Karşılıksız çeke hapis sağ iktidarların ürünüdür.


Karşılıksız çekte kim mağdur?

Karşılıksız çekte mağduriyet noktası çek mağdurlarının en zayıf savunma yöntemidir; çünkü mağduriyet çift taraflıdır. Ne demişler ateş düştüğü yeri yakar..Biri batmış geçiminden aciz, diğeri üretmiş satmış parasını alamamış.. Kimin daha çok mağdur olduğu tartışmasında sağlıklı bir sonuca varamayız. Bu tartışmada iki tarafta kendince haklıdır. Basın bütün söyleşilerde bu ikilemi bizim önümüze koyuyor. Burası bir açmazdır ve iyi niyetle de bu soru sorulsa bu soru tuzak bir sorudur. Bu nedenlerle biz konuyu tartışmasız haklı olduğumuz alanlara taşımak durumundayız. Bizim tartışmasız haklı olduğumuz alanlar:

SERBEST PİYASA EKONOMİSİ
Demokrasi kapitalizmin bir üst yapı kurumudur. Çağdaş anlamda demokrasi insanlığın gündemine sanayi devrimi ile birlikte girmiştir. Tarih ve toplum bilimciler sanayi devriminin başlangıcını 1640 İngiliz Devrimi olarak alırlar. 1640′dan günümüze kadar kapilizm büyük bir evrim geçirmiştir, demokrasi kavramı da kapitalizmin evrimine paralel olarak gelişmiştir. Bugün dünyada bireysel özgürlükleri öne çıkaran katılımcı demokrasi en ileri demokrasi olarak bilinmektedir. İşte serbest piyasa ekonomisinin üst yapı kurumu olan çağdaş demokrasi borçtan hapis cezasını yasaklamaktadır. Bizim haklı olduğumuz birinci alan çağdaş kapitalizmin yasakçı, cezacı orta çağ ekonomilerini ret etmesidir.

HUKUK ALANI
Hukuk bizim tartışmasız haklı olduğumuz en önemli alandır. Anayasamız, taraf olduğumuz uluslararası sözleşmeler borçtan hapsi yasaklamaktadır.

24 OCAK KARARLARI BİR MİLATTIR
Karşılıksız çeke hapis neden 1983 yılında ceza sistemimize dahil edildi? Karşılıksız çeke hapis neden 1980 öncesinde yasama organının gündemine girmedi?
Türkiye’d 24 Ocak Kararları diye bilinen sert ekonomik önlemlerin mimarı TURGUT OZAL’dır. 24 Ocak Kararlarının ilanından sonra Bülent Ecevit bu kararlar askeri rejimin habercisidir açıklamasını yapıyor. Neden? Çünkü bu kararlar toplumun canını yakacaktır.. Öyle de oldu. 12 eylül 1980 de askeri darbe oldu. On binlerce insan hapse girdi, onlarca genç insan idam sehpalarında can verdi..Türkiye hapsihaneye dönüştü..Diyarbakır Cezaevinde yaşanan işkenceler PKK ya hayat verdi.
12 Eylül darbesininden iki yıl sonra ekonomide büyük iflaslar yaşandı. 24 Ocak Kararlarını alan siyasi irade ekonomide iflasların olacağını ve ödemelerde bir güven bunalımını yaşanacağını 1982 büyük finans krizinde gördü. ilk banka iflasları ve Banker Kastelli olayı bu tarihte yaşandı. 1982 kizinin hemen arkasından karşılıksız çeke hapis gündeme geldi ve 1983 yılında 3167 sayılı Çek Yasası ile karşılıksız çeke hapis cezası getirildi.

GÖRDÜĞÜNÜZ GİBİ ÇEKE HAPİS SAĞ BİR İKTİDARIN ÖZAL İKTİDARININ İŞİDİR.

Siyasi iktidarın öngörüleri bir bir oldu. 24 Ocak Kararları ile içte özelleşme, dış ticarette liberalleşme başladı ve gelişme arka arkaya ekonomik krizler üretti ve her ekonomik kriz iflasları ve mağdurları çoğalttı. Artık bir kaç yılda bir ekonomik kriz oluyordu. Bu arada 3167 Sayılı yasada bir kaç yılda bir değişti.

3167 EKONOMİDEKİ KRİZLERE VE GÜVEN BUNALIMINA HİÇ BİR ZAMAN ÇARE OLMADI.
Bu yüzden de bir kaç yılda bir değişti. her değişikliğin gerekçesinde bir önceki yasanın çare olamadığı, bu yüzden değişikliğe gidildiği yazıldı. 5941 Sayılı yeni yasanında gerekçesinde aynı şey yazılı.

3167 VE 5941 BİR GARABETTİR

Hiç bir değişiklik iflaslara, ekonomik krizlere ve güven bunalımına çare olamadı. Dünya sol 30 yılda bu cezanın, karşılıksız çeke cezanın yanlışlığını gördü ve ceza sistemlerinde karşılıksız çeke ceza veren ülkeler bu cezadan vazgeçtiler. Bugün Türkiye karşılıksız çeke ceza veren tek ülke.

rahmiofluoglu | Ocak 1, 2011, 6:15 pm

1 responses to “Karşılıksız çeke hapis sağ iktidarların ürünüdür.

  1. çeke hapis kalkınce ne oluyor adli para cezası veriyor ee zaten iflas etmiş adam nasıl ödeyecek dön geri gir hapse..ya arkadaş iki kişi arasındaki ticarette hapis mi olur allah aşkına.art niyetli olur dolandırdığı subuttur zaten onu sahtekarlıktan atarlar içeri.adam borcunu ödeyemeyecek durumda zaten,veriyorlar adli para cezası onuda ödeyemesse tekrar hapis.hapis olunca kimin eline ne geçecek bırakın adamları çalışsınlar tekrar işlerine baksınlar elbette sütü temiz adamalar bi şekilde taksit maksit öder.yada adli para cezasını ödeyemiyorsa bari adamı içerde çürümeye bırakmayın ,en azından bir kamuda cezaevide yatacağı gün kadar çalıştırın,işe gelip gidecek karnını doyuracak kadarda harçlık verin hem adam cezaevinde hırlının hırsızın gaspcını caninin yanında kalmasın hem hem çoluğunun çocuğunun başında dursun.kimi olur ailesi yokluk içinde zaten iflas etmiş kocası,birde hapse girmiş. ee bu kadın ne yapacak bu çoluk çocuk aç mı açoktamı ya kötü yola mı düşsünler arkadaş kimse yok mu buna bir çare olacak

Yorum yaparak destek olabilirsiniz