I- GENEL OLARAK
01 Haziran 2005 tarihinde yürürlüğe giren 5237 sayılı TCK’nın “Özel kanunlarla ilişki” başlığını taşıyan m. 5 “(1) Bu Kanunun genel hükümleri, özel ceza kanunları ve ceza içeren kanunlardaki suçlar hakkında da uygulanır.” hükmünü getirmektedir.
Ceza hukuku kuralları hukuk düzenimizde esas olarak Ceza Kanunu adı verilen bir ana metinde toplanmıştır. Bunun dışında YTCK m. 5’in deyimiyle “özel ceza kanunlarında ve ceza içeren kanunlarda” yani örneğin, Çek Kanunu, İcra İflas Kanunu, Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu, Vergi Usul Kanunu, Basın Kanunu gibi başka bazı yasalarda da ceza hukuku kurallarına yer verildiği görülmektedir.
TCK m. 5 hükmü eski TCK m. 10’daki düzenlemeden oldukça farklıdır. En önemli fark genel kanun olarak TCK’nın sadece özel kanunda bu konuda bir düzenleme bulunmaması halinde uygulanabileceği yönündeki sınırlamanın kalkmış olmasıdır. Gerçekten 765 s. TCK m.10’a göre herhangi bir özel ceza kanununda örneğin, teşebbüs, erteleme vb. konuda hüküm varsa o kanun hükmü uygulanmaktaydı. Yeni düzenlemeye göre ise özel ceza kanunlarında ya da ceza içeren kanunlarda YTCK’nın genel hükümleri içinde yer alan bir düzenleme varsa, artık YTCK’nın ilgili hükmü uygulanacaktır. Bu anlamda özel ceza kanunları ya da ceza içeren kanunlar sadece suç tipi ve yaptırım bakımından uygulanacak, teşebbüs, tekerrür, erteleme, çevirme, iştirak vb. hususlar bakımından ise YTCK uygulama alanı bulacaktır. O halde TCK dışında bulunan özel ceza kanunları ve ceza içeren kanunlarda yer alan sadece suç ve cezalar uygulanabilecek, bunun dışında kalan tüm ceza hukuku kuralları bakımından TCK’nın genel hükümleri uygulanacaktır.
Diğer önemli bir fark da YTCK’nın sadece özel ceza kanunlarından değil, ceza içeren kanunlardan söz etmesidir. Gerçekten ceza normuna yer veren her kanun özel ceza kanunu değildir. Esasen hükmün kapsamına giren kanunların çoğu ceza içeren kanunlardır. Örneğin, Vergi Usul Kanunu ceza içeren bir kanundur. Böylece kavram açıklığa kavuşturulmuş ve uygulama alanı genişlemiştir.
Bununla birlikte 11.5.2005 tarih ve 5349 sayılı Kanunla 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanuna eklenen geçici maddeye göre ;“Diğer kanunların, 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun Birinci Kitabında yer alan düzenlemelere aykırı hükümleri, ilgili kanunlarda gerekli değişiklikler yapılıncaya ve en geç 31 Aralık 2008 tarihine kadar uygulanır.”
Bu düzenlemeden çıkan sonuçlar şunlardır:
Özel kanunlarda mevcut ve fakat YTCK’nın Birinci Kitabını oluşturan genel hükümlere aykırı düzenlemeler uygulanmaya devam edecektir. Bu durumda Çek Kanunu, İİK, FSEK, VUK gibi kanunlarda yer alan erteleme, teşebbüs, tekerrür, zamanaşımı vb. kurumlar bakımından getirilen hükümlerin uygulaması sürecektir. Eğer ilgili hükümlerde herhangi bir değişiklik yapılmazsa m. 5’in yürürlük tarihi 31.12.2008’e kadar ertelenmiş olacaktır.
Yasakoyucu bu madde ile aslında diğer kanunlardaki düzenlemelerin YTCK’nın genel hükümleri ile uyumlu hale getirilmesini ve mevcut farklılıkların giderilmesini istemektedir.
Söz konusu süre içinde ilgili kanunlarda gerekli değişiklikler yapılmaz ise bu durumda artık m. 5 gereği TCK hükümleri uygulanacaktır.
Söz konusu süre içinde değişiklik yapılmış olsa dahi bu değişiklik ile TCK’nın ilgili hükümleri arasında farklılık varsa, 31.12.2008 tarihi beklenmeksizin değişikliğin yapıldığı tarihten itibaren TCK hükümleri uygulanacaktır.
Bu değişiklikler 5728 sayılı Temel Ceza Kanunlarına Uyum Amacıyla Çeşitli Kanunlarda ve Diğer Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ile gerçekleştirilmiş (RG.: 08.02.2008-26781). Ancak söz konusu Kanun içeriğine bakıldığında 3167 sayılı Çekle Ödemelerin Düzenlenmesi ve Çek Hamillerinin Korunması Hakkında Kanun’la ilgili herhangi bir düzenlemeye yer verilmediği görülmektedir. Öte yandan 5237 sayılı TCK’nın uygulanmasını engelleyen geçici madde hükmünde bir değişiklik yapılmamış ve hükümde öngörülen süre uzatılmayarak 31.12.2008 tarihinde sona ermiştir. Bu durumda artık 5237 sayılı TCK m. 5 gereği 3167 sayılı Kanun bakımından TCK’nın genel hükümleri uygulama alanı bulacaktır.
O halde 31.12.2008 tarihi sonrasında 5237 sayılı TCK m. 5 hükmü karşısında 3167 Sayılı Çekle Ödemelerin Düzenlenmesi ve Çek Hamillerinin Korunması Hakkında Kanun’unun (Çek Kanunu) uygulanma şartlarının değerlendirilmesi gerekmektedir. Diğer bir deyişle 31.12.2008 tarihine kadar, Çek Kanun’unda gerekli değişiklikler yapılmadığından, artık 01.01.2009 tarihi itibariyle TCK’nun genel hükümlerinin (1-75. maddeleri) 3167 sayılı Kanun bakımından da uygulama alanı bulması söz konusudur.
Bilindiği üzere 3167 sayılı Kanun m. 16’da karşılıksız çek keşide etme suçu düzenlenmektedir. Buna göre;
“Üzerinde yazılı keşide tarihinden önce veya ibraz süresi içinde 4 üncü madde uyarınca ibraz edildiğinde, yeterli karşılığı bulunmaması nedeniyle kısmen de olsa ödenmeyen çeki keşide eden hesap sahipleri veya yetkili temsilcileri, kanunların ayrıca suç saydığı haller saklı kalmak üzere, çek bedeli tutarı kadar adli para cezasıyla cezalandırılırlar. Ancak verilecek para cezası seksenmilyar liradan fazla olamaz. Bu miktar, 01/03/1926 tarihli ve 765 sayılı Türk Ceza Kanununun ek 2 nci maddesine göre her yıl artırılır. Bu suçtan mükerrirlere, bir yıldan beş yıla kadar hapis cezası verilir.
Bu suçun, organ veya temsilcisi tarafından tüzelkişi yararına işlenmesi halinde özel hukuk tüzelkişisi hakkında da birinci fıkra uyarınca para cezasına hükmolunur. Ayrıca yetkili temsilci tarafından yararına çek keşide edilen hesap sahibi gerçek kişi hakkında da bu fıkra hükmü uygulanır.
Mahkeme, ayrıca işlenen suçun niteliğine göre bir yıl ile beş yıl arasında belirleyeceği bir süre için hesap sahiplerinin ve yetkili temsilcilerinin çek hesabı açtırmalarının yasaklanmasına karar verir. Yasaklanma kararı bütün bankalara duyurulmak üzere Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasına bildirilir.
Kısmen veya tamamen karşılıksız çıkan her çek yaprağı ayrı bir suç oluşturur.”
Bu çerçevede aşağıda öncelikle Çek Kanunu’ndaki karşılıksız çek keşide etme suçuna ilişkin olarak uygulama alanı bulabilecek TCK ve daha sonra CMK hükümleri değerlendirilecektir.
….
…
..
H- Lehe Kanun Uygulaması ve Davaların “Dirilmesi” Sorunu
Yukarıda açıklanmaya çalışılan 5237 sayılı TCK hükümleri lehe kanun uygulaması sorunu doğurmuştur. Bu nedenle bugüne kadar verilmiş kesinleşmiş ya da kesinleşmemiş tüm hükümler bakımından söz konusu dosyaların yeniden incelenmesi sorunu ortaya çıkmıştır. Bu da artık hükme bağlanıp kesinleşmiş dosyaların “Dirilmesi” sonucunu doğuracaktır.
Yazarlar: Doç. Dr. V. Özer ÖZBEK*/ Y. Doç. Dr. Vural SEVEN**
*(Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesi Ceza ve Ceza Usul Hukuku Anabilim Dalı Başkanı)
**(Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesi Deniz Ticaret Hukuku Anabilim Dalı – Avukat İzmir Barosu)
Alıntıdır …
“31.12.2008 Tarihi Sonrasında, Karşılıksız Çek Keşide Etme Suçu” başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Doç. Dr. V. Özer Özbek – Y. Doç. Dr. Vural Seven’e aittir ve makale, yazarı tarafından Türk Hukuk Sitesi (http://www.turkhukuksitesi.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.
Kanun boşluğu oluşmuştur. cezalar düşmelidir.
Sayın Mehmet Zafer ÇAĞLAYAN,
Size açık bir çağrı yapıyoruz. Ticaret erbabı mağdurdur. Çek yasası mağdurları oluşmuştur.
alacaklı ve borçlu tarafta mağdurlar çığ gibi çoğalmaktadır.
Ekonomik krizin faturası KOBI lere ödetilmek istenmektedir.
Buna dur deyiniz. Bize çek yasası mağdurlarına destek olunuz.
Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ne uygun bir çek yasasının çıkması için destek veriniz.
Bizler internetde, özgür bloglar aracılığıyla toplanan çek yasası mağdurlarıyız. Adil bir çek yasası çıkmasını talep ediyoruz. Bu amaçla Sayın Mehmet Zafer ÇAĞLAYAN, Sadullah ERGİN, Kemal KILIÇDAROĞLU ve Ayşe ARMAN ‘a açık duyuru yapıyoruz. Bizim çağrımızı duyunuz.
Çek yasası mağdurları ile ilgileniniz.
KEMAL KILIÇDAROĞLU Kimdir ?
İSTANBUL Milletvekili, Cumhuriyet Halk Partisi
Kemal Kılıçdaroğlu, 17 Aralık 1948’de Tunceli Nazimiye’de doğdu. Babasının adı Kamer, annesinin adı Yemuş’tur. Ekonomist ve Maliyeci; Ankara İktisadi ve Ticari İlimler Akademisi’ni bitirdi. Maliye Bakanlığı’nda Hesap Uzmanı, Gelirler Genel Müdürlüğü Daire Başkanı ve Genel Müdür Yardımcısı, Bağ-Kur Genel Müdürü, SSK Genel Müdürü olarak görev yaptı. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Müsteşar Yardımcılığı görevini yürüttü. Hacettepe Üniversitesi’nde Öğretim Görevlisi olarak ders verdi. İş Bankası Yönetim Kurulu Üyeliğine getirildi. Değişik gazete ve dergilerde yayınlanmış çok sayıda makalesinin yanı sıra ayrıca üç kitabı yayınlandı. Ekonomik Trend Dergisi tarafından verilen “Yılın Bürokratı” ödülünü aldı. 22. Dönem İstanbul Milletvekili. Orta Düzeyde Fransızca bilen Kılıçdaroğlu, evli ve 3 çocuk babasıdır.
MEHMET ZAFER ÇAĞLAYAN Kimdir ?
ANKARA Milletvekili, Adalet ve Kalkınma Partisi
Mehmet Zafer Çağlayan, 15 Kasım 1957’de Muş’ta doğdu. Babasının adı M.Salih, annesinin adı Muhlise’dir. Makine Mühendisi ve Sanayici; Gazi Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Makine Mühendisliği Bölümü’nü bitirdi. Sanayici olarak çalıştı. 1987’de Ankara Sanayi Odası’na Oda Meclisi Üyesi oldu. 1989’da Ankara Sanayi Odası Yönetim Kurulu Üyesi, 1991’de Başkanvekili ve 1995’de Yönetim Kurulu Başkanı olarak, 2007’ye kadar bu görevini sürdürdü. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği’nde üç dönem Başkan Yardımcılığı görevinde bulundu. TOBB Ekonomi Teknoloji Üniversitesi ile Türkiye Ekonomi Araştırma Vakfı’nın Mütevelli Heyet Üyesi oldu. 60. Hükümet’te Sanayi ve Ticaret Bakanı olarak atandı. Hükümette yapılan değişiklikte, Devlet Bakanlığı görevine getirildi. İngilizce bilen Çağlayan, evli ve iki çocuk babasıdır.
SADULLAH ERGİN Kimdir ?
HATAY Milletvekili, Adalet ve Kalkınma Partisi
Sadullah Ergin, 6 Temmuz 1964’te Hatay Antakya’da doğdu. Babasının adı Mehmet İsmet, annesinin adı Hatice’dir. Avukat; Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi’ni bitirdi. Hatay Vakıflar Bölge Müdürlüğü’nde kurum avukatı olarak çalıştı. Serbest avukatlık yaptı. Çeşitli dernek ve cemiyetlerde yöneticilik görevlerinde bulundu. Adalet ve Kalkınma Partisi Kurucu Üyesi oldu. 22. Dönem Hatay Milletvekili. 60. Hükümet’te Adalet Bakanlığı görevine atandı. İyi düzeyde İngilizce bilen Ergin, evli ve 3 çocuk babasıdır.
Sayın Türkiye Büyük Millet Meclisi İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu üyeleri,
Çek yasası nedeniyle insan hakları ihlalleri olmaktadır.
-Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi açıkca ihlal edilmektedir.
-Farklı mahkemeler farklı kararlar vermektedir.
-Savunması bile alınmayan kişilere, sırf şikayet üzerine hapis cezası verilmektedir.
-Cezaevlerindeki mağdurlar umutlarını yitirmektedir.
-Mağdurlar haklarını arayamamakta, sinmektedirler.
bize yardım ediniz. Adil bir çek yasası için destek veriniz.
İnsan haklarıyla insandır. İnsan hakları hemen şimdi !
Mehmet Zafer Üskül Başkan AK Parti Mersin
Halide İncekara Başkanvekili AK Parti İstanbul
Mehmet Ekici Başkanvekili MHP Yozgat
Abdurrahman Kurt Sözcü AK Parti Diyarbakır
Ayşe Jale Ağırbaş Katip DSP İstanbul
Ahmet Koca Üye AK Parti Afyonkarahisar
Kazim Ataoğlu Üye AK Parti Bingöl
Mehmet Ocakden Üye AK Parti Bursa
Murat Yıldırım Üye AK Parti Çorum
Mithat Ekici Üye AK Parti Denizli
Mustafa Ataş Üye AK Parti İstanbul
Erdal Kalkan Üye AK Parti İzmir
Fatih Arıkan Üye AK Parti Kahramanmaraş
Ahmet Gökhan Sarıçam Üye AK Parti Kırklareli
Kerim Özkul Üye AK Parti Konya
Cemal Yılmaz Demir Üye AK Parti Samsun
Ali Rıza Ertemür Üye CHP Denizli
Çetin Soysal Üye CHP İstanbul
Ahmet Ersin Üye CHP İzmir
Malik Ecder Özdemir Üye CHP Sivas
Akın Birdal Üye DTP Diyarbakır
Şenol Bal Üye MHP İzmir
Gürcan Dağdaş Üye MHP Kars
Sayın Türkiye Büyük Millet Meclisi Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi Ve Teknoloji Komisyonu üyeleri,
Çağdaş bir çek yasası için mağdurlara yardım ediniz. Türkiye bir ekonomik krizin etkisi altındadır. Suyu kesmek değil, suyun akışını arttırmak istiyoruz. İşletmeler çalışsın, işçiler maaş alsın istiyoruz. Karşılıksız çekin cezası hapis olmamalıdır.
Adil bir çek yasası için yardım ediniz.
Ekonomik krizi biz çıkarmadık. Ekonomik krizin kurbanı olmayı red ediyoruz.
.
Soner Aksoy Başkan AK Parti Kütahya
Hasan Angı Başkanvekili AK Parti Konya
Mahmut Mücahit Fındıklı Sözcü AK Parti Malatya
Osman Coşkun Katip AK Parti Yozgat
Ahmet Edip Uğur Üye AK Parti Balıkesir
Kutbettin Arzu Üye AK Parti Diyarbakır
Metin Kaşıkoğlu Üye AK Parti Düzce
İbrahim Halil Mazıcıoğlu Üye AK Parti Gaziantep
İsmail Katmerci Üye AK Parti İzmir
Eyüp Ayar Üye AK Parti Kocaeli
Bayram Ali Bayramoğlu Üye AK Parti Rize
Hasan Ali Çelik Üye AK Parti Sakarya
Afif Demirkıran Üye AK Parti Siirt
Mustafa Cumur Üye AK Parti Trabzon
Kayhan Türkmenoğlu Üye AK Parti Van
Fazlı Erdoğan Üye AK Parti Zonguldak
Tacidar Seyhan Üye CHP Adana
Hüsnü Çöllü Üye CHP Antalya
Ergün Aydoğan Üye CHP Balıkesir
Mehmet Ali Susam Üye CHP İzmir
Mehmet Şevki Kulkuloğlu Üye CHP Kayseri
Mehmet Nezir Karabaş Üye DTP Bitlis
Yılmaz Tankut Üye MHP Adana
Cemaleddin Uslu Üye MHP Edirne
Alim Işık Üye MHP Kütahya
Sayın Türkiye Büyük Millet Meclisi Adalet Komisyonu üyeleri,
Konuyu baştan beri biliyorsunuz. Çek yasası gecikmiştir. Çek yasası adil değildir. Borca hapis ayıptır.
adil bir çek yasası için desteğinizi istiyoruz.
Ahmet İyimaya Başkan AK Parti Ankara
Hakkı Köylü Başkanvekili AK Parti Kastamonu
Mehmet Emin Ekmen Sözcü AK Parti Batman
İlknur İnceöz Katip AK Parti Aksaray
Ahmet Aydın Üye AK Parti Adıyaman
Zekeriya Aslan Üye AK Parti Afyonkarahisar
Yılmaz Tunç Üye AK Parti Bartın
Mehmet Tunçak Üye AK Parti Bursa
Mehmet Salih Erdoğan Üye AK Parti Denizli
Celal Erbay Üye AK Parti Düzce
Veysi Kaynak Üye AK Parti Kahramanmaraş
Ali Öztürk Üye AK Parti Konya
İhsan Koca Üye AK Parti Malatya
Mustafa Hamarat Üye AK Parti Ordu
Yahya Akman Üye AK Parti Şanlıurfa
Halil Ünlütepe Üye CHP Afyonkarahisar
Turgut Dibek Üye CHP Kırklareli
Ali Rıza Öztürk Üye CHP Mersin
Rahmi Güner Üye CHP Ordu
Ali İhsan Köktürk Üye CHP Zonguldak
Hamit Geylani Üye DTP Hakkari
Osman Ertuğrul Üye MHP Aksaray
Metin Çobanoğlu Üye MHP Kırşehir
Rıdvan Yalçın Üye MHP Ordu
Kemal KILIÇDAROĞLU, Sadullah ERGİN, Mehmet Zafer ÇAĞLAYAN ve Ayşe ARMAN için bloglarımızda açık duyuru yayınlıyoruz. Yorum bırakarak destek olunuz. Özgür bloglarımız birer demokrasi okuludur.
Intenet özgürlüktür. Bizi destekleyiniz. Blog larımıza yorum bırakınız.
Adalet Bakanlığı konuyu çözmelidir.
Maliye Bakanlığı tefecilerin ceza mahkemeleri aracılığıyla takip ettiği çeklerde vergi ve fatura kontrolü yapmalıdır.
Ayşe ARMAN, arkadaşınız Deniz SEKİ ‘nin yaşadığı dramların çok daha fazlasını çek yasası mağdurları sürekli yaşamaktadır.
Hukuk herkes için gereklidir.
Karşılıksız çeke hapis anlamsızdır.
Sanayi Bakanlığı konuya eğilmelidir. Hapis tazyiki ticareti öldürmektedir.
Çek Mağdurları blogları adalet istemektedir.
Sanayi ve ticaret bakanlığı ‘ndan destek istiyoruz.
Profesör Hayri DOMANİÇ ve Profesör Adem SÖZÜER bunları savunmaktadır.
Yargıtay başkanı Hasan GERÇEKER karşılıksız çeke hapisin kalkması gerektiğini söylemiştir.