek zaman var.

      “cezaları bittiği zaman tahliye olacaklar” bu kesindir.

      bunun dışında, bu yanlış yasayı düzeltmek için elimizden geleni yapıyoruz.

      kimseyede bir söz vererek, gereksiz umutlandırmak istemem.

      blogdaki yazılarımızı okursanız, konuya hakim olacaksınız.

      pzt açık görüş yapacağız. sizide bekleri.z

  11. sayın admin benim eşim hapiste dışarda başka dosyadan onun haberi olmadan onun hapisligi çıkarmı yoksa yargıtaya itiraz hakkı nasıl olacak ona ulaşmadan hapislik kesinleşirmi

    • öncelikle geçmiş olsun. Allah tez zamanda kurtarsın.

      eşinizin haberi olmadan karar alınır. temyiz hakkıda yanar.

      çek yasasına itirazımız ve AIHM için temel dayanağımız budur.

      çek yasasında kolay ceza verilmektedir. savunma hakkı tanınmamaktadır.

      bu ve benzeri nedenlerle AIHM dışında hak arama mercii kalmamıştır diyoruz.

      • hapiste oldugunu bildkleri halde tebligat ulaşmazmı yani

        • öyle bir zorunluluk yok.

          dava açılırken, bildirilen adrese tebligat yapılır.

          elbetteki doğru olduğunu savunmuyorum.

          bu şekildeki bir tebligata itiraz hakkınız vardır. Ama haberiniz olmadan çıkan bir karar için zaten bu süreler geçmiş oluyor.

          “güzel ülkemden, adil yargılanma manzaraları”

          • böyle birşeyi sanmıyorum ama afrika ulkeleri bile yapmaz

          • bu duruma dur demekde olanaksız. Ben bilmiyorum en azından.

            Dava açılıyor. Tebligat adresiniz, bankaya 5 yıl önce verdiğiniz adres olabiliyor.
            işyerinizin eski ofisi olabiliyor.

            bu tür şeyler AIHS ‘de kesin olarak yasaklanmıştır. AIHM ‘e başvurunuz deme nedenimiz budur. AIHM ‘in kesin emsal kararları var.

            siz AIHM için kayıt oldunuz mu ?

          • olmadım bilmiyorumda nasıl olacagını eşim sanırım büyük ihtimalle ayın 27 sinde 4.5 gün izinli çıkacak ne yapması lazım oda içerden şunu söyluyor af yasası 31.12.2009 dan önce çıkmaz hapiste arkdaşları varmış onarındsa mecliste tanıdıklareı var diyor öyle söyluyorlar çok karamsar kendisi hiç iyi şeyler söylemiyor burdan burhan beye çalışmalarından dolayı teşekkürler

          • bu sayfada yetki belgesi var. Bunu imzalayarak vekalet vermiş olacak.

            https://karsiliksizcek.wordpress.com/aihm/aihm-yetki-belgesi-ve-iletisim/

            gerisini biz yapıyoruz.

          • o öle diyomuş bu böle diyomuşlarla bir yere varamadık h.a hanım
            şimdi önemli olan biz ne diyoruz.
            ümraniye ye gelip sizinde söyliyecekleriniz yokmu
            yada eşinizin arkadaşlarının tanıdıklarından gelebilecek yokmu
            burdan burhan beye teşekkür etme zamanı doldu şimdi eyleme geçme zamanı

          • canlarımız olmayan bir yasa ile cezaevinde kalıyorlar.

            —————————
            bir umudumuz sizdeydi sayın Kılıçdaroğlu.
            oysa son dönemde medyadaki demokrasi tartışmaları içinde hep sizi görmüştük,
            size bu tavrınızdan dolayı “gandi kemal” bile dedik
            umutlarımızı karartmayınız
            çek mağdurları ilginizi bekliyor

            insan haklarıyla insandır.

            insan hakları hemen şimdi

            Sayın Kemal KILIÇDAROĞLU ; küresel ve yerel çıkar odaklarının baskısı ile ezilen çek mağdurları yardım istiyor. Çek Mağdurları sizi bekliyor.

            Çek Mağdurları, Burhan İŞCAN ve Av. Rahmi OFLUOĞLU sizi ziyaret ettiklerinde konu ile ilgilenme sözü vermiştiniz.

            Sözünüzü tutmanızı bekliyoruz.

            —————————————-
            Sayın Adalet Komisyonu üyeleri,

            Çağdaş bir çek yasası gerekmektedir.

            Durumu bilgilerinize sunarız.

            Ahmet İyimaya Başkan , Adalet ve Kalkınma Partisi, Ankara
            Hakkı Köylü Başkanvekili , Adalet ve Kalkınma Partisi, Kastamonu
            Mehmet Emin Ekmen Sözcü , Adalet ve Kalkınma Partisi, Batman
            İlknur İnceöz Katip , Adalet ve Kalkınma Partisi, Aksaray
            Ahmet Aydın , Üye, Adalet ve Kalkınma Partisi, Adıyaman
            Zekeriya Aslan , Üye, Adalet ve Kalkınma Partisi, Afyonkarahisar
            Yılmaz Tunç , Üye, Adalet ve Kalkınma Partisi, Bartın
            Mehmet Tunçak , Üye, Adalet ve Kalkınma Partisi, Bursa
            Mehmet Salih Erdoğan , Üye, Adalet ve Kalkınma Partisi, Denizli
            Celal Erbay , Üye, Adalet ve Kalkınma Partisi, Düzce
            Veysi Kaynak , Üye, Adalet ve Kalkınma Partisi, Kahramanmaraş
            Ali Öztürk , Üye, Adalet ve Kalkınma Partisi, Konya
            İhsan Koca , Üye, Adalet ve Kalkınma Partisi, Malatya
            Mustafa Hamarat , Üye, Adalet ve Kalkınma Partisi, Ordu
            Yahya Akman , Üye, Adalet ve Kalkınma Partisi, Şanlıurfa
            Halil Ünlütepe , Üye, Cumhuriyet Halk Partisi, Afyonkarahisar
            Turgut Dibek , Üye, Cumhuriyet Halk Partisi, Kırklareli
            Ali Rıza Öztürk , Üye, Cumhuriyet Halk Partisi, Mersin
            Rahmi Güner , Üye, Cumhuriyet Halk Partisi, Ordu
            Ali İhsan Köktürk , Üye, Cumhuriyet Halk Partisi, Zonguldak
            Hamit Geylani , Üye, Demokratik Toplum Partisi, Hakkari
            Osman Ertuğrul , Üye, Milliyetci Hareket Partisi, Aksaray
            Metin Çobanoğlu , Üye, Milliyetci Hareket Partisi, Kırşehir
            Rıdvan Yalçın , Üye, Milliyetci Hareket Partisi, Ordu

            ———————————————–
            Sayın Anayasa Komisyonu üyeleri, sizlerden çağdaş bir çek yasası için çalışmalarınıza devam etmenizi rica ediyoruz.,

            Burhan Kuzu Başkan , Adalet ve Kalkınma Partisi, İstanbul
            Güldal Akşit Başkanvekili , Adalet ve Kalkınma Partisi, İstanbul
            Ayşe Nur Bahçekapılı Sözcü , Adalet ve Kalkınma Partisi, İstanbul
            Ayhan Sefer Üstün Katip , Adalet ve Kalkınma Partisi, Sakarya
            Mehmet Daniş , Üye, Adalet ve Kalkınma Partisi, Çanakkale
            Mahmut Durdu , Üye, Adalet ve Kalkınma Partisi, Gaziantep
            Hacı Hasan Sönmez , Üye, Adalet ve Kalkınma Partisi, Giresun
            Haydar Kemal Kurt , Üye, Adalet ve Kalkınma Partisi, Isparta
            Mevlüt Akgün , Üye, Adalet ve Kalkınma Partisi, Karaman
            Hasan Kara , Üye, Adalet ve Kalkınma Partisi, Kilis
            Hüsnü Tuna , Üye, Adalet ve Kalkınma Partisi, Konya
            İsmail Bilen , Üye, Adalet ve Kalkınma Partisi, Manisa
            Enver Yılmaz , Üye, Adalet ve Kalkınma Partisi, Ordu
            Suat Kılıç , Üye, Adalet ve Kalkınma Partisi, Samsun
            Mustafa Çetin , Üye, Adalet ve Kalkınma Partisi, Uşak
            Atila Emek , Üye, Cumhuriyet Halk Partisi, Antalya
            Mehmet Ali Özpolat , Üye, Cumhuriyet Halk Partisi, İstanbul
            Atilla Kart , Üye, Cumhuriyet Halk Partisi, Konya
            Şahin Mengü , Üye, Cumhuriyet Halk Partisi, Manisa
            İsa Gök , Üye, Cumhuriyet Halk Partisi, Mersin
            Aysel Tuğluk , Üye, Demokratik Toplum Partisi, Diyarbakır
            Süleyman Nevzat Korkmaz , Üye, Milliyetci Hareket Partisi, Isparta
            Faruk Bal , Üye, Milliyetci Hareket Partisi, Konya
            Behiç Çelik , Üye, Milliyetci Hareket Partisi, Mersin

            ————————————————

            Sayın İnsan Hakları İnceleme Komisyonu üyeleri,

            çek yasası nedeniyle insan hakları ihlalleri yaşanmaktadır. Çek yasasına katkılarınızı bekliyoruz.

            Mehmet Zafer Üskül Başkan , Adalet ve Kalkınma Partisi, Mersin
            Halide İncekara Başkanvekili , Adalet ve Kalkınma Partisi, İstanbul
            Mehmet Ekici Başkanvekili , Milliyetci Hareket Partisi, Yozgat
            Abdurrahman Kurt Sözcü , Adalet ve Kalkınma Partisi, Diyarbakır
            Ayşe Jale Ağırbaş Katip DSP İstanbul
            Ahmet Koca , Üye, Adalet ve Kalkınma Partisi, Afyonkarahisar
            Kazim Ataoğlu , Üye, Adalet ve Kalkınma Partisi, Bingöl
            Mehmet Ocakden , Üye, Adalet ve Kalkınma Partisi, Bursa
            Murat Yıldırım , Üye, Adalet ve Kalkınma Partisi, Çorum
            Mithat Ekici , Üye, Adalet ve Kalkınma Partisi, Denizli
            Mustafa Ataş , Üye, Adalet ve Kalkınma Partisi, İstanbul
            Erdal Kalkan , Üye, Adalet ve Kalkınma Partisi, İzmir
            Fatih Arıkan , Üye, Adalet ve Kalkınma Partisi, Kahramanmaraş
            Ahmet Gökhan Sarıçam , Üye, Adalet ve Kalkınma Partisi, Kırklareli
            Kerim Özkul , Üye, Adalet ve Kalkınma Partisi, Konya
            Cemal Yılmaz Demir , Üye, Adalet ve Kalkınma Partisi, Samsun
            Ali Rıza Ertemür , Üye, Cumhuriyet Halk Partisi, Denizli
            Çetin Soysal , Üye, Cumhuriyet Halk Partisi, İstanbul
            Ahmet Ersin , Üye, Cumhuriyet Halk Partisi, İzmir
            Malik Ecder Özdemir , Üye, Cumhuriyet Halk Partisi, Sivas
            Akın Birdal , Üye, Demokratik Toplum Partisi, Diyarbakır
            Şenol Bal , Üye, Milliyetci Hareket Partisi, İzmir
            Gürcan Dağdaş , Üye, Milliyetci Hareket Partisi, Kars

            ————————————————-

            Sayın Sanayi ve Ticaret komisyonu üyeleri,

            Türk Ticaret hayatı çek yasası aksaması nedeniyle darbe almaktadır. Bir hukuk depremi yaşanmaktadır.

            Soner Aksoy Başkan , Adalet ve Kalkınma Partisi, Kütahya
            Hasan Angı Başkanvekili , Adalet ve Kalkınma Partisi, Konya
            Mahmut Mücahit Fındıklı Sözcü , Adalet ve Kalkınma Partisi, Malatya
            Osman Coşkun Katip , Adalet ve Kalkınma Partisi, Yozgat
            Ahmet Edip Uğur , Üye, Adalet ve Kalkınma Partisi, Balıkesir
            Kutbettin Arzu , Üye, Adalet ve Kalkınma Partisi, Diyarbakır
            Metin Kaşıkoğlu , Üye, Adalet ve Kalkınma Partisi, Düzce
            İbrahim Halil Mazıcıoğlu , Üye, Adalet ve Kalkınma Partisi, Gaziantep
            İsmail Katmerci , Üye, Adalet ve Kalkınma Partisi, İzmir
            Eyüp Ayar , Üye, Adalet ve Kalkınma Partisi, Kocaeli
            Bayram Ali Bayramoğlu , Üye, Adalet ve Kalkınma Partisi, Rize
            Hasan Ali Çelik , Üye, Adalet ve Kalkınma Partisi, Sakarya
            Afif Demirkıran , Üye, Adalet ve Kalkınma Partisi, Siirt
            Mustafa Cumur , Üye, Adalet ve Kalkınma Partisi, Trabzon
            Kayhan Türkmenoğlu , Üye, Adalet ve Kalkınma Partisi, Van
            Fazlı Erdoğan , Üye, Adalet ve Kalkınma Partisi, Zonguldak
            Tacidar Seyhan , Üye, Cumhuriyet Halk Partisi, Adana
            Hüsnü Çöllü , Üye, Cumhuriyet Halk Partisi, Antalya
            Ergün Aydoğan , Üye, Cumhuriyet Halk Partisi, Balıkesir
            Mehmet Ali Susam , Üye, Cumhuriyet Halk Partisi, İzmir
            Mehmet Şevki Kulkuloğlu , Üye, Cumhuriyet Halk Partisi, Kayseri
            Mehmet Nezir Karabaş , Üye, Demokratik Toplum Partisi, Bitlis
            Yılmaz Tankut , Üye, Milliyetci Hareket Partisi, Adana
            Cemaleddin Uslu , Üye, Milliyetci Hareket Partisi, Edirne
            Alim Işık , Üye, Milliyetci Hareket Partisi, Kütahya

            ********

            Kemal KILIÇDAROĞLU, Sadullah ERGİN, Zafer ÇAĞLAYAN ve Ayşe ARMAN için açık mektup kampanyamıza destek veriniz. Çek yasası nedeniyle yaşanan insan hakları ihlallerinin durdurulmasını talep ediyoruz.

            ****

            Yaşasın tam bağımsız ve adil Türk Yargısı !
            Yaşasın tam bağımsız Türkiye !
            Yaşasın demokrasinin bekçisi, bağımsız Türkiye Büyük Millet Meclisi !

            insan haklarıyla insandır. İnsan hakları hemen şimdi !

            ***

            Bu bir “sivil direniş” dir. TC Anayasası ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinden doğan haklarımızın, örgütlü olarak kullanılmasından ibaretdir.
            Bu bir “yurttaş hareketi” dir. Benzerleri Türk tarihinde yaşanmıştır : Tramvaycılar grevi, İpek işcileri grevi, Paşabahçe grevi, Askeri mahkemelere direnen anneler, Bergama köylüleri direnişi

          • sayın Sadullah Ergin
            borcunu ödeyemediği için hapis yatmak
            sizce evrensel hukuk kurallarına uygunmu ?

            Sadullah Ergin, Çek mağdurları Ankara’ya geliyor.

          • CHP’li Öztürk’ten Güler Zere Sorusu

            CHP Mersin Milletvekili Ali Rıza Öztürk, Adalet Bakanı Sadullah Ergin’e “Kanser Hastası Olan Güler Zere’nin, Tedavi Edilebileceği Koşulların Sağlanmaması, Sağlığına İlişkin Tehlikeli Sürecin İlerlemesine Engel Olunmaması Açık Bir İnsan Hakkı İhlali Değil Midir?” Sorusunu Yöneltti.

            CHP Mersin Milletvekili Ali Rıza Öztürk, Adalet Bakanı Sadullah Ergin’e “Kanser hastası olan Güler Zere’nin, tedavi edilebileceği koşulların sağlanmaması, sağlığına ilişkin tehlikeli sürecin ilerlemesine engel olunmaması açık bir insan hakkı ihlali değil midir?” sorusunu yöneltti.

            Öztürk, Meclis Başkanlığı’na sunduğu soru önergesinde, hükümlü Güler Zere’nin sağlık durumunu Meclis gündemine taşıdı. Tutuklu ve hükümlülerin sağlıklı yaşama haklarının ulusal ve uluslar arası sözleşmelerle güvence altına alındığını belirten Öztürk soru önergesinde Adalet Bakanı Sadullah Ergin’e şu soruları yöneltti:

            “Bir insan özgür olarak yaşamakta iken herhangi bir suçtan tutuklanıp cezaevine girince insanlık özelliklerini kaybediyor mu? Bu kişilerin özgürce tedavi olma, hastanesini ve doktorunu seçme hakkı yok mudur?Kanser hastası olan Güler Zere’nin, tedavi edilebileceği koşulların sağlanmaması, sağlığına ilişkin tehlikeli sürecin ilerlemesine engel olunmaması açık bir insan hakkı ihlali değil midir? Ölümcül bir hastalığa yakalanan Hükümlü Güler Zere’nin, en hızlı ve güvenilir şekilde tedavi olma, hekim ve hastane seçme hakkını kullanabilmesinin koşullarının sağlanması devletin görevi değil midir? Ağır derecede hasta olduğu, hatta hayatın kıyısında olduğu açık ve kesin şekilde belli olan bir kişinin, cezaevinin kötü ve sağlığa aykırı koşulları altında tutularak ölümünün beklenmesi, Birleşmiş Milletler ve Avrupa Konseyinin tutuklular ve hükümlüler hakkındaki asgari uygulama hakkındaki sözleşmelere aykırı değil midir? Hükümlü Güler Zere’nin yeniden yaşama döndürecek tedavinin mutlaka yapılması, tedavi edilecek koşulların oluşturulması adına Adalet Bakanlığı olarak herhangi bir girişimde bulunacak mısınız? Yoksa kişinin adım adım ölüme gitmesine seyirci mi kalacaksınız?” (ANKA)

            (EG/BÜN) (Ankara Haber Ajansı) 19.10.2009

  12. burda mağdurlar için var olan emek veren herkee ayrı ayrı teşekkür ederim kendi adıma beni ayakta tutan sizlersiniz ümit veren benimle olan paylaşan bilgilendiren sizler hepiniz çok iyisiniz umarım pazartesi günü muhteşem olur .umrım bu omuzlarımızdaki yük en kısa zamanda hafifiler hepinize çok teşekkür ederim

  13. Burhan beye cok hak veriyorum 4 ağustosun provası bu ..bizler çek mağduruyuz ..bizler işlerimiz bozulduğu için dolandırıldığımız için çekini ödeyememiş olan insanlarız ve borcumuzu bir sekilde zamana yayarak odemek istıyoruz ..fakat var olan demokrası dişi gecerliliği olmayan yasa yuzunden maalesef bu özgürlüğümüz kısıtlanıyor…bugun ben şişli asliye cezalardan bir tanesine gittim cezam infaza verilmiş bana oradakı arkadaşlar bile kaçın dediler …bu devlet katıle aff dolandırıcıya af cıkarttı defalarca ..bizler af istemıyoruz tek isteğimiz özgürlüğümüzn kısıtlanmaması borcumuzu için çalısabılmek ve geleceğimizi daha da karartmamak..zaten hepimiz bankaların kara listelerine gırdık..ne bir kredi alma yetkımız nede hesap acma hakkımız var artık..borcumuzu odemek istıyoruz…karsımızdakı insanlar maalesef acımasız ..bende de cok karsışığı olmayan musterı ceklerı var ama ben hiç biri için hapis kararı aldırtmadım…ama bize neler yapıldı …devlet cıksın desinki adli para cezalarını 60 ay 72 ay taksıde baglıyorum ama bir sey desin…sadaka af istemiyoruz tek isteğimiz özgürlüğümüz..insanlara derdimizi anlatabılmek..ama millet sankı kasten dolandırmak amacıyla cek yazdık sanıyor bu izlemınlerı kaldırmak ıstıyoruz…ben biliyorum ki bu ulkenın basbakanı cıkıp aynen sunu diyecek ne magduru bunlar kalemı aldılar yazdılar ve mılletın parasını odemediler…ama bu basbakan bimez ki tıcaret hayatının zorluğunu krızın etkılerını… bu basbakanın ailesi zaten yurt dısında okudu herseye sahıpler onların iflas edebilme gibi bir ihtimalleri yok asla …
    YEMEN YOLU ÇAMURDANDIR..SEFER TASI BAKIRDANDIR…GEMİCİĞİ OLAN BEDEL ÖDER..ŞEHİDİMİZ FAKİRDENDİR
    bu yazı yuzunden vatandası goz altına aldılar..bu mu demokrası halbukı bir zamanlar bu basbakan şiir okuduğu için ozgurluğu kısıtlandığında hepimiz ayaklandık…ya şimdi..namusuyla tıcaret yapıp batanlar şerefsız mı oldu dolandırıcı mı oldu…basın bizleri duysun…sanmıyorum ki aramızda tek 1 kişi mağdur olmamaış olsun…hepinize sevgilerimle

  14. “GURUR EŞEKLİK, KİBİR EŞOLU EŞEKLİKTİR”(SAKIP SABANCI)
    ONUR BÜTÜN HAZİNELERE BEDEL BİR DEĞERDİR.

    DOSTLARIM;
    BAŞKANINIZ KİMDİR?
    Başkanınız bir misyonerdir. Dava adamıdır. Çek mağduriyetleri ile ilgilenmesi ne ilk davasıdır ne son davasıdır. Bundan bir evvelki davam sağlıkta yolsuzluklarla ilgilidir ve şimdi iki davayı beraber yürütüyorum.
    Dava adamlığı komplike olmak gerektiriyor. Yani; savunduğunuz davayı, en küçük detayına kadar bilmeniz gerektiği gibi ilgili mevzuatı ve alakalı olabilecek her şeyi bilmeniz gerekmektedir.
    ÖNEMLİ OLAN BİLGİ DEĞİL İLGİDİR
    İlgi duyduğunuz her konuyu öğrenmeniz basittir. Bu gün internet bu kolaylığı sağlamaktadır.
    BENİM DAVALARIMIN ASIL KAYNAĞI NEDİR?
    CİA-MOSSAD-KGB ÜÇGENİ İÇİNDEKİ TÜRKİYE DÜŞMANLARINA YARDIM VE YATAKLIK YAPAN İÇ DÜŞMANLAR.
    İMTİYAZLI SINIF YARATMA SAVAŞLARI VE BU SAVAŞLAR İÇİN HAZIRLANMIŞ YOLSUZLUK EKONOMİSİ POLİTİKALARI VE DE ALİ DİBOLAR.

    İşte bizler bu politikaların kurbanlarıyız, mağdurlarıyız.
    17.7.2009 Presstürk bir yazı ve bir yorum. Karşılıksız çeke af yok.
    AF SUÇLUYA VERİLİR DOSTLARIM. Günlerdir yazıyoruz hep beraber. Fakat hala AF kelimesi kullanılıyor. Ve hala Sayın Hakkı Köylü Taslağı konuşuluyor.
    EZBERLER NE ZAMAN BOZULACAK?
    Hala bozuk plak gibi takıntılarda kalanlar var. Neden?. Zamana karşı yarışmaktan.
    Birlik ve beraberlik içinde olduğumuz mesajı ne zaman verilecek?
    Genç arkadaşlar itiraz ediyorlar bankalara sataşmama. Ve işin garip tarafı benimle birlikte meclis koridorlarında yetkililerden duymalarına rağmen. Ve yazılıyor sitelerde şunu yapalım bunu yapalım diye. Strateji birliği varmı? Yok görüntüsü var. Aslında BİR STRATEJİM VAR
    9 haziran 2009 da Sayın Muharrem Sarıkaya’yı okuduğumda karar verdim meclise gitmeyi. Ve gidip olanı biteni ilk yerinden öğrenmeyi. Ve sonra gelişmelere göre stratejiler hazırlandı.
    BAŞKAN KONUYA TAM ANLAMIYLA VAKIF OLMALIDIR.

    Bu konu yeni bir gelişmedir …!
    ___Bu konuda detaylı açıklama yapılması gerekir : Sayın Burhan işcandan bu konuda açıklama beklemekteyiz : yani bir hükümet yetkilisi yasanın bir an önce çıkacağını ,konun çok önemli olduğunu belirtmişken
    TBMM Tatile girmisken;
    Sayın Burhan İşcan bu konuya bankaların müdahalesi olduğunu açıkça belirtti ;şimdi ortada anlaşılmayan konu şudur : … Sayın Burhan İşcan bu bilgiyi, kim? Yada Kimlerden almıştır?

    Sayın Burhan İşcan bu bilgiyi, kim? Yada Kimlerden almıştır?
    Bu bir..
    __İkincisi, TBMM tatile girmekle beraber tekrar açılışına , ekim ayına kadar 3 aylık bir süre daha kazanmış 4 Ağustos’da TBMM başkanı seçmenin dışında başka bir programı yokken,
    Yani 90 gün daha hapislikleri devam edecek ve insanlar bu tasarının yasalaşmasını bekleyeceklerdir ;ayrıca kanunun yasasının daha neler içerdiği , yasanın cezai yaptırımının ne olduğu belli değilken , Sayın Burhan İşcanın Yaptığı bu açıklama ne manaya gelmektedir .?.
    Şimdi durup bir Dakka düşünelim..
    Nedir bunların anlamı ?
    Bunların anlamı çok açıktır :
    __Biz kandırılmak istemiyoruz… çünkü yasanın yapılması kime yarardır ? belli olamayan, kafa karıştıran bir konu ..
    __Oysaki ; Bankalar piyasada finans işi adı ile iş yapan ve Tefecilik Suçu ( T.C.K. M. 241 ) – ilgili . maddesinde suçu olan; fakat ispatı zor olan TEFECİLİĞİN, örneğin bir banka müşterisi Tefecinin bankaya gidip BCH(borçlu cariye alacak ) hesabı açtırarak ,örnek: % 4 ile aldığı çek karşılığı bir krediyi yine müşterisine %8 ile fahiş rakamla satarak bankaya havale edilmiş çek ile de, ödeme tahütü almış bir alacaklı , sıkıntılarımı ki banka müdürlerine yansımış yada Banka çalışanın çek koçanı işlemleri arasında yapılacak işlemlerin arasında sorumluluk almamasının asıl amacı koçanın verilecek müşteriye , Banka personelini hapis cezasına ilişkin bir hukuki duruma mı, götürecek başka bir durum mu?
    Sayın İşcan böyle bir açıklama yapma gereği neden duymuştur ?
    Bunu şu anda net olarak anlayamadık..!
    Yada farklı iyi niyet adına mı? tasarı yetişmedi; yani tasarı baştan sona değişerek çek mağdurunun lehine mi yeniden düzenlenecek?
    o zaman bu insanlar baştan beri içeriden neden tahliye edilmediler ? demek ki bu işte başka bir bit yeniği var !
    Öyle görülüyor ki, çek kanununda gelecek günler sıkıntılı gibi ..
    Çek kanunda :
    Görünen köy odur AV .BURAK ERİM

    EVET SAYIN DOSTUM. 1.SORUNUZA CEVAP GÖRÜNEN KÖY KLAVUZ İSTEMEZ
    2.SORUNUZA CEVABIM DA ŞUDUR. UYGUN OLAN TASLAK ÇOKTAAN HAZIR.
    A-ÇEK KEŞİDECİSİNİN TTK m. 711/3’E GÖRE VERDİĞİ ÖDEMEDEN MEN TALİMATI İLE İLGİLİ MADDESİNİN İPTALİ
    B- Karşılıksız çek bedelini faiziyle ödeyen kişiler hakkındaki soruşturma, dava ve mahkumiyet kararlarının ortadan kalkması ile ticari hayatta karşılaşılan sorunların çözümü amacıyla bu yıl sonuna kadar çeklerin, üzerindeki yazılı tarihten önce bozdurulamayacağını öngören Çek Kanunu Tasarısı, TBMM Başkanlığına sunuldu.(sonuç ne oldu)
    C- Bankacıya ceza düştü, hapistekilere yol gözüktü 70 bin kişinin sabırsızlıkla beklediği Çek Kanunu Tasarısı, alt komisyondan geçti! İşte yasanın son hali.(sonuç ne oldu)
    AYRICA MAYIS AYI İÇİNDE BİR YAZIMDA DEDİMKİ “ÇEK MAĞDURU İKTİDARLA YÜKSEK YARGI ARASINDAKİ ÇEKİŞMENİN DE MAĞDURU OLMAMALI” Şimdi soruyorum. Oldu mu, olmadı mı?

    İŞTE BEN BUYUM DOSTLAR. BAŞKANINIZ BU. Soruna ve çözümüne en ince noktasına kadar vakıf bir başkan. Peki neden başarısız?
    Sakalları yok.
    23 Haziranda iş biter dostlar gelin hep birlikte meclis basalım. Kaç kişi geldi.
    2 temmuz son gün dedim.MECLİS TATİLE GİRDİ DEDİLER. 1GECE İÇİNDE TCK DEPREMİ YAŞANDI. Meclis tatil olmamış meğer. Yargıtaya yorumladılar. Yargıtay Başkanı ile Bakan Cemil Çiçek öpücük muhabbeti mi yapıyor. Yargıtay başkanı ile niçin görüşmek istedim? Ne cevap aldım?
    BAŞKANLIK ZOR ZANAAT SAYIN ERİM. KOMPLİKELİK İSTİYOR. YANİ BAZAN AVUKAT, BAZEN SİYASETCİ, BAZEN DİN ADAMI, BAZEN SOKAKTAKİ ÇOCUK OLMAK GEREKİYOR. BUNU YAPARSANIZ KAZANIRSINIZ.
    BÖYLE OLMAK MÜMKÜNMÜ EVET. MİSYONERSENİZ EVET. AMACINIZ VARSA EVET.
    KAYGI DUYMAYIN VE UYUN DOSTLARIM. BAŞKANINIZ BU ADAM.
    STRATEJİLERİ OLAN, PLAN VE PROGRAMLARI OLAN BİRİSİ. TEK EKSİĞİ SİZLERSİNİZ. ORGANİZE BİR BÜTÜNLÜK. BUNU OLUŞTURUN.
    SAYIN DOSTUM ACİL DEMOKRASİNİN DE BİR YAZISINDA BELİRTTİĞİ GİBİ TARAFLAR BELLİ AMAÇLAR BELLİ. İYİ OYNAYAN KAZANIR.
    AMACIMIZ AF DEĞİL. AF SUÇLUYA VERİLİR. ONUR MÜCADELESİ YAPIYORUZ.200 GÜNDÜR HİÇE SAYILAN ONURUMUZUN MÜCADELESİNİ. HESAP İÇİN MUHATTAP ARIYORUZ. BİRİLERİ BİZLE MUHATTAP OLMAK ZORUNDA KALACAK. VE VERECEK HESABI. O ZAMAN GÖRECEĞİZ BAHANELERİ. SAYIN ERİM SİZDE ÇOK İYİ BİLİYORSUNUZ Kİ VERİLEBİLECEK CEVAP YOK. ONDANDIR UTANÇLARI. TOPU BOYNA PASLAŞIYORLAR. TACA ATIN BARİ DE KURTULUN. EKİMDE O DA OLACAK İNŞALLAH. TOPLAR TACA TÜMDEN ATILACAK. SAHADA BİZDE VARIZ. TOPU GOLE ÇEVİRECEĞİZ. 4 AĞUSTOSTA. GENÇ ARKADAŞLAR BAŞKANINIZA İHANET ETMEYİN, SAYGI DA DUYMAYIN İSTERSENİZ AMA SABIRSIZLIKLA HER ŞEYİ İÇ ETMEYİN. BANA GÜVENİN. BENİMLE OLUN. DANIŞIN. İSTİŞARE YAPALIM. BAŞI BUYRUK OLMAYIN. DAĞINIKLIK GÖRÜNTÜSÜ VEREREK MUHATTAP OLACAK KİŞİLERİ CAYDIRMAYIN. SABREDİN. MUHATTAP OLACAKLAR VE İŞ BİTECEK.
    SAYGILARIMLA

  15. görüşmek üzere iyi akşamlar

  16. Önemlidir

    -Eylem Ümraniye E-tipi cezaevi’ nin önünde yapılacaktır. Bitişik iki cezaevi vardır. Biz E tipinin önünde buluşuyoruz.
    -Şu anda belirlenebilen buluşma mekanı otobüs durağıdır.
    -Herkes yanında beyaz örtü getirecek ve kullanacaktır. Başörtüsü, şal, atkı, gömlek ….
    -Birliğimizin ve niyetimizin simgesidir. Toplantı süresince güneşden korunmanızı sağlar.
    -Eylem süresince tek ve ortak bildiri okunacaktır. -Belirlenen sözcüler dışında bildiri okumayınız.
    İçeri girerek, cezaevi yönetimi ile görüşecek bir heyet seçeceğiz. Açlık grevindeki durumu öğrenmek için açık görüş talep ediyoruz. Heyetin başkanlığını Burhan İŞCAN yapacaktır.
    -İlk sözcü Hatice ÖZDEMİR ‘dir. Yardımcı olacak iki sözcü daha istiyoruz.

    Eylem emek ister. Herkes üzerine düşeni yapmalıdır.

  17. emeği geçen tüm arkadaşlarıma teşekkür edrim umarım her şey gönlümüzce olur.
    Badem hanım Allah tez zamanda babanızı size kavuşturur inşallah. Benimde eşim o cezaevinde belkide tanışıyorlardır onlarda bizim gibi kader birliği yapıyorlardır.

    • Aynur Hanım sizin hangi koğuş?
      Bizim E 1.

      • bizimkide E/7 badem

        • badem ve aynur hanım
          içeriyle görüşebilme imkanınız oldumu acaba
          çek mahkumu yakınları konudan haberdarlar mı
          p tesi katılıma destek olabilecekler mi
          saygılar

          • Aynur (Ank)

            admin,
            evet ben eşime mektup ile bildirdim muhtemelen almıştır mektubu fakat mahkum yakınlarının haberi varmı bilmiyorum çünkü ben ziyarete gidemiyorum epeydir.

      • badem, sizin babanız Ümraniye de değil mi ?

        anneniz katılıyor. Burhan bey ile birlikte müdürle görüşmeye katılmak istermi ?

        anlattığımız gibi taleplerimiz vardır. Bunları ileteceğiz.

        Burhan bey ve bir-iki mağdur yakını yeterlidir.

      • badem kaç yaşındasın baban için verdiğin mucadeleden dolayı tebrik ediyorum seni eminim baban seninle gurur duyuyordur.

        • 🙂 çok teşekkür ederim Aynur hanım. Aslında ben babamla gurur duyuyorum. Çok güçlü, içeride de herkese destek oluyor, moral veriyor. 57 yaşında, içeride İngilizce kursuna devam ediyor ve mektupların bir kısmını ingilizce yazıyor ! Şiirler yazıyor, spor yapıyor..hayatından çalınan 1 yılı mümkün olduğunca fayda sağlayarak geçirmeye çalışıyor.
          Hiçbirşeyden şikayet etmiyor ve sadece bizi düşünüyor.
          Bu arada 32 yaşındayım, daha küçük mü gösteriyorum 🙂

          Sevgiler,

          • badem ismi küçük bir çocuğu andırıyor
            sanki o küçük çocuk hiç büyümeyecek 🙂
            badem hanım babanızın p tesi eyleminden haberi var mı ?
            içerdeki çek hükümlüleri biliyorlar mı?
            bi malumatınız var mı ?
            çok mu soru sordum ?
            saygılar

          • babanıza selamımı söyleyiniz. Cezaevinde, dışarıdan selam almak çok değerlidir. Bulut görmek gibi gelir insana.

            sonu ne olur bilmiyorum. Fakat elimden geleni yapıyorum ve devam edeceğim.

  18. sayın dostlarım;
    kardeşim a.b bu metni sen oku. sayın admin çok güzel hazırlanmış, çok iyi. bunu okuyacak bir kişi hakikaten lazım.
    zira ben başka tür konuşma yapacağım. yargıtay başkanından başlayıp, sivil toplum örgütlerinden sonra yargıtay başkanından dilek yapıp konuşmayı bitireceğim. bu konuşmayı yapacak bir hanım arkadaş bulmamız lazım. bu işe gönüllü bir hanım arkadaş bulalım, orta yaşlarda veya biraz yaşlı olması daha iyi olur.
    dostlarım; unutmayın ki, ümraniye bir provadır. 4ağustosun provası. fakat ne olacağı belli olmaz çok ses getiririz, karşımızda muhattaplar bulur ve yine iş bitirebiliriz.
    bizler çek mağdurlarıyız. bu zamana kadar eylemlerimizde hiç sorun olmadı. bundan sonrada olamaz. kimse kaygılanmasın. kaygı duymamız gereken tek şey katılım. özen göstermemiz gereken tek şeyde birlik görüntüsüdür. genç arkadaşlar bu konuyu hep atlıyor. dağınık görüntü vermeyiniz. TEYAD ı ben aradım. gereken olacak. ferden arayarak basını da bıktırmamaya özen gösterin. sabredin. ben boş durmuyorum. yapılacak işlerde biraz da benimle koordineli olun yeter. saygılarımla. BURHAN İŞCAN

    • burhan abi ben o metni okurumda sonunu getiremeden alırlar beni
      toplam üç sene yatarım var 😦

      eyleme gidiyoruz
      bir tarafımız kör
      bir tarafımız sağır
      bir tarafımız dilsiz
      tek güvencemiz haklılığına inandığımız davamız
      ve burdan aldığımız güçle büyüttüğümüz yüreğimiz.
      bu millet böyle ne savaşlar kazandı.
      Allahın izniyle bunuda kazanacağız

    • burhan bey,
      fedarkarca yürüttüğünüz önderlik için çok teşekkürler. çek mağdurları için bir şans’sınız…

      ben pazartesi yapılacak toplantının zamanlama olarak başarılı olacağını düşünüyorum..
      gündem çok yoğun değil.
      bunu iyi değerlendirmeliyiz.
      saygılar…

    • Cezaevi eylemi, meclis eyleminden daha fazla ses getirir.

      cezaevinde her koğuşda dostlarınız var. sizi duymaya çalışacaklar. slogan atacaklar.

      meclis’de ise herkes pencerelerini kapatacak.

      cezaevi eylemleri çok özeldir. İz bırakır katılanlarda.

  19. Bence de çok güzel olmuş, ellerinize sağlık. Babam duyar içeriden inşallah…
    Bu arada 10 kopya bastım hazırladım arkadaşlar. Annemle göndereceğim Pazartesi günü.
    Poğaçaları da Pazar günü yapıcaz, imkanları zorlayıp, tüm gelebilenler gelmeli 🙂

    Sevgiler,

    Not: Bursadan gidecek olanlar var mı Pazartesi günü Ümraniye’ye?

    • Çok isterdim ama P.tesi başka bir cezaevinin önünde olacağım.

      Babalar anneler duyar Badem merak etme…

      • abiniz tahliye oluyor zannedersem mehtap hanım.
        sizin adınıza sevindim.
        ama bu davada artık sizi yanımızda göremiyeceğimiz için üzüldüm açıkçası

        • Teşekkürler sn. a.b,

          Ben buradayım sn. a.b hiç bir yere gitmiyorum izninizle:)

          • Aynur (Ank)

            gözünüz aydın mehtap hanım çok sevindim.

          • teşekkür ederim bende 🙂

          • Mehtap Hanım çok geçmiş olsun ! Allah bundan sonra güzel günler göstersin. Tüm cezasını yattı mı? yoksa itiraz mı kabul oldu?

            Sevgiler,

          • Teşekkür ederim, darısı başınıza diyorum şimdilik. Aslında p.tesi kötü bir sürpriz çıkmasın diye de dua ediyorum bir yandan, malum gbt!

            İtirazlar dikkate alınmıyor biliyorsunuz. Tümünü yattı ve çıkıyor 2 sene öncede girmişti yatıp çıkmıştı. Elimiz kolumuz bağlı. Umuyorum bütün bu çabalar ve uğraşlar sonuç verir ve herkes hak ettiği özgür yaşamını sadece kendi dilediği şekilde sınırlar…

          • üç harfin hayatımı kabusa çevireceği kırk yıl düşünsem aklıma gelmezdi:GBT
            hayat ne garip..:)

          • kesinlikle…

          • Ancak özgürlükten yoksul olanlar, özgürlükleri uğruna savaşma hakkına sahiptirler.
            Che Guevera
            Ben başladığım işi bitiririm diyorsunuz anladığım kadarıyla
            Sizin gibi birini tanımak beni çok onurlandırdı mehtap hanım
            Anşante
            Not:
            burayı acil demokraside okusun pişman olsun söylediklerine
            bide bana centilmen değilsin diyordu 🙂

          • 🙂 evet 2 kişi olucaz inşallah

          • geçmiş olsun ve tebrikler..:)
            iki mutluluk bir arada..

          • teşekkürler, blog için iyi olacağını düşünüyorum evet iki mutluluk bir arada…

          • mehtap hanım hiç bir yere gitmiyor arkadaşlar.

            haftaya, aramıza bir yoldaş daha katılacak.

          • Evet evdeki pc yi acilen tamir ettirmem lazım 🙂

  20. Emeği geçen herkesin eline sağlık…

  21. Tek isteğim sorunsuz geçmesi ve taleplere olumlu cevaplar alınması. Katılan herkesin duyarlı ve barışçıl yaklaşacağından şüphem yok.

  22. metin altına yazmak uygun olmazdı.

    ortak bir çalışmadır
    ACIL DEMOKRASİ, ADMIN, CUNEYT ve MEHTAP eşit dağılımlı olarak hazırladılar.

    umarım işimize yarar.

  23. ben okumak çok isterdim 😦
    içerdekiler kesin duyardı sesimi

Yorum yaparak destek olabilirsiniz