Süreç,kendi yanlışlarını temizleyecektir.

Süreç kendi yanlışlarını temizleyecek, biliyoruz. 

Yeni bir çek yasası yapılacak.  Yasa yapılmadan önce ya da yasanın içinde bir afda sağlanacak.  İnanıyoruz.

Çek mağdurlarının sayısı çoğalıyormu ?  Çoğaldığınıda biliyoruz. Alacaklı-borçlu farketmez, mağdurların sayısı çoğalıyor.

Hukuk ihlali, insan hakları ihlallerini anlatmakta başarılımıyız ? hayır  değiliz.

çek kanununda mağdur kimdir ? aynı söylemleri tekrar etmek …

AA aracılığıyla bir haber var.

2012 yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısı’nın, TBMM Genel Kurulundaki görüşmelerinde 3 maddesi daha kabul edildi.

Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, maddeler üzerinde milletvekillerinin sorularını yanıtladı.

Mehmet Şimşek, Çek Kanunu’nda mağdurun kim olduğunu anlamanın zor, mağdurun ise çok olduğunu dile getirdi.

Rahmi OFLUOĞLU ‘da sitesinde Mehmet Şimşek ‘i referans göstermiş.

Yıl olmuş 2011 yine Çek Yasası yine Çek Mağdurları ve Sosyal Medya

Uzun süredir yazı yazmıyorum.  Yazmamaya özen gösteriyorum.  Tartışmalara müdahil olmakda istemiyorum.  Tarafımız bellidir. Dostlarımızın arkasındayız 🙂 Kanal-D haberi ile ilgili bir bilgilendirmenin bu blogda yapılmamasına, teşekkür mesajı iletilmemesine  kırıldığım için elime kalemi alıyorum.

Teşekkür etmeyen Kosiad yetkililerini kınıyorum.  Mağdurların dertleri aynı iken bölünmenin hala sürmesine üzülüyorum. Tekel işçilerinin bize hatırlattığı basit bir gerçek var  “Kurtuluş yok tek başına , yap hepberaber ya hiçbirimiz ”

Yargıtay başkanı Hasan GERÇEKER, çek yasasına el attı !

karşılıksız çek’e hapis ısrarı bir siyasi görüş, bir dünya görüşünün neticesidir.  Biz blogumuzu kimseden destek almadan, kimseye destek olmadan tamamen özgür katılım ile yayınlıyoruz.  Başkaları ne yapıyor bilmeyiz, bizi ilgilendiren burasıdır.

Doğru bildiklerimizi, ister okunur ister okunmaz yazıyoruz.

Yargıtay 10.daire ‘den gelen bir açıklama vardı. Sevinenler olabilir, iş çözüldü sanılabilir.

Değişen bir şey yoktur. İktidar kendi istediği gibi bir çek yasası çıkarttı.  Çek kanunu konusunda her aklı başında hukukcu aynı şeyleri söyleyecektir.

Yargı,  geçerli kanunlara göre karar verir.

Geçerli kanunları meclis çıkartır.

Meclisde çoğunluk tek partidedir.

Önümüzdeki seçimlerde bu işin renginin değişeceği görülmüyor.

Hak hukuk, guguk

Anayasa mahkemesi toplanmayacak, karar vermeyecek. Karar versede birşey değişmeyecek.  Referandumda evet kampanyası sürdüren kişiler anlatacaktır.  Yargıdaki yeni yapılanmayı, demokratik açılımı …

Yargıtay Başkanı Hasan GERÇEKER “Birbirleri ile ilgisi olmayan konuların, ayrı ayrı referanduma sunulması, çagdas anayasal demokrasinin ve hukukun geregidir”

Sayın Cumhurbaskanım,
Degerli konuklar,
Degerli meslektaslarım,
Yazılı ve görsel basının degerli mensupları,
Sözlerime baslarken sizleri saygı ve sevgi ile selamlıyorum.
İslâm dünyasının kutsal ayı olan içinde bulundugumuz Ramazan
ayının ülkemize ve tüm insanlıga barıs, sevgi ve mutluluk getirmesini
diliyorum.

Geçen yıl yitirdigimiz degerli meslektaslarımızı saygı ve rahmetle anıyor, emeklilik ya da baska nedenlerle aramızdan ayrılan meslektaslarımıza da bundan sonraki yasamlarında mutluluk, saglık ve esenlikler diliyor, Türk yargısına yapmıs oldukları hizmet ve katkılardan dolayı kendilerine tesekkür ediyor, sükranlarımı sunuyorum. Bu vesile ile bu günlere gelmemizi borçlu oldugumuz, ülkemizde çagdas bir yargı sistemi kurulmasını saglayan, demokrasiyi getiren, Cumhuriyetimizin kurucusu büyük önder Mustafa Kemal Atatürk’ü ve onunla birlikte bu mücadeleye katılanları sonsuz sevgi saygı ve minnet duyguları ile anmak istiyorum.

Daha önceki adli yıl açıs konusmalarında belirttigim gibi, Devletimizin Anayasa ile yetki, görev ve sorumlulukları belirlenmis üç ana erki yasama, yürütme ve yargı arasındaki çatısmaların sona ermesi, Anayasamızın öngördügü çizgide, demokratik, laik, sosyal hukuk devletinin tüm ölçütleri ile yasama geçmesi, toplumun tüm bireyleri ve kurumlar arasında, barıs, kardeslik, huzur, güven, karsılıklı sevgi ve saygı ortamının gerçeklesmesi, sorunların çözümün de, karsıt görüsler ortaya konulurken, hakarete, asılsız isnatlara, iftiraya varmayacak sekilde, demokrasinin geregi olan ve ona uygun bir tartısma ortamının olusması dilegi ile 2010–2011 Adli Yılını açarken, bu anlamlı günde bizlerle birlikte olarak onur verdiginiz için sizlere en içten duygularla sükranlarımı sunuyor, kendim ve tüm Adli Yargı mensupları adına tesekkür ediyorum.

Özgürlük verilmez, doğum ile kazanılır. Sansüre karşıyız.

.

İnternet’te Sansüre Karşı Ortak Platform Deklarasyonu

23 HAZİRAN 2010 ÇARŞAMBA

http://www.sansursuzinternet.org.tr/

Temel Hak ve Özgürlükler Engellenemez
1. Internet kullanıcılarının düşünce özgürlüğü ve bilgiye erişim hakkı engellenemez.

1 Mayıs ‘da Taksim ‘de …

1 Mayıs ‘da Taksim kutlamalarına bireysel olarak katılacağım.

• Darbe anayasasına karşıyım.
• Dayatma anayasa istemiyorum.
• Borca hapise karşıyım.
• Demokratik açılım adıyla dayatılan etnik milliyetçiliğe karşıyım.
• Ev eşyalarının hacizini lanetliyorum.
• İşyerlerimiz emeğin kalesidir. İş makinalarının haczine karşıyım.
• Yargı-iktidar çekişmesinde mağdur olmayı red ediyorum.
• Vahşi kapitalizme, yozlaşmaya, darbecilere  “hayır” diyorum.

İnsanlık onuru borca hapisi yenecektir. Yaşasın tam bağımsız ve adil Türk Yargısı !

1 Mayıs ‘da Taksim’deyim.

İnsan gibi yaşamak, adam gibi konuşmak istiyoruz …

KOSİAD Dayanışma Derneği, 18.ocak.2010 tarihli Basın Açıklaması

20 Ocak 2010 İstanbul Toplantısı bir başlangıç olacaktır.

Kosiad’ın Talepleri:

Türkiye Demokratikleşmeli

Sözde değil özde demokratik bir Türkiye istiyoruz,

Herkes insanca yaşama hakkına sahiptir, bu anlamda borçluların insanca yaşama hakkı çağdışı antidemokratik yasalarla yok edilmemeli,

Çağdışı cezalar kaldırılmalı,

Hiç kimse borcundan ötürü özgürlüğünden yoksun bırakılmamalı,

Çek Kanunu iptal edilmeli,

Ev eşyalarının haczi yasaklanmalı,

Türkiye ne olduğu, nasıl uygulanacağı belli olmayan ucube bir çek yasası ile karşı karşıyadır. Çek Yasasının yürürlüğe girdiği 20 Aralık 2010 tarihinden bu yana savcılar, hakimler, Yargıtay savcıları bu yasanın nasıl uygulanacağı üzerinde tartışmaktadırlar. Daha suçun nevi üzerinde anlaşmaya varılmış değildir. Yasayı yapan bilimsel komisyonun üyesi Prof. Dr. İzzet Özgenç yazılarında çek yasasının 5. Maddesindeki suçun kast ile işlenebilecek bir suç olduğunu ileri sürerken Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Tayyar Cem Eralp aksini söylemektedir. Bir yanda yasayı dizayn eden bir akademisyen diğer yanda üst düzey bir uygulayıcı, Yargıtay Savcısı yasanın uygulanması açısından birbirine taban tabana zıt görüşler ileri sürmektedirler ve bu ne olduğu belli olmayan yasadan ülkemizde on binlerce insan mahkeme kapılarında sürünmekte, yargılanmaktalar, binlerce insan hapiste ömür tüketmekte, aileler dağılmaktadır.

Bu yasanın 5. Maddesi ile aynı miktar karşılıksız çekten iki ayrı mahkeme iki ayrı keşideciye çok farklı cezalar verebileceklerdir. On bin lira borç için bir keşideci 500 gün hapis yatarken, diğeri 100 gün hapis yatabilecektir, bazen de daha da az.

Adalet, eşitlik ve demokrasi istiyoruz. “çek mağdurları istanbul ‘da toplanıyor”

Anayasa Mahkemesine Çek Yasasının iptali için başvuru çek mağdurlarının son şansıdır. Bu başvuruyu yapacak parti de CHP dir. CHP adına bu çek yasasına karşı her alanda, mecliste, komisyonlarda gece gündüz mücadele veren Ali Riza Öztürk’tür. Ali Riza öztürk elbette bu mücadeleyi CHP adına, CHP yi temsilen vermektedir.

KOSİAD bu önemli dönemeçte İstanbul’da çek mağdurları ile Ali Riza Öztürk’ü bir araya getirmek için İstanbul Toplantısını düzenledi. Bu toplantı CHP nin parti olarak destek verdiği bir toplantıdır.

CHP Çarşanba günü toplantıda çek mağdurlarının nabzını tutacak. Onların Çarşanba günü görecekleri manzara çek mağdurlarının notu olacak, başka hiç kimsenin değil. KOSİAD bu toplantıda bir vesiledir, dernek yönetiminin kendi adına kaybedeceği hiçbir şey yoktur, kazanacak da kaybedecek de insan hakları mücedelesine gönül verenlerdir, kazançlar Türkiye Demokrasi hareketinin kazançaları olacaktır, KOSİAD’ın değil.  Mağdurlar bu mağdur halleri ile kimseye bir çıkar sağlayacak imkana sahip değiller, gelecekte, güzel günlerde ise bizi hiç kimse hatırlamaz.

Nedir taleplerimiz?
Çağdışı Çek Yasasının iptal edilmesini talep ediyoruz,

Adalet istiyoruz,

Yasalar önünde eşitlik istiyoruz.

Nevşehir cezaevinde tahliyeler olmuyor. Yardımlaşalım …

Arkadaşlarım,

Yeni çek kanunu ile cezaevindeki mağdurların hızlı bir şekilde tahliye olması mümkündür.  İlk gün tahliye olan arkadaşlarımız vardır. Aradan geçen yirmi güne rağmen Nevşehir cezaevinden tahliyelerde sorun vardır.

Bilgi alınamamakta,  canlarımız içerde beklemektedir.

Acil yardımlaşma ve eylem planı gerekmektedir.

Nevşehir cezaevindeki uygulamaları protesto için yarın yemek yemeyeceğim.  Onur kırıcı davranışlara karşı, insanlık onurumla direnme hakkımı kullanıyorum. “Canım yemek istemiyor !”