Yeni Çek Kanunu , Yeni Dönem “Adalet herkese lazım …”


ALACAKLI NE Mİ OLACAK? ZOR OYUN BOZAR..

ADALETİN OLUŞMASINA KARŞI ÇIKANLARIN MAKSADI NE? SORUNLARIN SÜRMESİNDEN NEMALANMAK MÜMKÜN MÜ?

=BİR DESTAN NASIL YAZILDI=

Sular yükselince, balıklar karıncaları yer…
Sular çekilince de karıncalar balıkları yer…
Kimse bugünkü üstünlüğüne ve gücüne güvenmemelidir…
Çünkü kimin kimi yiyeceğine.. “Suyun akışı” karar verir…

Hükümetin özel sektör alacaklarının tahsilini hızlandırmaya yönelik yaptığı yasal düzenlemeleri, yargıyı hızlandırma amaçlı yasal düzenlemeler paketi içinde sunması; bazı yanlış algılamalara ve özellikle alacaklı kesim tarafından borca af geliyor kaygısına sebep olmuştur.

Bu kaygı büyük anlamda yersiz ve yanlıştır. Yapılan düzenlemelerin gerekcesini anlayamayanların beyhude kaygısıdır bu.

Evet zor oyun bozmaktadır. Küresel kriz çarpık ve aşırı borçlanma yüzünden oluşmuştur. Küresel krizin etkilerinden sıyrılmayı amaçlayan T.C.Hükümeti bir anlamda ezber bozmakta, bu çarpık borçlanmayı ve sonuçlarını düzenlemeye çalışmaktadır. Ne yazık ki, bu çabaya muhalefetin bir kısmı köstek olmakta, diğer bir kısmı da sadece destek olmaktadır. Katkı veren, bu çorbada bizimde tuzumuz olsun diyen yok gibidir.

Bunun başlıca sebebi sorunların algılanamamasıdır. Zira çözüm üretemeyenler sorunu bilmiyor demektir.

Hükümetin düzenlemelerde başarılı olması, kuşkusuz ezberleri bozacaktır.

Kaygımız, hükümetin aşırı borçlanmayı tamamen ortadan kaldıracak düzenleme yapmaması, borç tuzağını muhafaza etmeye gayret etmesi dolayısıyladır. Yani sistemin sorunların sürmesinden nemalanma zihniyetini devam ettirmesinden dolayıdır.

Buna mukabil, borçlanmanın çarpık yapıdan kurtarılması, daha gerçekci bir yapıya sokulmaya çalışması da umutlarımızı artırmıştır.

6111 sayılı yasa ile başlayan değişiklikler, şubat ayında hız kazanacak umudundayız. Yeni çek yasası düzenlemesi ve icra iflas kanununda yapılacak değişiklikler bu umudumuzu artırmaktadır.

Yapılanlar yapılacakların teminatı ise eğer; 6111 sayılı yasa sonuçları en güzel örnektir.

Bazı kamu alacaklarına af getireceği gayesi ile oluşturulan, bununla birlikte başka yasalarda da değişiklikler yapan bu kanun çıkmazdan önce de bir sürü fırtına koparılmıştı. Bu fırtınalar AF üzerine yoğunlaşmış, vergi borcuna sadık bir kısım tarafından tepkilere yol açmıştı.
Kanun uygulamaya sokulduğunda görüldü ki; bazı değersiz alacakları af etmekten öte hiçbir şekilde af yok. Bu küçük alacakların tahsili için yapılacak masraf da, astarın yüzden pahalı olmasına sebep olacaktı.

Yasa ile birlikte, BORÇLU İLE ALACAKLININ UZLAŞMASI da devreye girdi. Bankacılık kanununda yapılan bazı değişikliklerde şubat ayında devreye girecek.

Bunların devreye girmesi ile birlikte, öngörülen düzenlemelerin de devreye girmesi, YENİ BORÇLANMA KRİTERLERİ nin oluşmasına, UZLAŞMAYA, TEDBİRLİ –GÜVENİLİR BORÇLANMAYA yol açacağı için; borçlanma daha gerçekci, şeffaf ve güzel bir yapı içinde olacaktır. Bu durumda piyasalar, yıllarca beklenen GÜVEN e kavuşmuş olacaktır.

Yeni düzenlemelerle, alacaklının korunmasının yanında; iyi niyetli borçlunun da korunması gözetilmektedir.

Şimdiki eski çarpık yapı içinde alacak tahsili, bağdan üzüm koparma maksadını aşmakta; öfkeyle bağcıyı da dövme ve bağı talan edip yok etme maksadına yol açmakta idi.

Yeni düzenlemelerle, alacak tahsilinde bağdan üzüm koparmak esas olarak gözetilirken; bağcıyı da dövüp, bağı talan etme harabeye çevirme devrine de son verilmek istenmektedir.

Mükerrer tahsilatın, sebepsiz zenginleşmenin ve özellikle uzlaşmanın önünü kesecek yaptırımların ortadan kaldırılması hedeflenmektedir. Hacizlerde ve hacizli malın satışında da, iyi niyetli borçlunun korunması esas alınmak istenmektedir.

Öteden beri, ödeme gücü olduğu halde borcunu ödememeyi ihtiyat haline getirenler için, bu durumu yok edecek etkin hiçbir müdahale yapılamamaktaydı.

6111 sayılı yasa gereği oluşturulacak kredi risk takip merkezi ve yeni borçlanma kriterleri ile artık bu kişilerin borçlanmasının önüne geçilmektedir.

Merkez 10 yıl boyunca bu kişileri negatif sicilli gösterecek, bu kişilere borç vermek isteyenlere bu sicilleri sunacaktır. Ayrıca ON-LİNE CEBRİ İCRA takibi ile de bu kişiler, ödemeye zorlanacaktır. Bütün bu düzenlemeler sonucunda oluşan düzende bu kişiler HAYALET İNSAN durumuna düşecektir. Ticaretten men olacaklar, bankalarla işlem yapamayacaklar, devlet kurumlarının bir çoğunun hizmetlerinden mahrum olacaklardır. Mesela düzenli gelir sağlayan bir işe sahipseler, cebri icra ile gelirlerine haciz konulacağı için; bu durumdan kaçanlar düzenli gelire sahip iş sahibi olamayacaklar.

Pozitif sicil uygulaması ile birlikte de,;eskiden hiçbir anlam ifade etmeyen şüpheli alacaklar, artık bir katma değer olarak görülecektir. İcralardaki ödemelerin artık bankalar üzerinden yapılması bu durumu doğuracaktır.

Bunlar gibi sonuçların doğuracağı güzelliği fark edemeyenler, hala ezberlerde takıntılı olarak hezeyanlar içindeler.
“Alacaklı ne olacak?” mış. Bunu soruncaya kadar, alacaklı için bunlardan daha güzel daha gerçekci fikirleriniz varsa ortaya onu ortaya koyup önerin.

Mesela asıl hezeyan duyulması gereken şey, yargısız infaza yol açacak düzenlemelrdir…

Bunlara tepki niye yok?

“Borcunu ödemeyen hapse girsin” ezberinden başka bir şey yok ki dağarcıklarında.

Evet ben; yolsuzluk ekonomisi politikaları uygulayıcısı AKP Hükümetini sevmiyorum. Ve de aynı zihniyetteki parlamentomuz partilerini de sevmiyorum.

Bunları sevmemem yapılan akılcı düzenlemeler muhalefet edeceğim anlamına gelmez.. Aksine bu düzenlemelere katkı sağlamam için uğraşmamı mecbur eder.

Aklın yolu birdir. Zor oyun bozar.

Küresel ekonomik krizin doğurduğu zorluklar, “ekonomi batarsa hepimiz batarız” demagojisi ile adaletin üzerine şal örtenleri harekete geçirmiştir. Zor oyun bozmuş, “adaletin mülkün temeli olduğu” hatra gelmiştir. Zira artık bankalarda para suyunu çekmiştir. Karıncalar işbaşına geçmeden önlem almak gerekmektedir.

Demir tavında dövülür. Zaman şimdiki zaman.

Bankalar bu ülkenin en büyük terör örgütü dür. Geçmişte; 5834 sayılı yasaya karşı hareket etmişlerdi, şimdi de 6111 sayılı yasanın emredici hükmüne uymuyorlar. Bu ne demek? Bu devlete karşı gelmek değil mi? (5834 Sayılı “Karşılıksız Çek Ve Protestolu Senetler İle Kredi Ve Kredi Kartları Borçlarına İlişkin Kayıtların Dikkate Alınmaması Hakkında Kanun” –SİCİL AFFI YASASI-28.01.2009 tarihli.)

Bu yüzden maksadın çok iyi algılanması şart. Bununla birlikte oluşacak sonucu, ve sonuca etki edebilecek sebepleri de iyi düşünmek, bunlarla ilgili yeterli bilgiye sahip olmak lazım.

İnsanın tabiatı gereği iki türlü karar mekanizması ve buna bağlı iki tane hareket şekli vardır.

Birincisi duyumlara ve gördüklerine göre kararla hareket tarzı. Bu hayvansı şekildir. Önyargılı olmaktan doğan peşin hükümle davranışın, sabit fikir ekseninde ezbere dönüşmesidir. Ezberciliktir.

Diğer karar mekanizması; bilgiyi düşünce süzgeçli akılla değerlendirerek, sonucu ve sonuca etki edecek sebepleri tasavvur ederek hareketi sağlar.

Akılcılığın ezbercilikle işi yoktur yani.
Ezberleri bırakmak lazım, ezberlerle yol alınmaz.

Adalet mülkün temelidir. Bu temel yıkılırsa ekonomi-mülk biter.

Bu yüzden adalet herkese lazım…..

Burhan İşcan, 29.ocak.2012

 

2 responses to “Yeni Çek Kanunu , Yeni Dönem “Adalet herkese lazım …”

  1. 6273 Sayılı Çek Yasası nın TBMM Genel Kurulunda yasalaşma evresinin ikinci gününde (31 0CAK 2012) Bazı dost Milletvekillerimizden şu soruyu sormalarını istedik.
    “Tasarı meclise, bir gecikmenin telafisi olarak sunuldu. Bunu başta Bakanlar Babacan ve Bozdağ olmak üzere dile getirildi. Bu gecikmenin müsebbibi de Bankalar Birliği olduğu ifşa edildi. Tasarının gerekce kısmı da zaten bunu doğrulamakta.
    YASA ÇIKINCA DEVLETE ÖDENEN ADLİ PARA CEZALARI GERİ ÖDENECEK Mİ?”
    Evet bu soruyu sordurduk. Cevap hayır oldu.
    Bu soruyu soranlar da, cevaplayanlarda ve benzer ifadelerle değişik soru soranlarda bilmektedir ki bu durum TELAFİ EDİLMESİ GEREKEN BİR HAKSIZLIKTIR..
    Bunun devletin bir gaspı olduğunu daha kaç kişi, kaç milletvekili söylemesi gerekir?
    MAĞDURLARI BU HAKKIN ALINMASINA DAVET EDİYORUM.

    BİR ADALET KAZANIMI ZAFERİNDEN SÖZ ETMEK ANCAK BÖYLE MÜMKÜNDÜR.
    “Ya devlet başa, ya kuzgun leşe”
    Terör örgütleri (bankalar ve barolar) baskısı ile yasa çıkaran devlet, devlet değildir. Ben devlet babayı arıyorum, gören var mı? Bir de AİHM e sorayım bakayım onlar görmüş mü.
    Yağmur Herkese Yağar
    Ama Çok Az İnsan Tutar Yağmurun Ellerini
    Onca Şarkı Onca Film Onca Roman
    Ama Sevmeye Yetmez Herkesin Kalbi

    Çığ Altında Kalan Sele Kapılan
    Aşktan Ve Acıdan Ölen
    Birkaç Kişi Dünyayı Başka Bir Yer Yapmaya Yeter
    Aslında Onların Hikayesidir Anlatılan
    Diğerleri Dinler, Seyreder, Geçer Gider
    Geçer Gider Herkes
    Hikayelerdir Geriye Kalan.

  2. bu cag disi yasanin kalkmasinda kimlerin emegi gecmisse candan tesekur ederim .adalet bakani nihat ergunun durusu cok önemli idi ayrica av rahmi beyede cok tesekur ederim kimlerin katkisi varsa allah ondan razi olsun.hic bir zaman suclu olmadik sadece batmis is adamlariyiz.

Yorum yaparak destek olabilirsiniz